"amına koyduğumun salağı." Hyunjin, minho'nun kafasına duş başlığı ile vurarak söyleniyordu. Minho sızlama ile karışık ağlamaklı cümleler sarf ederken Hyunjin yine de sert vurmuş olduğu için elini vurduğu yere koyup ıslak saçları okşadı.
"Ya ben sana böyle mi davranıyordum, Niye böyle yapıyorsun?"
"Ben sana söyledim ama değil mi salak?"
Hyunjin'in çocuğuna söylenen Türk anneleri gibi olması minho'yu bu halde bile güldürmüştü. Tabii Türk anneleri kadar korkunç değildi, tatlıydı sadece!
"O an senin güzelliğine kapılmıştım sanırım duymamışım. Ne demiştin güzelim?"
"Hasta olacaksın piç öpme demiştim!"
Sesini aşırı yükseltmesi ile minho kıstı gözlerini. Haklıydı ama haksızdı. Kim sevdiği o şekilde acı çekerken hasta olmayı umursardı ki?"Ama bebeğim ya, ben sana güzelce bakmıştım... Ben neden dayak yiyorum ki?"
Hatasını biliyordu bu yüzden sesi oldukça muziplik dolu çıkmıştı."Çünkü, ben demiştim."
"Biliyorum sen hep haklısın!" Elindeki tüm kozları oynayan minho sonunda sustu çünkü işin sonunda zaten her zamanki gibi hyunjin haklı çıkacaktı.
Minho hastalığı bırakıp hyunjin'in laflarını sindirmeye çalışıyordu. Evet dayak yerken.
Hyunjin yine de minho'yu güzelce yıkamış saçını havluyla kurutup bornozla sarmış ve yatağın üzerine gelin bebek gibi koymuştu.
Bu cidden komikti ancak hyunjin yine de sinirini alamıyordu.
Hyunjin içindeki öfke ile tekrar minho'nun kafasına vurdu.
"Hyun, hastalık beni öldürür mü bilmem ama sen beni beyin kanamasından öldüreceksin."
Hyunjin hatasını fark etmiş ve üzülmeye başlamıştı bile. Aslında başından beri kendisi yüzünden hasta olduğu için üzgündü.
Minho ona bebekler gibi bakmış ve dimdik ayakta durmasını sağlamıştı ancak bu sefer kendisi çökmüştü.
"Ben seninle ne yapacağım."
"Çok şey ~" minho'nun aegyo yapması ile Hyunjin kusuyor gibi yaptı ve minho'nun yanına oturup sırtını yatakla buluşturdu.
Yatan çocuğun saçlarını sevdi ve koklayarak bir öpücük bıraktı.
"Şimdi uyu ve çabucak iyileş."
Arsızca sırıttı minho
"Benimle sevişmek için can atıyorsun değil mi?""Ya ne demezsin! İyileşse de beni bir güzel sikse diye dualar ediyorum."
Biliyordum bakışları atan minho bu sefer hyunjin'i güldürmüştü ardından hyunjin'in ısrarı üzerine uyumuştu. Cidden kendisinin hyunjin'e baktığı kadar iyi bakmıştı aslında, dayak yerleri dışında. Bu sayede minho dinç bir şekilde uyanmıştı ve uyanır uyanmaz yanında oturarak uyuya kalan hyunjin'in yanağını öptü.
Ayağa kalktı. Cidden neden böyle uyumuştu bu? Bir yerleri tutulacaktı! Minho hemen hyunjin'i kucağına aldı ve yatağına yatırdı.
Çekmeceden hyunjin'in vazgeçilmezi olan ağrı bantlarını alarak hyunjin'in yanına uzandı. Bantları yatağın yanındaki masanın üzerine koyarak hyunjin'e döndü, uyanınca o bezleri kullanacağını iyi biliyordu. uyuyan bedene sarıldı.
"Çok teşekkür ederim bebeğim... İyi uykular." Eğilip dudağını öptü ve tekrar kendisini uykunun kollarına bıraktı.
O derin uykuya dalarken minho kucağına aldığı andan beri uyanık olan hyunjin gözlerini açtı.
"Rica ederim balım, sana da iyi geceler." Minho zaten duyamazdı. Hyunjin'in aksine hızlı uyuyan biriydi. Ve Hyunjin bunu bilecek kadar iyi tanımıştı minho'yu.
Bebek gibi olup kocaman adam olması şaka mı?
Bazen düşünüyorum koca koca adamlar acaba IQ seviyesi düşük mü diye sonra bakıyorum ben de öyleyim susuyorum.
Acaba ilk hangisi evlenecek de ship kavgalarının içine sicacak
Ayrıca gerçek bir ship varsa bu minho ve üyelerin totolari olur
Adamın göt fethisi kadar gerçekçi birşey yok itiraf edin
Pride yürüyüşünde straykids kadar masum olun...
Ayrıca düşünün 8 tane kocaman adamın gay olması bence imkansız sizce İmpostor kimdir?
Minho başta elendi adam benden gay(imkansız vs atarız karım şahidim)
Kendi kendime konuştum ne güzel
Hadi kendinize iyi bakın
Görüşürüz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bir sikim doğru gitsin
Teen FictionBirileri oda arkadaşının dikkatini çekmek istiyordu (hyunho) ! uyarı var okumadan önce haberiniz olsun!