0.8

407 44 26
                                    

Duman - Bal

Arin Eylül Bal

İyi geceler bal demişti.Belki de onu son görüşümdü.O belki bilmiyordu ama ben burdan gidecektim.Onu daha çok zorda bırakmıyacaktım.Benim ile magazine çıkmasına izin vermiycektim..

Yanımda duran Barış'a baktım.Uykusunun ilk dakikalarındaydı.Az önce bana sarılması,konuşması bir nebzede olsa içimdeki siniri yatıştırmıştı.Kim derdi ki koskoca Barış Alper benle böyle sohbet edeceğini.

Barış'ı ilk Galatasaray'a geldiği andan takip ediyordum.Annem onların antrenmanlarını ara sıra izlediğinde kendisini orada görüyordum.Ama o beni hiç görmemişti.

Belkide ona göre de ben ailem sayesinde takımlara girmiştim.Oda belki de böyle düşünüyordu.

Barış ile konuşmamın bitmesinden sadece on dakika sonra telefonuma Zeynep'ten mesaj gelmişti.Beni yarın İstanbul'dan İzmir'e annemin yanına alacağı yazıyordu.Annemin İzmir'de iki gün sonra maçı vardı.Takımın hepsi antrenörlerine çok güveniyordu ama koskoca Esin Bal'a kızı güvenmiyordu.

Barış yarın benim gittiğimi görünce nasıl hissedecekti?Aklımdaki soru nedense buydu.Sadece üç gün olmuştu.Tanışalı sadece üç gün olmuştu.Ben ona nasıl bu kadar bağlanmış olabilirdim ki?

Bir yandan Barış'ı düşünürken bi yandan aklım lig'e nasıl hangi yüzle döneceğim olmuştu.Ardı ardına yaptığım hatalar,Milli takımda maça dahil çağrılmamam,üstüne üstlük hazırlık maçında sakatlanmam yani bende insanlar yerinde olsam bende kendimden nefret ederdim.Oysa ilk voleybola başladığımda ülkemi sevgi içinde temsil etmek isterdim.

Düşüncelerim,olacaklar olanlar derken uykum gelmişti.Saat ikiye dayanmıştı.Zeynep beni sekiz gibi almaya geleceğini yazmıştı.Bende uyumadan önce çantama dolaptaki eşyalarımı koydum.Bu odada tek başıma bir hafta Barış ile üç gün kalmıştık.En azından favori oyuncum ile tanışmıştım.

Dolaptaki eşyalar bitince lavabodaki eşyalarımı almaya geçtim.Açtığım küçük dolapta Barış'ın parfümü vardı.Yan tarafında duran diş fırçamı aldım.Parfümü elime alıp sıktım.Bi anda lavabo erkeksi koyu bir kokuyla dolmuştu.Ciğerime çektiğim kokunun kaynağı olan parfümü yerine koyup çıktım.

Hazırladığım çantamı baş ucuma koyup uyumak için kafamı koydum.Son bir defa kafamı Barış'a çevirdim.Ve çevirdiğim halde uyudum..

Şimdi - Barış Alper Yılmaz

Dakikalardır mesajıma görüldü yemiştim.Belki de atmam hataydı.Telefonu tekrardan elime aldım ve mesajı herkesten sildim.Benle demekki konuşmak istemiyordu ki görüldü atıyordu.Ama haklıydı,üç gündür tanıdığı adam onu sık boğaz ediyordu.

Kendi kendime düşünürken odaya hemşire geldi.Yanında da Berkan vardı.Onlara bakarken Berkan "Yatak ile bütünleşmeyi mi düşünüyorsun oğlum sen"dedi.Haklıydı çok haklıydı.İki gün içerisinde doğru düzgün hareket etmemiştim."Haklısın biraz beraber bahçeye çıksak falan fena olmaz"dedim.Berkan'ın tabiki cevabı geçikmedi."Hemşire hanım beni kapıda yakaladı senin biraz yürümen lazımmış bu görevde tabiki bu yakışıklı kardeşine kalıyor kalk bakayım"dedi.Güldüm.

Hemşirelerin böyle birşey demediğine yemin edebilirdim.Hemşireye dönerek "Öyle bişey dediniz mi?" hemşire gülümsedi."Aslında ben Beyefendi ile karşılaşmadım ama evet yürümeniz gerekiyor"dedi.Berkan ters ters baktı."Hadi yav kalk seni mi bekliycez daha"dedi Berkan sitem içerisinde.

Hemşire kontrolleri yaptıktan sonra odadan çıkmıştık.Asansöre binip hastanenin arkasındaki bahçeye çıkmıştık.Havada Ağustos ılıklığı vardı.Berkan ile bahçeye gelene kadar tek bir kelime bile konuşmamıştık.Acaba Arin'in yokluğunu fark etmiş miydi?

Bal | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin