İlk sezon ayber'ine geri dönüyoruz iyi okumalar 🧚♀️
Berk ellerini arkaya atıp salına salına sınıfta kitap okuyan genç kızın yanına oturmuştu. Aybike hiç istifasını bozmadan kitabını okumaya devam etti Berk burda olduğunu belli etmek için öksürük sesi çıkarmıştı.
"Yine ne istiyorsun kızıl şeytan? "
"Kabul ediyorum bebeğim. "
"Neyi? "
"Akşam ki bolaya beni davet edeceksin ya kabul ediyorum işte. "
Aybike gülmüştü buna. "Pardon da baloya seni davet edeceğimi götünle mi düşündün. "
"Ayrıca sen git tatlı Melisa'nı davet etsene, ahh tabi ya Melisa seni red etmişti dimi kıyamam sana ağlayarak günlüğüne de yazdın mı bunu. "
Berk Aybike'ye yaklaşıp parmaklarını saçına dolayıp oynamaya başladı.
"Yalnız bebeğim burda günlük yazan tek bir kişi var oda sensin hatta bana aşkını yazmıştın o günlüğe. "
Aybike bu kez daha büyük bir kahkaha atmıştı .
"Berk ben sana cidden üzülüyorum hayatın da ilk defa bir kız seni beğendi galiba dönüp dolaşıp bunu söylüyorsun. " Berk bozulsa da alaycı bir şekilde Aybike'nin saçı ile oynamaya devam etti.
"Beğenmek ile aşık olmak farklı şeyler ben seni sadece beğendim aynı şekilde de Doruk onu da yakışıklı bulduğumu yazmıştım hatırla. "
Aybike Berk'e yaklaşmıstı nefesleri birbirine değiyordu. Bu yakınlık Berk'i germişti.
"Ayrıca o günlük de tek sen yazmıyorsun bu okulda beğendim başka erkekler de var orda bir gün getiririm okursun bu kadar havalanma ve şunu da söyleyeyim bolaya çok yakışıklı biri davet etti beni şimdi günlüğüne yaz bunu." Berk'in yanından çekip gitmişti Aybike.
Berk'in aklında sorular kalmıştı 'kim di bu eşek suratlı erkekler? ve Aybike'yi baloya davet eden maymun suratlı herif kimdi?' hissettiği his hiç hoşuna gitmememişti.
........
Berk beyaz gömleğini giyip üstüne lacivert takımınıda giyip Aybike'nin mahallesine gelmişti kızın çıkmasını bekliyordu 'Aybike kesin yalan söylemişti kimse ile partiye gitmeyecekti o yüzden onu almaya gelmişti' kapıya çalamadığı için evin bahçesinin köşesinde bekliyordu arabası ile.
Yarım saat bekledikten sonra bahçe kapısından çıkan beyazlar için de Aybike'yi görmüştü. Kız diz üstü dekolteli omuzları açık bembeyaz bir elbise giymişti saçını da üstten toplamıştı. Beyazlar için de olan tenine çok yakışmış bu elbise kuğu gibiydi peri kızı gibiydi, Berk şu an bu güzelliği anlatacak kelime bulamıyordu her şey yetersiz kalırdı, büyülenmiş gibiydi nefes almayı bile unutmuştu.
O kadar dalmıştı ki Aybike'nin 'burda ne işin var ' sorularına elini yüzüne karşı salladığını bile algıyamamıştı en sonunda Aybike sert bir şekilde koluna vurunca kendine gelmişti.
"Heyy sana diyorum kızıl vampir ne işin var burda? "
"Şey ben şey için şey işte... "
"Konuşmayı mı unuttun gerizekalı ne şey diyip kekeliyorsun?"
"Ben seni almaya gelmiştim. "
"Ne münasebet? "
"Hadi ama Aybik biliyorum kimsenin davet etmediğini, sana güzellik yapıyorum işte tek mi gideceksin yani, ben ile baloya gitme şansı veriyorum sana. "