Kaybetme Korkusu

933 46 3
                                    

Uzun zamandır bölüm gelmiyordu, aklıma gelen ani bir kurgu ile bölüm yazayım dedim. 😉

Bu bölüm Emir'in geldiği bölüm ile başlıyor, Aybike ve Berk henüz barışmamış olacak bu kurguda. Peki ya yaralanan Emir değil de Aybike olsaydı....

İyi okumalar. 😘

Aybike Ömer ve Asiye ile okula giriş yaptı. Abisi Oğulcan onlardan önce sevgili olduğu Harika ile çoktan okula gelmişti. Aybike, her ne kadar Harika'yı sevmesede, abisinin mutluluğunu gördükten sonra bir şey demedi.

Berk'i yan tarafında olan koltukta, telefon ile ilgilendiği gördü, ama yanına gidemedi. Oğulcan'ı es geçerek Ömer ile sınıfa gitti. Arkasında ona üzgün gözler ile bakan bir Berk bırakarak...

...

Aybike öğlen arası edebiyat sınavına çalışmak için kütüphaneye geldi. Ama aklı o kadar doluydu ki konsantre olamıyordu bir türlü. Aklı Berk ile yaşadıklarındaydı.

Yanında ki sandalye'nin çekildiğini duydu, yanına biri oturmuştu bu Berk'den başkası değildi.

Aybike kaç gündür Berk'in kızarmış gözlerini görünce, içi gidiyordu...

"Aybike, artık kendimize yaptığımız bu işkenceye son verelim. " Konuşurken dudağı titriyordu Berk'in. Aybike'nin ise gözleri yavaş yavaş doluyordu.

"Hem benim suçum yok ki. Annem yüzünden beni suçlayamazsın. Hem senin ailende bende nefret ediyor. " dedi Berk umutla.

Aybike ise artık içinde tutmak istemiyor gibi konuşmaya başladı.

"Evet.. ediyor. " Derin bir nefes aldı Aybike.

"Ömer senden telefon dükkanının soyulmasına yardım ettiğin için, kadir abim dövülürken gülerek izlediğin için nefret ediyor. Ama ben Ömer'i ne kadar sevmeme rağmen, koruduğum kişi sen oldun... "

Berk hatırladığı anılar ile yutkundu.

"Abim senden, bana olan seviginin gerçek olduğunu görene kadar nefret ediyordu. Ona yaptığın zorbalık lardan dolayı.. Ben yine seni ona karşı ezdirmedim. " Aybike'nin artık göz yaşları yavaş yavaş yanağına dökülmeye başladı.

"Annem senden nefret ediyor, babamı hastanelik ettiğin için. " Son sözü baştırarak söyledi. " Sevgili olduğumuzu öğrendiği an beni okuldan almakla tehdit ettiği halde seni bırakmadım. Hatta ona senin bana iyi gelen bir şey olduğuna ikna etmeye çalıştım. "

Berk'in içine acı çöktü, unutmaya çalıştığı gerçekler, en büyük pişmanlığı idi.

"Sırf Melisa'nın ayakbasını giydiğim için beni herkesin içinde rezil ettin. Seni affettim? "

"Sana karşılık vermeme gururuna yediremedin, bana oyun oynayıp, öpüşüyormuş gibi gözüken fotoğrafımızı tüm okula yaydın, seni affettim! "

"Kadir abimin, senin bende tüm okulun önünde özür dilettirmesine gururuna yediremedin onlara saldırdın. Heycanla aldıkları, içinde umutlarını biriktirdiği pilav arabasını kırdın. En acısı da babamın ölmesine yol açıyordun. " Aybike soluklandı.

"Ben yine seni affettim. Hemde sana hiç hesap sormadan, bende doğru düzgün özür dilemediğin halde, sana 'seni seviyorum' diyen yine bendim."

Berk diyecek bir kelime bulamadı.. Gözlerinde ki yaşlar yanağını ıslatıyordu..

"Sen sırf fakirim diye beni aşağalayan annin karşısında sustun. En çok bu canımı yaktı susman.. Ben aileme karşı seni ezdirmezken senin tek bir laf bile etmemen.. "

"Aybike... " Dedi Berk cılız bir ses ile kendi bile duymamıştı.

"Annenin laflarını ilk duyduğum an, senin beni eziklemerin geldi, benimle varoş diye dalga geçmelerin.. "

Aybike doğruldu. Ağlamaktan kendi gibi gözleri kızarmış Bek'e bakıyordu. Gözlerini ayırmdan konuştu.

"Seni her şeye rağmen çok seviyorum, ama niye sürekli canı yanan benim.. "

Bu sözü söylemek Aybike'nin ne kadar canını yaktıysa, duymakta bir o kadar Berk'n canını yaktı..

Berk konuşmadı nefret etti kendinden, Aybike'nin her bir göz yaşı, canını olmadığı kadar yakıyordu.

"Sana bu kadar acı çektirdiğim için kendimden nefret ediyorum. " Berk sonunda konuşabildi.

"Döktüğün her bir göz yaşı için, kendimi öldüresim geliyor. "

Berk'in sözleri yalvarır gibi çıktı

"Senin yüzünü güldürebilmek için ne yapabilirim, nolur söyle bana kendimi affetimem izin ver. "

"Sana kızgın değilim ki affettiresin,kendinden nefret etme Berk. "

"Ben seni kendimden bile çok seviyorum. " demesiyle kütüphaneden hızla çıkması bir oldu.

Arkasında dağılan bir Berk vardı.

...

Aybike'ler İlknur Hanım 'ın daveti üzerine onlara yemeğe gitmişlerdi.
İlknur hamın iyi biri diye geçirdi içinden. Ama aynısı kardeşi ve onun iki çoçuğu için söyleyemezdi. Özge ve Emir.. İkiside baya gıcık tiplerdi, her zaman ki gibi bizi ezikleyen zengin tipler..

Büyükler içeride sohbete dalmışken bizi kaynaşmamız için bahçeye yolladılar. Ömer, Asiye, Oğulcan, Özge ve Emir bahçeye çıktık.

Emir daha ilk dakika dan sinirlerimizi bozmaya başardı. Ömer kendini zor tutuyordu..

"Yaz siz cebinizde beş kuruş olmadan o özel okula nasıl gidiyorsunuz? " dedi Emir sinir bozucu bir sesle. Özge de sırıtıyordu.

Emir'e dalmak üzere kalkan Ömer'i yerine oturttum.

Gülerek cevap verdim

"Sizde olmayan bir şey ile, yani aklımızla. "

İkide bozulmuş gibi yüzleri düştü.
Biz ise sırıtıyorduk.

Emir bana döndü.

"Ya bir şey sorcam, sen bu tip ile nasıl insan içine çıkıyorsun? "

Ömer hemen atladı

"Sen bu hiç bir şeye benzemeyen sıfatın ile nasıl çıkıyorsun? "

"Yazık çoçuğun evinde ayna yok kesin. Yada bunun yüzünü görmekten çatladı. " Bunu söyleyen abimdi.

Emir yine gülmeye başladı

"Teyzemin parasına konmak için gelmişsiniz, bana laf mı çarmıyorsunuz? " Ömer artık ayağa kalktı.

Onu tuttum.

"Ömer dur, onun amacını da bu zaten. Yapma! "

Ömer beni dinlemedi. Çoçuğun üstüne yürüdüğü zaman kolunu tuttum. "Aybike bırak! "

"Bırak ya kuzeni gelsin gelsin de ne olacaksa görelim. " Emir'in sesi kavgaya davet çıkarıyordu.

Ömer yumruk atacekken yeniden tuttum. Ömer Emir'e yumruk atarken beni itti.

Anında derin bir acı hissettim. Başım çok acıyordu. Sesler boğuk boğuk geliyordu. Son duyduğum ses Oğulcan'ın 'Aybike 'diye bağırmasıydı. Gözlerim kapandı...

Evet ilk partın sonuna geldik.
Senarist Aybike'ye hiç bir zaman hastanelik etmeyecek ben edeyim dedim.

Bir daha ki part Aybike'nin değerini anlayan eren ailesi ve eren ailesinin Berk ile yüzleşmesi olacak . Hazır olun 😉

Moon PieceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin