Bölüm 14: Yeniden Uyanış

303 16 3
                                    

Biraz uzun bir ara gibi oldu bu yaa. Ne kadardır boşlamıştım bu kurguyu, bu hafta full bölüm armayı planlıyorum. Keşke birazda vote atsanız 🥲

3.18K olmuşuz bu arada 💋🔥

"Bazen geçmiş, yeniden doğmak için sadece bir kıvılcım bekler."

🔥

14. BÖLÜM: YENİDEN UYANIŞ

Gözlerimi açtığımda, floresan ışıklarıyla dolu steril hastahane odası, zihnimdeki bulanıklığı aydınlatıyordu. Başımın arkasındaki zonklama, sanki eski bir yarayı hatırlatır gibi derin bir sızıyla doluydu. Etrafımdaki uğultular artık net bir şekilde duyuluyordu. Etrafımda ailemin sıcak ve koruyucu sıcaklığını hissettim. Annem, babam, abilerim, kardeşlerim, amcalarım, yengelerim, kuzenlerim, dedem ve babaannem.

Eski günlerin gölgeleri, kanlı çatışmalar ve unuttuğum o adam: Uygar Alp Üruğ. Hatıralar, zihnimin derinliklerinden birer birer su yüzüne çıkıyordu. Sanki bir rüyadan uyanıyormuş gibiydim, ama bu, bir kabus kadar gerçekti..

"Karmen'im," dedi annem, göz yaşlarını silerken. "İyi misin?"

Babam, elimi sıkıca tutup kulağıma eğildi. "Burdayız kızım. Hepimiz."

İçten bir şekilde gülümsedim ama konuşacak gücü kendimde bulamadım. Hatırladığım her hatıra ağır geliyordu artık bu bedenime. Koskoca onyedi yılımı kaybetmiştim. Hem çocukluğum hem anılarım. Anılarım için yaratılmış defterde çocukluğuma yer hiç olmamıştı. Artık fazla acıtmıyordu. Bazen mutlu olmayı bile unutuyordum.

Tehlikeli işlerim vardı ve bunlar hayatımın büyük bir çoğunluğunu kapsıyordu. Herkes bir gün ölmeyecek miydi? Ne olurdu hiç karıştırılmamış olsaydım? Ne olurdu her kız çocuğu gibi büyüseydim? Sokaklarda değil, evimde yatsaydım? Yeraltında değil, okulda çalışsaydım? Dertleşmek için, arkadaşlarıma değil, anneme gitseydim? Yada, başım sıkıştığında babamdan yardım isteyebilseydim.

Kaderimde bu vardı demek ki? Kendimi hiç bir zaman acındırmadım yada ezmedim. Benim bulunduğum konumda kimse olamazdı. Ya en iyisi olacaktım, yada bu işe hiç girmeyecektim. Vazgeçmedim hayallerimden, kaybettim. Ölümüm gözlerimin önüne geliyordu. İçimdeki yangın sanki o gün dışarıya vurmuş ve beni kül haline getirmişti. Vücudumda hala izleri vardı, ama bundan asla utanmıyordum. Bu neydi ki? Ben mi utanmalıydım, yoksa benim geçmişime dahil olup hayatımı karartanlar mı?

Artık konuşmam gerektiğini düşünüp, yine halime zıt güçlü bir tonla konuştum. "Ne oldu bana?" Gerçekten ne olmuştu bana. Hiçbir şey hatırlamıyordum.

Göktürk abi, "Bayıldın güzelim," dedi. "Ama merak etme, her zamanki gibi iyisin." Başımı sallamakla yetindi. Tıkanmış gibiydim. Normalde olsa bir şeyler bulurdum ama bulamamıştım. Şey mi sorsam?

"Messi mi? Ronaldo mu? diye bir soru koydum ortaya. Herkes bana 'mal mısın?' bakışları atarken, sadece omuz silktim.

Pamir, "Hah?" diye bir ses çıkardı. Bende ona 'mıste o ne sestir senden çıkıyor?' bakışları attım.

Tek tek cevaplar gelmeye başladı.

"Messi." (Araf)

"Messi." (Sarp)

"Ronaldo amk." (Umut)

"Ronaldo." (Asaf)

KİMİM BEN? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin