୨୧
"Kuralları anlatıyorum." Yerdeki masanın etrafına toplanan dörtlüye oyunu anlatmaya başladı Shotaro sanki çok zor ve kimsenin bilmediği bir oyun oynuyorlarmış gibi.
Sohee gülerek mırıldandı. "Kendi kurallarını yani." Wonbin de gelecek şeyi az çok tahmin ettiği için ona katıldı. Bu sırada Shotaro'ya yakalanması ile gözlerini kaçırmıştı. "Gördüm, Wonbin. Bekle sen, bekle."
"Neyse, kurallar basit zaten. Sadece alkol içmemiz için gereken miktarı arttırdım." Yaramazca gülümsedi. "Ne seçerseniz seçin shot atmak zorundasınız. Eğer doğruluktaki soruyu cevaplamaz veya cesarette isteneni yapmazsanız da bir shot daha atıyorsunuz."
Kaşlarını kaldırdı. "Anlaşıldı mı?"
Eunseok yanındaki çocuğa döndü. "Miden iyi değilse oynamayalım."
Sıkıntı olmadığını söyleyerek başını salladı Wonbin. Sabah kötüydü ama yemek yedikleri ve üstünden saatler geçtiği için bir problemi yoktu.
"Wonbin söyleyebilir herhalde sıkıntısını Eunseok. Sana hâlâ kızgınız, çok konuşma." Shotaro ona göz devirdiğinde derin bir nefes aldı Eunseok da.
Biraz zor affettirecekti galiba kendini.
"Kremini sürdün mü sen?" Şüpheyle sormuştu Seunghan. O kremi almak için üç eczane gezmişti ve Eunseok'un kendini umursamayıp kremi sürmemesi çok büyük bir ihtimal olduğu için kontrol etmek istemişti. Onay alması ile "İyi bari." diyerek sevgilisine sarıldı.
Bu sırada Shotaro her şeyi ayarlamış sonrasında da ilk kez çevirmişti şişeyi. Soru kısmı kendisinde cevap ise Sohee'ye geldiğinde sırıttı.
"Doğruluk mu cesaret mi?"
Sırtını Seunghan'ın göğsünden ayırdı ve masadaki shot bardağına uzandı Sohee. "Doğruluk." Shot attı ve devam etti. "Senin olduğun ortamda cesaret der miyim ben? Şeytan."
Herkes güldü onun bu cevabına. "Geçen günkü olaydan Seunghan'a bahsettin mi?"
"Siktir git ya, soru mu bu? İfşa resmen." Arkadaşına öldürücü bakışlar göndererek bir shot daha attı. Ona bakan üçlüye omuz silkti. "Bahsetmiştim bu arada, shot iyi geldiği için içmek istedim." Wonbin onun bu haline güldü.
"O çocuk dua etsin ben yanında değildim." Aklına gelen olayla sinirlendi Seunghan.
"Tüh ya." Diyerek şişeyi birkaç kez daha çevirdi Shotaro sorulan ve cevaplanan sorularla. Herkes hafiften içkiden etkilenmişken hâlâ Eunseok'un Seunghan'a yaptırdığı dansa gülüyorlardı.
Şişe tekrar Sohee ve Shotaro arasında durduğunda bu sefer soru sorma sırası Sohee'deydi. Güldü saatlerdir aklında olan şey ile. "Doğruluk mu cesaret mi?"
"Doğruluk." Rahatça ellerini geriye yasladı saçlarını düzelttikten sonra.
Beklediği cevabı alması ile masadaki bardaklardan iki tane alarak Shotaro'nun önüne koydu Sohee onun cevap veremeyeceğini çok iyi bilerek. Diğerleri ne geleceğini merakla beklerken ekledi. "Eunseok hyung Wonbin'in peşinden gittikten sonra sen nereye gittin?"
Beklemediği soru ile kıpırdandı Shotaro. Yutkunarak iki shotı da arka arkaya attı. "Bu yüzden mi geldikten sonra seni bekledik?"
Seunghan ekledi Eunseok'a destek çıkarak. "İşi varmış, öyle dedi." Wonbin şüphelenerek sordu. "Birinin yanına mı gittin hyung? Bildiğim kadarıyla tanıdığın da yok ki."
Cevap vermeyerek tekrar şişeyi çevirdi Shotaro konuyu kapamak için. Soru kısmı Seunghan'da cevap ise Eunseok'ta durduğunda doğruluğu seçti Eunseok önceki turda Seunghan'a yaptırdığından dolayı.
