Medyadaki kaien cross vampire Knight karakteri geçenlerde rastladım ve aklımdaki lord ashforda be kadar benzediğini fark ettim. Yorumlarınızı bekliyorum arkadaşlar.
Casinodan döndüklerin de lucy lobide onları görüp hemen yanlarına gelip '' nerde kaldınız sizi merak ettim.'' Dedi. Juvia da yanına gelmişti ''kazanabilniz mi ''diye sordu gajel ve natsu kıs kıs gülerek ''toplam 9 milyonumuz oldu'' dedi. Lucy gözlerini seyirerek ''bu alacağımız ödül parasından bile çok'' dedi. Erza yorgun bir şekilde ''ben yorgunum odaya çıkıyorum '' dedi sonra fark edip lucye dönüp ''reina nerde diye '' sordu. Lucy '' bir saat önce uyudu'' dedi.
Erza kafasını sallayarak ''anlıyorum önce yiyecek bir şeyler alıcam sonra odaya gidiyorum'' dedi.
Lucy ve juvia şaşırmıştı. Juvia '' neler oldu'' diye sordu. Gajel lobiye doğru giderek bunu ''oturarak konuşalım'' dedi. Koltuğa giderken juvia grayin koluna girerek '' gray-sama eminim en çok siz kazanmışsınızdır'' dedi. Gray somurtup ona dönerek ''ben hep kaybettim '' dedi. Juvianın yanakları kızarmış ellerini yanaklarına getirerek (kumarda kaybeden aşka da kazanır. Ee gray-samada kumarda kaybettiğine göre ) mutluluk göz yaşları dökerek ''juvia çok mutlu'' diye bağırdı. Gray biraz sinirli bir şekilde ''kaybettiğim içinmi'' dedi.
Gajel ''kesin artık şunu gelin de oturun'' dedi. İkiside gelip oturmuştu. Lucy yutkunarak ''neler oldu'' dedi. Natsu kollarını başının arkasına bacaklarınıda sehpaya koyarak ''birkaç uyuz çıktı'' dedi. Juvia ''nasıl yani '' dedi.
Gray yaslanıp sağ kolunu koltuk kenarına koyarak ''kadının biri erzaya laf attı ve erzayı sinirlendirdi'' lucy nefesini vererek ''aptalmı o büyük ihtimalle erzada ona saldırdı. Sizde kovuldunuz değilmi'' dedi.
Juvia ''juviada öyle düşünüyor'' dedi. Gajel koltuğa gömülüp yan tarafa bakarak ''olaylar o şekilde olmadı işte '' dedi.lucy ve juvia şaşırmıştı. Natsu etrafına bakıp ''bu arada wendy nerde'' dedi. Juvia ''o ve carle uyuyor'' dedi. Lucy natsuya kızarak ''konuyu dağıtma sizde doğru dürüst açıklayın şunu'' dedi.
Gray devam etti ''kadın erzayı bayağı aşağıladı sonra erza tam dövmeye başlayacaktı ki erzanın kulağına bir şey fısıldadı. O andan beride böyle '' dedi. Juvia '' peki kadına ne oldu'' dedi. Lily ''onu dedikten sonra arkadaşlarını da alıp çekip gitti'' lucy elini ağzına getirip düşünceli bir şekilde ''ne dedi acaba'' dedi. Happy lucynin kucağına oturarak ''kim bilir'' dedi.
Erza da odada duş alıp pijamalarını giymişti. Yatağın üstünde bir yığın çöp birikintisi oluşmuştu. Elindeki cipsi hunharca yiyiyor o bitince çikolataya başlıyor. Aldığı bütün abur cuburlar bitince en son görüpte dayanamayıp aldığı bütün çilekli pastayı yemeye başladı. Çatalı pastaya sokup sokup çıkarıp öyle yiyordu. Sonra pastayı yavaşça yemeye başlayarak düşünmeye başladı '' kimdi o kadın Gerardi nerden tanıyor. '' sonra birden arianın Gerardi senden geri alıcam dediğini hatırlayıp pastayı yine hunharca yemeye başlayıp (lanet s.rtük geri alacakmış hadi be ben onu senden önce gördüm )bir ara düşündü sahilde Gerardin ona benim nişanlım var dediği yalanı hatırladı (o benim de değil ki ) diye üzülerek düşünürken lucy odaya gelip çöp yığınını görünce '' ne oldu yha'' dedi.
Erza ayağa kalkıp çöpleri toplamaya başladı. Lucy erzaya endişeli bir şekilde bakıp ''erza olanları natsulardan duydum ne oldu '' diye sordu. Erza ona dönüp baktı sonra çöpleri toplamaya devam edip gülümseyerek ''hiçbir şey '' ciddi bir ifade takınıp ''hem yarın o zırhı muhakkak alıcam'' lucy gülümseyerek başını salladı. Sonra oda yardım etmeye başladı.
Heiler malikaneye yeni varmışları. Hein uykusu gelmediği için salondaki bardan bir şeyler içmeye karar vermişti salona girdiğinde jeanı gördü. Üç kişilik koltukta bacak bacak üstüne atmış oturuyordu. Yandaki tekli koltukta ise kaname oturuyordu. Jean ona dönmüş ''nasıldı casino '' dedi. Hei başını kaşıyarak bardaki buz dolabından bira aldı. İki şişe daha alıp birini jeana verdi diğerini de kanameye fırlattı.
kaname yakaladı hei jeanın yanına oturup açacakla şişeyi açarken kaname ''ne oldu'' diye sordu. Hei biradan büyük bir yudum alıp ''ne demek istiyorsun'' dedi. Jean hafif bir kahkaha attı ''kes şunu senin bu sessiz halin bir şey olduğunun kanıtı'' dedi.
Hei arkasına yaslanıp konuşmaya karar verdi. '' aria casino da erza scarlet adında bir kadınla karşılaştı'' Jean gözlerini kızıp ''hadi yha'' dedi. Kaname oflayarak bacak bacak üstüne atıp ''kavga çıktımı'' dedi. Hei şaşırmış bir şekilde ''he kavga çıkmadı ama çıkma ihtimalini nerden bildiniz yha'' dedi. İkisi birbirine baktı'' tahmin '' dediler. Hei ''heeeyyyy gıcıklık yapmayın açıklayın şunu meraktan çıldırıyorum.'' Dedi. Jean biradan bir yudum alıp boş gözlerle'' nande '' dedi. Hei biraz nefes verip koltuğa yaslanarak ''çünkü ariayı ilk kez öyle sinirli görüyorum '' dedi.
Kaname arkaya yaslanıp birasından bir yudum alarak ''şaşırman gayet doğal çünkü aria buz gibi bir kadındır normalde'' hei ''o ikisinin arasında ne oldu'' diye sordu.
Jean arkaya yaslanıp bacaklarını sehpaya uzatarak "sanırım sana anlatmakta bir sakınca yok'' dedi. Hei sabırsızlanmaya başlayıp bacak bacak üstüne attı dinlemeye başladı. Kaname söze başlayıp ''sanırım sana Gerard fernandesten bahsetmeme gerek yok '' dedi. Hei suratını asıp ''cahil bir insan olmadığımı düşünmüyorum'' dedi. Jean gülümsedi '' 10 yıl önceydi sanırım o zamanlar Gerard- sama kulesini inşa ediyordu. Bizim loncanın en büyük müşterilerinden biriydi. O zamanlar aria ve eski master Gerarde hayran olmuşlardı. '' kaname söze devam etti '' o zaman loncada gakupo, ben, Jean, aria ve salak master üyeydik. Bizimki maalesef Gerarde aşık oldu.'' Hei gözleri pörtlemiş şekilde bakıyordu '' hadi canım aria birine aşık olacak kadınmı be'' dedi.
Jean zorlama bir gülümsemeyle ''evet şaşırtıcı '' dedi sonra arianın o zamanki halleri aklına gelince gülmeye başladı '' onun halini bir görseydin'' dedi. Kaname ''Gerard denen herif akıllı bir adamdı ve arianın kendisine karşı duyduğu hisleri kullanmaya başladı. En sonunda Gerard bizim loncadan faydalanacağı kadar faydalandı ve eski masterı ve sadece biz hayatta kalana kadar bir çok üyemizi öldürdü'' Jean nefesini vererek ''yalnız aria bunu kabul etmiyor ve Gerardle yeniden beraber olacağını düşünüyor.''
Hei şok olmuştu ''hımm arianın neden o kadından nefret ettiği belli o zaman '' dedi.
Kaname ayağa kalktı '' hikayeyi duydun yarın mezat var erken kalkmamız gerek'' dedi . jeanda kalkmıştı heie baktı hei ufak ter damlaları döküyor göz yaşları şelale gibi akıyordu. Jean şaşırarak ''ne oldu'' dedi. Hei ''bacağım uyuştu kalkamıyorum'' dedi. Jean ve kanamenin alınlarında damar belirmeye başlamıştı. Jean tam ona tekme atacakken kaname onu tuttu '' sen çık ben ilgilenirim onla '' dedi.jean odadan çıktığında hein çığlığını duydu sonra kanamenin ''madem uyuşuyor bacak bacak üstüne atıp oturma salak '' diye bağırmasını duydu. Jean oflayarak odasına gidiyordu.
Sonunda birinci gün geldi. Mezat opera binasında yapılacaktı. Mezata katılacak olanlar tiyatro salonunun ön koltuklarında yerlerini alacaktı. Katılacak kişilerin yanına sadece bir koruma vardı. Reinanın yanında erza vardı hoş onun girmek için başka bir sebebi daha vardı. Diğer korumalar ise dışardan içerinin görülmemesini sağlayan renkli camları olan localarda olacaktı.
Grayler kendi localarında yerlerini aldılar wendy cama dokunup ''şimdi biz onları görüyoruz ama onlar bizi göremiyor mu'' dedi. Carle yerine oturup ''neden böyle bir şey varki ''dedi. Gajel ''hiçbir fikrim yok'' dedi.
Phantom rogue ise ana locada yerini almıştı. Camların en büyük sebebi onlardı. Kaname ve steven en öne oturup yer altı mesatına katılacak olan adayları incelemeye başlamışlardı.
Steven jegarı göstererek ''şu beyaz saçlı gözlüklüye dikkat et en güçlü aday şu anda o '' dedi. Kaname dikkat etti. ''normalde bir tane korumasını yanına alabilir ama o almıyormu '' dedi.
Enma kucağında oyuncak ayısıyla yanlarına oturmuştu. Jegara dikkatlice bakıp şaşırdı bunu fark eden kaname ''ne düşünüyorsun onun hakkında'' dedi. Enma ''korumaya ihtiyacı yok o bir canavar'' dedi.
Bunu duyan diğerleri şaşırmıştı. Hei kolunu cama koyup jegara bakarak ''hımm güçlü büyücülerde mi var.'' Dedi. Sonra erzayı gördü şaşırarak '' aaa erzada katılıyor'' dedi. Bunu özellikle ariyaya gıcıklık olsun diye demişti. Aria istifini bozmadan oturmaya devam ediyordu.
Kaname stevena dönüp ''başka kimler katılıyor '' dedi. Steven notlara bakarak ''geçen yılkiler birkaç yeni kişi daha o kadar toplam 15 kişi yapıyor'' dedi. Kaname ellerini çenezinin altına koymuş bir şekilde düşünerek kralın tacının parçalanmış taşlarınıda düşünürsek toplam mezat için 20 eşya var '' sonra gülümseyerek ''bu yıl baya kârlı olacak ''dedi. Clovis içeri girerek neşeli bir sesle'' herkese günaydın'' dedi. Kaname chılayarak ''ne günaydını be öğlen oldu'' dedi. Clovis saatine bakarak ''hadi yha oha saat 2 olmuş'' dedi. Gakupo bıkkın bir şekilde ''ne yaptı bu herif yine bütün gece '' dedi. Jean esneyerek ''korku kitabı okudu sonrada uyuyamadı'' dedi. Ash ''bende yeni uyandım '' dedi. Gakupo ters ters bakarak ''senin ki gayet doğal çünkü sen tembelin tekisin'' dedi. Steven clovise seslenerek ''master artık yerinize oturun mezat başlayacak'' dedi.
Sunucu sahneye çıkıp ''bayanlar ve baylar 20. alma şehri sanat mezatına hoş geldiniz'' alkışlar koptu. Erza ciddi bir şekilde oturuyordu. Üstünde siyah boyun bağlamalı bir elbise giymiş saçını ise topuz yapmıştı. Saten mezatta herkes siyah rengindeki resmi giymişti. 5.parça olan pegasus kalbine sıra gelmişti. Gajel ve gray içlerinden ''lütfen onu alma diye yalvarıyordu.'' Fiyatlar verilmeye başlamıştı 4.000.000 jewel e kalbi reina almıştı. Locada ise natsu dışında herkes ''lanet olsun aldı '' diye boyunlarını eğmişti. Alınan eşyalar görevliler tarafından locadaki korumalara devrediliyordu.
Sırada onuncu parça vardı. Bu seferki erzanın buraya gelirken ilk girdiği dükkanda ki sanatçının işiydi. 6.000.000 jewele yaşlı kokoş bir kadın almıştı. Zaman geçmiş 20. Parça gelmişti bu bir yazarın eski fiore dilindeki el yazmalarıydı. Jegar 10.000.000 jewele el yazmalarını satın almıştı.
Clovis kendi kızının zevkini övmekle meşgulken kaname onu takmıyor. Şimdiye kadarki en yüksek teklifi verdiğini ayrıca çok nadir parçalar aldığını düşünüyordu.
Sunucu ''ve son parçamız gökyüzü imparotoriçesi zırhı'' seyircilerin hayranlık içindeki bakışları ooo harika demeleri erzayı kızdırmaya başlamıştı. Sunucu zırhın özelliklerini anlattıktan sonra '' evet şimdi açık artırmaya başlayabiliriz açılış 4.000.000 jewel'' dedi.
Erza hemen elini kaldırıp ''4.500.000 '' dedi. Şişko bir yaşlı elini kaldırıp '' 5 milyon '' dedi. Erza sinirli bir şekilde içinden (ne yapacaksın bunak onu yha bırak alayım) diye geçirdi. O sırada başka biri elini kaldırıp 5.500.000 dedi. Erza iyice sinirlemeye başlamış'' 6 milyon'' diye bağırdı. Sonra şişko yine elini kaldırıp fiyatı yükseltti. Erza çıldırma noktasına geldi ama sakinliğini koruyor. Sonra bir başkası da fiyatı yükselltti. Erza elini kaldırıp '' 7.500.000'' dedi.
Gray dikkatlice izliyor '' erzanın 10 milyonu var çok dikkatli olması lazım'' lucy endişeli bir şekilde ''ama diğerleride fiyatı yükseltmeye devam ediyor'' dedi. Natsu gülümseyerek '' sakin ol erza onu alacak'' dedi. Gajelda gülümsemesine katılarak ''baksana şimdiden milleti korkutmaya başladı'' lucy erzaya baktığında erza alev saçıyordu. Elini kaldırıp ''9 milyon '' diye bağırdı. Sonra o yaşlı bunağa elini kaldırdığın an kolu kırarım der gibi baktı.
Sunucu ''9 milyon jewel yokmu artıran'' derken erza bunu duyduğu an içinden ''milleti tahrik etmeyi kes be'' diye geçirdi . Sunucu ''satıyorum satıyorum saaat'' derken biri elini kaldırıp ''15 milyon jewel ''dedi . herkes şok olmuş bir şekilde onu diyen kişiye bakıyordu. O kişi jegardı.Yarınkı bölümde çok büyük bir gelişme var. Yorumlarınızı bekliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mezat savaşı ( fairy tail)
Randombu başka bir sitede fairy taile ozel olarak yazdığım bir fanfic. sizin de beğenmebiz dileğiyle.