୨୧"Nereye gidiyoruz?" Wonbin üçüncü kez aynı soruyu sorduğunda bu sefer cevap almak için oldukça kararlıydı. Evde ders çalışırken sevgilisinden gelen mesajla hazırlanmış ve hiçbir soru sormadan dışarı çıkmıştı.
En son yaptıkları maçın üstünden bir hafta geçmiş, o zamandan beri de pek görüşememişlerdi. Bundan sonraki maçları başka bir okulla olacağından artık sadece kendi takımları ile değil okul takımları ile çalışıyorlardı. Bundan kaynaklı da birbirlerine alışma süreçlerini hızlandırmak için sürekli antrenman yapıyorlardı.
Eunseok kendi takımı dışında okul takımının kaptanı da olduğu için üstündeki sorumluluk biraz artmıştı. Wonbin'i sürekli görmek istese de saatleri uyuşmuyor, akşamları da onun ders çalıştığını bildiği için pek teklif etmiyordu.
Ama sevgilisinin sosyal medya hesabına attığı fotoğrafı gördükten sonra bugününü boşaltmaya karar vermişti. Gerekirse bir gün daha yoğun çalışırdı ama artık sevgilisini görmesi gerekiyordu. Bu yüzden de bir plan yaparak onu çağırmış ama sürpriz olmasını istemişti. Onun sabırsızlığına güldü. "Birazdan göreceksin."
Wonbin cevap alamayacağını anlayınca heyecanlı adımlarla yürümeye devam etti. Tuttuğu eli hızla sallarken bir çocuk gibi heyecanlıydı. Birkaç dakika sonra döndükleri sokağın başındaki parkı ve karşısındaki dükkanı gördüğünde ise merakla Eunseok'a baktı.
"Beraber bisiklet sürmek ister misin?"
Şaşkın gözlerle bakmaya devam ettiğinde birkaç kez gözlerini kırptı. "Bisiklet mi?" Bir anlığına bisiklet sürmeyi bilmemesi onu üzdüğünde kendisine bakan sevgilisinin elini sıktı.
"Ama ben bisiklet sürmeyi bilmiyorum ki."
"Öğrenmek istemez misin?"
Onun sorusu ile yutkundu Wonbin. Eunseok'un kendisine verdiği söz geldi aklına. Beraber çocuk oluruz demişti ve şimdi bu sözü tutuyor olması kalbini sızlatmıştı Wonbin'in. Kendisini nasıl iyileştirdiğinden haberi var mıydı acaba?
"Çok isterim." Parıldayan gözlerini büyüterek heyecanla konuştu. Onun tepkisi üstünde Eunseok da yanağını sevmiş, sonrasında karşıdaki dükkana gidip önceden kiraladığı bisikletleri almıştı.
"Aslında bisikletim vardı ama buradakiler daha güzel ve ikimizde de olsun istedim."
"Çok güzeller." Yanındaki bebek mavisi bisikleti hayranlıkla izlerken Eunseok'un da kendisini aynı şekilde izlediğinden habersizdi. "Bu benim mi?"
"Diğerini istersen o da olabilir. Ya da beğenmediysen değiştirebiliriz, nasıl istiyorsan."
Onun düşünceli hali içini ısıttığında hızlı bir öpücük bıraktı sevgilisinin yanağına. "Daha çok beğenemezdim. Ee, nereden başlıyoruz?"
Öpücüğün etkisiyle başını eğen Eunseok gülerek kalbini tuttu. Sınırlı zamanları olduğu için bu öpücüklerin karşılığını sonrasında vermeyi kendine hatırlatarak bisikleti çimenlerden aldı ve yola ilerletti.
"Önce sizi bisikletimle gezdirmek isterim." Sarı bisiklete yerleşerek önde kalan boşluğu gösterdi. Wonbin heyecanla kendi bisikletini kenara kilitledi ve Eunseok'un gösterdiği yere yerleşti.
Onun güvende olduğundan emin olduktan sonra bisiklet yolunda ilerlemeye başladı büyük olan. Wonbin ayaklarını sallayarak eğlendiğini belli ederken hayranlıkla etrafına bakınıyordu.
"Bisiklet sürerken her yer daha da güzel görünüyormuş." Gözlerinin önüne gelen saçları düzeltti. "Herkesin neden çok sevdiğini anladım, bir dramadaymış gibi hissediyorum."