Üstüme giydiğim body ile odadan çıktım. Nisan ayındaydık ve artık sadece yanıyordum. Boran kapımın sesi ile salonda belirdi. "Beybi üstüne bu kadar dar ve çıkartması zor şeyler giyme. Doktor karnına bakacak."
"Sadece sıyıracak kıvırcık." Yanından geçerken saçlarını karıştırmayı unutmamıştım. Askılıktan ince kot ceketimi aldım ve üstüme geçirdim. Boran arkamdan sessizce söylenerek geliyordu. Başımı umutsuz vaka olduğu konusunda iki yana sallarken evden çıktım. Leon'un arabasını gördüğümde kaşlarım çatıldı. "Boran, Leon gelmiş bizi almaya."
"Oh be. Motorda götüm acıyordu." Ona bilmem kaçıncı kez göz devirdim ve arabaya ilerleyip ön koltuğa oturdum. Leon gülümseyerek bana bakıyordu. "Günaydın."
"Sana da." Yanağıma içini çekerek bir öpücük kondururken arka kapı açıldı ve Boran girdi. "Of kesin öpüşmeyi. Gidelim." Arkaya döndüğümde ona vuracağımı anlamış olmalı ki koltuğa sindi ve ellerini kaldırdı. "Lütfen vurmayın polis hanım." Dalga geçer tavırlarına sıkıntılı bir nefes aldıktan sonra önüme döndüm. Ben kemerimi takarken Leon arabayı harekete geçirmişti.
Yaklaşık bir saat sonra bir özel hastanede durduğumuzda arkamı dönüp Boran'a kısa bir bakış attım. Arabadan inip hastaneye doğru ilerlerken Leon elini elime dolamıştı. Ona kısa bir bakış ve tebessüm atıp önüme döndüm.
Boran ikimizin önüne geçip bizi yönlendirdi. Odanın önüne geldiğimiz de içeride ki kişi sonrasında gireceğimizi öğrendik ve karşıda ki bekleme yerlerine oturduk. Açılan kapıdan doktorun erkek olduğunu gördüğümde sinirli bakışlarımın hedefi hızla ve yine Boran oldu. "Mavişim açıklayabilirim."
"Hani kadın doktora almıştın?"
"Nazlı diye erkek doktorun olması benim suçum değil ama şu an."Şaşkınca konuşması sonrasında başımı iki yana sallayarak önüme döndüm. "İstersen başka bir doktora gidelim güzelim." Leon'un kurduğu cümle işime gelse de iş saatine az kalmıştı.
"Gerek yok. İdare edebilirim."
"Asena-" Elimi elinin üstüne koydum. "Önemli değil baş komiser." Derin bir nefes alıp önüne döndü. İçeride ki kişi çıktığında ayağa kalktık ve biz girdik.
Ben uzanmam gereken yere doğru yavaşça yürürken Boran girişten durdu. Leon yanımda ki koltuğa otururken doktor eldivenlerini giyip yanıma ilerledi. "Hoş geldiniz Asena hanım." Dudaklarımı birbirine bastırıp başımı salladım. Yanıma geldikten sonra bluzumu sıyırmaya başladı. Hızlanan kalbim ile nefes alış verişlerimi düzende tutmaya çalışsamda nafileydi.
Leon bir anda oturduğu yerden kalktı. "Siz bırakın." Dediği ile doktorun kaşları çatıldı. "Anlamadım beyefendi."
"Dediğimi yapın ve bırakın. Oradan da kalkın." Hepimiz şaşkınca ona bakıyorduk. "Gerçekten anlamıyorum."
"Dediğimi yapar mısınız rica etsem?" Doktor yavaşça oturduğu sandalyeden kalktı. Leon eline bir eldiven geçirip doktorun kalktığı yere oturdu. "Siz bana ne yapmam gerektiğini söyleyin sadece." Bluzumu sıyırdı ve beklenti ile doktora baktı. Şaşkın bakışları eşliğinde Leon'a bir şey verdi. "Bunu karnına sıkmalısınız." Leon başını sallayıp oldukça odaklanmış bir şekilde bunu yaptı. O bana bakmıyordu ama ben ona bakabileceğim en güzel şekilde bakıyordum. Doktorun verdiği şeyi karnımda gezdirmeye başladı. Doktor makinaya bakıyor, yönlendiriyor ve bizi bilgilendiriyordu.
Bakma işi bittiğinde Leon bir peçete ile karnımdakini sildi ve eldivenleri çıkartıp oturduğu yerden kalktı. Ben de yerimde dikleşip bluzumun eteklerini düzelttikten sonra oturduğum yerden kalktım. Boran'da Leon'a gülümseyerek bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asena | Maviler
Teen FictionElinde ki silahı kaldırıp namlusu ile saçımdan dökülen tutamları zarifçe yüzümden çekip kulağımın arkasına gönderdi. Namlu şakağımdan başlayıp yine aynı zariflik ile çeneme indi. Leon Rose o kadar mükemmeldi ki bu can alan silah ile bile zarifliğin...