"Hadi bana dürüstçe neden evlendiğini anlat." dedi biten kahvesini sehpaya koyup, laptopunu açıyordu. Kanepeye biraz daha yayılıp bağdaş kurdum. "Önce sen anlat." Başını hafifçe yan çevirip bir bakış attı. "Önce ben sordum." Dudağımı büzüp kabullendim. "Eğleniyorum demiştim." dedim başımdan savabilmeyi umarak ama dilini damağına vurdu. "Yemedim." Laptopu açıp ekranı bana çevirdi. "Bir sözleşme gibi düşün. İstemediğin her yeri değiştirebilirsin." diyip önümü açtı. "Ailem beni burada bırakıp, yurt dışına yerleşti." dedim laptopu kucağıma alırken. "Evlendiğini öğrenince delirecekler. Tek derdim bu."
Sözleşmede yer alan maddesi okuduğumda gözlerim şokla yuvalarından fırladı. Tamam zengindik de bu kadar değil. Sıfırlarını sayamadığım bir meblağ, bu ev, İzmir'e iki yazlık olduğunu düşündüğüm ev ve şirkette %10luk hisse. "Ne?" diye resmen çığlık attığımda eline ne zaman aldığını farketmediğim telefonundan başını bile kaldırmadı. "İnstgaramdan takibime karşılık ver." dediğinde telefonu elinden alıp sehpaya bıraktım. "Bu ne?." dedim maddeyi işaret ederken. "Az geldiyse değiştirebilirsin. Takıl işte kafana göre." dediğinde ona salak mısın dediğini düşündüğüm bakışlarımı atıyordum. "Sadece evlendik, hayatını kurtarmışım gibi bu. Çok fazla." dedim hayretle. Dudaklarının bir kısmı yuları kıvrılırken başını iki yana salladı. "Sen beni nasıl bir şeyden kurtardığını bilmiyorsun." dediğinde anlamayarak ona bakmaya devam ettim. "Anlarsın yakında. Boşver. O maddeye ve altındaki maddeye dokunma gerisine ne yapıyorsan yap." dediğinde alttaki maddeye baktım.
Sinek dahil, hiçbir erkek kısmını okuduğumda anlayıp gülsüm. Altına bir başlık daha ekledim hızla. 'Sinek dahil hiçbir dişinin adı dahil geçmeyecek.' Eğilip ne yazdığımı okudu. Gülerek onaylarken, sayfayı kaydedip, laptopu yerine bıraktım. "Gerek yoktu bu arada. Sözleşmeye yani." dedim gülümseyip. "Boşanırken zorluk çıkarmadığı sürece hiçbir sözünü yerine getirmesen de olur." Elindeki alyansla oynayıp, bakışlarını benim elimdeki yüzüğe çevirdi. "Boşanacağımızı düşünmüyorum ama neyse." dedi beni açık sözlülüğüne hayran bırakarak.
@sogukkahve: ama bu olmadı
@caganefe: ne olmadı?
@sogukkahve: sözleşmede beni sürekli yalnız bırakacğaından bahsetmemiştin
@caganefe: hahahhah
Uyandırmaya kıyamadım@sogukkahve: çok mu güzel uyuyordum
@caganefe: Evet?
@sogukkahve: fazla açık sözlüsün
@caganefe: hoşuna gidiyor
Kabul et@sogukkahve: kısmen
@caganefe: yalan söylemeyen koca buldun işte
Daha neee@sogukkahve: koca bulduk da noldu
Yine yalnız kahvaltı edeceğim@caganefe: masada olacaksan gelebilirim
Yani soğuk kahve de olacaksa@sogukkahve: tam olarak ne istediğini anlamıyorum
@caganefe: soğuk kahve
Yani
Her halükarda
Seni?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Soğuk Kahve
Підліткова літератураNaz, ünlü bir cafenin çok ünlü bir baristası. Ve müşterilerinden birine fena tutuldu.