⧼ 36-Heves mi Gerçek mi? ⧽

1.5K 248 60
                                    

•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Sınavdan yeni çıktım aşkım, öyle yorgunum ki sana anlatamam!"

"Tüm gece uyumadın yavrum, direkt eve geçip bol bol dinlen. Sonra yarınki sınavına çalışamazsın bak."

Dudağımı bükerek başımı aşağı yukarı salladıktan sonra tekrar sevgilime döndüm. "Aslında Pırıl'la kahve içmeye gidecektik, biraz toparlanmamız lazım."

Kaşlarını hafifçe çatsa da ardından hızla toparlanıp boğazını temizledi. "Sadece ikiniz mi?"

"Hı hm, sadece ikimiz. Berke Can'la Çağrı'nın sınav programları bizimkiyle çakışıyor. O yüzden bu aralar çok görüşemiyoruz."

Tek görüşemediğim onlar değildi tabi. Final sınavlarımız başladığı için derslerime çok yoğunlaşmıştım ve maalesef Baver'le de sık sık konuşamıyorduk. Üstelik bu aralar onun ailevi problemlerinin olması da cabasıydı.

Şimdi de sınavdan çıkar çıkmaz Baver'i görüntülü aramıştım ve sayesinde günün yorgunluğunu atıyordum.

Aklıma gelen şeyle heyecanla yerimde durdum. "Ay aşkım, dur sana kombinimi göstereyim ben!"

Yanımda yürüyen Pırıl, benim durmamla birlikte dururken telefonuyla ilgilenmeye başlamıştı.

"Göster güzelim benim, göster. Anlat bana her şeyini, her yaptığını tek tek göster. Sınavda dört kere ucun mu kırıldı, silgin yere mi düştü hepsini sabaha kadar anlat benim güzel kızım."

Sırıtarak söylediği şeylerle beni iyice şımartırken omuz silkip kıkırdayarak elimi yanmaya başlayan yanağıma bastırdım. "Ya Baver!" Ardından da telefonumu kamelyada bir yere sabitleyip hızla ekranın karşısına, Baver'in bütün bedenimi görebileceği şekilde geçtim.

Elbisemin eteklerini tutup bir kere kendi etrafımda döndükten sonra hafifçe yan durup tek ayağımı havaya kaldırdım. "Bak aşkım, bugün çiçekli elbise giyindim!"

Baver, alt dudağını dişleri arasına alırken başını hafifçe iki yana sallayıp telefonu biraz daha kendine yakınlaştırdıktan sonra beni uzunca süzmüştü.

Beyaz, üzerinde pembe çiçekler olan, dizlerimin bir karış üzerinde duran bir elbiseydi. Bel kısmı korse gibi, belime tam otururken kalın askıları omuzlarımın üzerinde düğüm atarak bağlayabileceğim şekildeydi. Elbise, göğüslerimi de tam sararken kare yakasının göğüs dekoltesi de dikkat çekecek seviyedeydi.

Karşımdaki adam, çatık kaşlarıyla etrafına bir bakış attıktan sonra tekrar bana döndü. "Çok yakışmış bir tanem, bebek gibisin."

Duyduğum şeylerle anında sırıtmaya başlayıp ekrana biraz daha yaklaştıktan sonra hafifçe eğilip telefonuma yaklaşacaktım ki Baver'in yüksek sesiyle öylece kalakalmıştım.

Berçem | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin