bence biz rüzgar ve deniz gibiyiz.

74 10 1
                                    

Bence biz su ve ateş gibiyiz. Bence biz rüzgar ve deniz gibiyiz. Sen yanıyorsun, ben soğuyorum. Sen uçuyorsun, ben alçalıyorum. Sen körsün, ben görüyorum.

brooklyn baby


30

"Ne zaman gelecek ya? Acıktım ben." dedi Belle.

"Bende acıktım, bekle gelir şimdi."

Şuan bir restorandaydık ve ben herkesi çağırmıştım normal bir buluşma gibi. Aslında Yeonjun'la sevgili olduğumuzu söyleyecektim ama gerginlikten söyleyemiyordum. Kimseye söylememiştim daha.

O gün çatıda dersleri asıp hislerimiz hakkında konuşmuştuk sadece, okul bitince de beni eve bırakmıştı motorla.

Niki yanımda, Belle karşımda ve Minji çaprazımda oturuyordu.

Artık dört kişiydik.

Taehyun gruptan çıkmıştı zaten. Aslında onu özlüyordum çünkü benim için değerli biriydi.

Bakışlarımı cama çevirdim. Sağanak vardı. Çok fazla yağıyordu. Havalar birkaç gündür çok sıcaktı ve iyi gelmişti.

Ben cama bakmaya devam ederken yemeklerimiz geldi. Onlar direkt yemeğe dalarken telefonumun titrediğini hissettim. Yeonjun'dan mesaj gelmişti. Numaramı vermiştim o gün. Teleofnu açtığım anda gülümsedim.

.

Yeonjun
Nerdesin

Beomgyu
Minjilerle oturuyoruz bir yerde
Yemek geldi simdi

Yeonjun
Hm
Ciktigin zaman haber ver
Yagmur yagiyor
Alirim ben seni

Beomgyu
Motorla mi
Ama cok yagmur yagiyo

Yeonjun
Babamin arabasiyla

Beomgyu
Hee
Minjileri de alir miyiz

Yeonjun
Yok
Minjiler kalsin yagmurda

Beomgyu
😦/

.

"Yesene." dedi Niki bana bakarak. Masadaki herkesin bakışları bana dönmüştü.

"Yiyiyorum."

"Sende bi' haller var anladım ben ama neyse." dedi Belle 'neysse' diye ağzında geveleyerek.

Telefonum tekrar titreştiğinde görmesinler diye telefonu masanın altında açtım. Yine bomboş bir konu konuşuyorlardı ve beni farketmezlerdi sanırım.

.

Yeonjun
Görüldü?

Beomgyu
YA
YEMEK YİYORDUM
OZUR DİLERİM

Yeonjun
Bende seni dilerim

Beomgyu
a

.

Heyecandan nefeslerim hızlanırken telefona bakıp sırıttım.

"Ne tepiniyorsun sakat mısın?" diye sordu Minji. Tınnamadan devam ettim.

Niki koluma bir tane geçirdiğinde kendime geldim.

"Yok ya, aklıma bir şey geldi. Takılın siz."

"Bir bok yedin dimi doğruyu söyle." dedi Belle aklımı okumuş gibi. Alt dudağımı ısırdım.

Gözüm Minji'ye kaydı. Sonra Niki'ye. Masadaki herkese göz gezdirdim.

Gergince sırıttım. "Yoo, ne alaka?" dedim belli etmemeye çalışarak. "Olum sizde hep ben bir bok yemişim gibi konuşuyorsunuz he."

"Travma kaldı artık." diye alayla konuştu Belle.

"Aşk olsun, güvenmiyor musunuz bana?" dedim yemeğinden bir ısırık alırken.

"O nasıl soru," dedikten sonra devam etti Niki. "Tabii ki güvenmiyoruz."

"Çok sağol ya, siz olmasaydınız, ne yapardım bilmiyorum."

"Hadi kalkalım." dedi Minji. O yemeğini bitirmişti bile, biz yiyene kadar yemek için kendine tatlı sipariş etti. Hepimiz bitirince kalktık.

Çantamı ve kulaklığımı aldım. Bugün söyleyemeyecektim galiba. Kafenin çıkışına doğru ilerlerken Belle'nin sesini duydum.

"Lan!"

Telefonum masada kalmıştı.

Arkama döndüm. Belle telefonumu almıştı, o zaman mesaj gelmişti Yeonjun'dan.

Şifre koymaya üşendiğim için direkt açmıştı telefonumu zaten. Şuan mesajlarımızı okuyordu.

"Belle..." dedim bana acımasını umarak.

"Ben dedim işte!"

Şuan dışarıdan vitaminsiz dört ergen gibi gözüküyorduk büyük ihtimalle.


stay with stars, yeongyu ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin