Belki Bir Şans Vardır? -Hyunlix

!5¡

"O zaman ben senin yanında kalacağım. Bu evde."

____________________________________

"Hyunjin saçmalama lütfen"

Hyunjin Felix'i umursamadan evde dolaştı ve salonu buldu. Kanepelerden birisine oturup arkasına yaslandı. Ardından Felix de arkasından geldi.

"Hyunjin hadi evine git."

"Hayır"

Felix yemek masasının yanında durdu. Masaya yaslandı.

"Hem sen en son benim zorbamdın bana zorbalık yapıyordun. Ne ara beni bu kadar önemser oldun?"

Hyunjin ayağa kalktı ve Felix'e yaklaştı. Herbir adımında Felix onun sıradaki hamlesinin ne olacağını düşünüyordu. Hyunjin Felix'in önüne kadar geldi ve onu masa ile arasına aldı. Felix'i başarılı bir şekilde yerinde tutarken Hyunjin'in yüzü rahatlamayla aydınlanıyordu. Felix'in dudaklarına kaydı bakışları.

"Canını acıtmamı mı istiyorsun?"

Felix'in bakışları Hyunjin'in gözlerinin içine bakarken yoğunlaşıyor, eli refleks olarak Hyunjin'in elinin üstüne gidiyordu.

"Hyunjin biraz uzaklaşır mısın? Böyle yakın olman hiç normal değil ve kendimi böyle iken değişik hissediyorum"

Konuşurken yanakları yumuşak bir pembeye dönüyordu. Sesi alçak ama samimiydi. Hyunjin biraz daha yaklaştı, gözlerini kıstı.

"Tam olarak nasıl hissediyorsun?"

"Bilmiyorum! Çekil önümden, uykum var."

Hyunjin vücudu ile masaya daha çok baskı yapıyordu. Felix'e alaycı bir şekilde sırıtıyordu.

"Yoksa utanıyor musun? Tabii bana aşıktın sen değil mi?"

Felix Hyunjin'e baktı. Kendiside bilmiyordu ona hala aşık olup olmadığını. Ama Hyunjin'in onu sevmediğini biliyordu. Belki Hyunjin de onu sevseydi hala ona aşık olduğunu söylerdi.

"Hayır artık seni sevmiyorum, çekil şimdi"

Hyunjin'in duyduğu şey ile yüzündeki gülümsemesi soldu. Daha fazla Felix'i bu pozisyonda rahatsız etmeyecekti. Ellerini çekti ve çocuğun geçmesi için olanak tanıdı.

Felix Hyunjin'in kolları arasından kurtuldu ve mutfak tezgahına varıp bir bardak su doldurdu. Suyu yavaş yavaş yudumladı ve bardağını tekrardan tezgaha koydu.

"Hyunjin git evine, boşver beni"

Hyunjin tekrardan ona baktı. Bu çocuk anlamıyordu galiba.

"Neden beni anlamak istemiyorsun Felix? O pislik herif buraya gelirse ne yapacaksın? Bırak kalayım"

Felix ofladı ve yatak odasına doğru yürüdü. Bir kaç dakika sonra bir elinde yastık ve battaniye, diğer elinde birkaç rahat kıyafet ile döndü.

"Al kanepenin birinde yat o zaman"

"Kabul etmene sevindim, ver şunları"

Hyunjin Felix'in elindekileri alıp kanepenin başucuna koydu. Daha sonra Felixe dönüp konuştu.

"Üstümü nerede değiştireyim Felix?"

"İstersen benim odama geçip değiştirebilirsin"

Hyunjin başını sallayıp salondan çıktı. Yaklaşık 5 dakika sonra geri döndü. Daha sonra kanepeye oturup telefonunu açtı. Felix de onun yanına gidip oturdu ve televizyonun kumandasını gözleri ile aradı. Kumandayı sehpanın üzerine gördüğünde ellerinin arasına aldı ve netflixe girdi.