stay with stars, yeongyu ✓

Sende değerini kaybeden her şeyim için

7

Sende değerini kaybeden her şeyim için bir kadeh kaldır

-lost on you

Yeonjun
Neden dun odada degildin? (8.04)

Beomgyu
Ha fark ettin yani orada oldugumu

Yeonjun
Ne sacmaliyorsun

Beomgyu
Bosver

Yeonjun
Dinle
Ben senin hicbir seyin degilim
Bana istediginde trip atip kurallarimin disina cikamazsin

Beomgyu
O zaman neden bana boyle davraniyorsun?

Yeonjun
Yerini bilmeni istiyorum
Herkesin sana acimasini istiyorum

Beomgyu
İleri gidiyorsun

Yeonjun
Ölmeni istiyorum
Keşke ölsen

Beomgyu
Keske/

.

Gözyaşlarım defalarca akarken kapıyı kilitleyip yere oturdum. Elimle ağzımı kapattım duyulmaması için. Dişlerimi sıkıp ayağa kalktım. Aynaya baktım. Onu sevmeye başladığımdan beri çok değişmiştim. Hem fiziksel hem de psikolojik olarak. Yüzümü yıkadım ve lavabodan çıktım.

Niki uyanmıştı, odadaki bir kişi daha uyanmıştı. Diğeri uyuyordu. Niki'nin yanına gittim ve fısıltıyla konuşmaya başladım.

"Yemekhaneye inelim."

"Tamam." dedi kalkarken. Odadan çıkıp birkaç kat indik asansörle. Otelin yemekhanesine geldiğimizde çok kalabalık değildi. Tanıdık kişiler vardı, ismini bilmediğim ama yüzlerini gördüğüm kişiler. Niki ile sıraya girdik ve kendi hesabımızı ödedik. Yedi kişilik boş bir masaya oturduk.

"Teşekkürler dün için." dedim sandviçimi ısırırken.

"Lafı mı olur, kaç yıllık agamsın sen benim."

Niki ile arkadaş olduğumuz zamanı hatırlıyorum. Okyanusta gezerken Niki benden fotoğrafını çekmemi istemişti. Daha doğrusu isteyememişti. Japonca konuşuyordu. Bende az çok japonca biliyordum ama anlayamamıştım. Çünkü aksanı Japon Japoncasıydı, çok hızlı konuşuyordu.

Fotoğraf makinesini verdiğinde anlamıştım. Çekip ona verdim. Daha sonra hiç karşılaşmayacağımızı sanıyordum.

Akşam olduğunda otobüse binmiştim, yanımda Niki oturuyordu tesadüfen. Yol uzun sürüyordu, 2 gün falandı. Niki'ye sabaha kadar google çeviriden konuşmuştuk. Çok garip bir gündü. Sonra birbirinize numaralarımızı vermiştik. O bana Japonca, ben ona Korece öğretmiştim.

İki yıl falan önceydi, sonra benim ısrarlarıma dayanamayıp benimle aynı liseye gelmişti.

Sıra düzeniyle Minji'yle tanışmıştık, sonra Minji bizi arkadaşlarıyla tanıştırmıştı.

Böylece grubumuz oluşmuştu.

Sandviçi bitirip kağıdı bıraktım. Minjileri arayıp gelmelerini söyledim. Akşama kadar takıldık ve aşağı indik.

Oyun oynuyorlardı. Biz de dahil olduk. Ortamda ben, Niki, Belle. Minji, Taehyun, Sunoo, Jay, Danielle, Haneul ve o vardı.

Yeonjun.

Daha önce hiç oyununu oynamaya karar verdiler. Belle başladı oyuna.

"Daha önce hiç yanlış kişiye mesaj gönderdim."

Jay ve Haneul bir parmağını indirdiler.

"Daha önce hiç aşık oldum." dedi Danielle.

Parmağımı indirdim. "Daha önce hiç derste uyudum." dedi Minji parmağını indirirken.

Niki ve ben aynı anda parmağımızı indirdik.

"Daha önce hemcinsime aşık oldum." dedi Yeonjun.

Tek ben parmağımı indirdim.