1×11

99 23 36
                                    

Lorelai Hargreeves

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Lorelai Hargreeves

A

kademiye geldiğimizde kendimi odaya attım. Five neredeydi?Ya başına bir şey geldiyse? Ölmesini istemiyordum. Ya da herhangi kötü bir şey olmasını.  Ceketimi üzerimden çıkarttığımda cebinden düşen kağıt parçasını elime aldım.

Cebime böyle bir şey koyduğumu hatırlamıyordum. Kağıdı açtığımda içinde yazanı okudum.

"Geri döneceğim.
             Five "

" İnsan nerede olduğunu da söyler değil mi?" En azından geri dönecekti değil mi? Dönerdi yani.

Odamın kapısı çaldığında kafamı kapıya çevirdim. "Gel." Luther içeriye girdi. "Bu kıyamet olayını diğerlerine de anlatıcağım." Kafamı salladım. "Geliyorum." Kafasını sallayıp kapıyı kapatıcaktı ki durdu.

"Five nerede biliyor musun?" Olumsuz anlamda kafamı salladım. "Bilmiyorum."

"Anladım..." Biraz duraksadı. "Geri döner. Seni yalnız bırakıcağını sanmıyorum." Gülümsedim. "Sağol , Luther." Odanın kapısını kapattığında üzerime yine ceketimi giydim. Evime uğrayıp düzgün kıyafetler giymem lazımdı.

Aşağıya indiğimde Luther anlatmaya başlamıştı bile. Allison , Luther'a kahvesini verirken konuştu. "Üç gün mü?"

"Lor ve Five öyle söyledi." Hepsinin gözü bana dönmüştü. Allison bana da bir kahve verdiğinde gülümsedim. "Teşekkürler."

"Bir düşündüm de bu iki velet kıyametten söz etmişti.Ne kadar yakın olduğunu söylemediler." Birimiz onunla aynı yaşta diğerimiz ise daha büyüktü.

Diego'nun yanına otururken konuştum. "Çünkü tek düşündüğün paraydı?"

Zaman: Çarşamba 08.15

"Lor alınma ama Five'a güvenebilir miyiz ? Yani o biraz şey..." Eli ile kafasını gösterip ıslık çaldı.

"Minik çatlağımız." Klaus'un dediğine gülüp Allison'a cevap verdim.

"Evet güvenebiliriz. En başta bende delirdiğini düşünmüştüm fakat...Baya ikna ediciydi. Hem kıyameti engellemeye çalışmasa o iki psikopat Five'ı kovalamazdı."

"O yüzden mi peşindelerdi?" Yanımda oturan Diego sordu. "Evet."

Allison hâlâ şüphe ile yaklaşıyordu. "Five ne görmüş ki?"

"Şimdi şöyle...Luther tüm konuşmayı bana mı yaptırmaya çalışıyorsun?" Topu Luther'a atmıştım. Buradaki kimseye ölmüşsünüz diyemezdim.

"Görünüşe göre bunun sorumlusu ile hep beraber dövüşmüşüz..." Bana baktı. Kafamı salladığımda hâlâ kararsız gibi duruyordu.

Herkes devam etmesi için bekliyordu. Ama söylemedi. "Pekâla plan şu, babamın ofisi..."

The Electric Girl • F. HargreevesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin