Uyuyan Güzel

1 0 0
                                    

Alper, krallıktan inip şehrindeki işlerini hallettikten sonra, hızlı adımlarla geri döndü. Kalbinde bir huzursuzluk vardı. Krallığın kapısından geçerken, Ayla ona koşarak yaklaştı. "Dilay vuruldu!" dedi, sesindeki panik Alper'i daha da endişelendirdi. Hızla attan inen Alper, kalp atışlarının hızlandığını hissederek Dilay'ın odasına doğru yöneldi. Kapıyı açtığında, içerideki karanlıkta Dilay'ın uyuduğunu gördü. Yavaşça içeri girdi, ona rahatsızlık vermek istemiyordu. Ancak, kolundaki bandajı görünce, merak ve kaygı bir arada yükseldi. Yavaş yavaş yanına yaklaştı, Dilay'ın huzur içinde uyuduğunu düşündü. "Uyuyan güzel," diye düşündü içinden. Bilinçsizce elleri, Dilay'ın yüzüne doğru gitti; parmakları yanağını okşarken, o an Dilay aniden uyandı. Gözlerini açtığında, karşısında Alper'i görünce şaşkınlıkla irkildi. "Burada ne işin var?" diye sordu, sesi yorgun ama keskin bir tonda.

Alper, "Sana bunu kimin yaptığını sormak için geldim," dedi, yüzündeki endişeyi gizlemeye çalışarak. Dilay, gözlerini devirdi ve "Seni ilgilendirmiyor," diye ima etti. Yatakta doğrulurken, Alper onun elini nazikçe öptü. Dilay, ondan ne kadar nefret etse de, bu şefkatli dokunuşa karşı koyamadı. Uykulu gözlerle Alper'e baktı. Alper, yavaşça onun alnından öptü, ardından yatağa geri yatırdı. Üstünü örterken, "Burada kalmalısın, dinlenmelisin," dedi. Ancak, gitmek için arkasını dönerken, Dilay elini tuttu. "Bunu yapan Aytuğ," dedi, sesi titrek bir şekilde. "Bahçede kıstırdı, kaçmaya çalışırken böyle oldu." Alper'in içindeki öfke kabardı. "Aytuğ mu ? ''diye sordu, sesi yükselerek. Dilay, "Kimse bilmeyecek, lütfen söz ver," dedi, gözlerinde yalvaran bir ifade vardı. Alper, derin bir nefes alarak, "Tamam, söz veriyorum," dedi. Ama içindeki öfke, onu rahat bırakmıyordu. "Ama bunu asla unutmayacağım," diye ekledi, gözleri kararlılıkla parlıyordu. Dilay, Alper'in elini sıkarak, "Tehlikeli bir durum. Bunu kimseye söylemeyeceksin," dedi. Alper, onun gözlerinde bir şeyler gördü; korku, endişe ve belki de biraz güven. "Sana söz veriyorum, kimse bilmeyecek ama bunun bedelini de ödeyecek" diye tekrarladı. Dilay'ın istediği de buydu o küstah varisin biraz haddini bilmesiydi. Dilay Alper'in kolunu hala tuttuğunu fark etti ''Şey...yorgunum biraz ,gitsen iyi olur'' Alper anlayışlı bir şekilde kafasını sallayıp odadan çıktı . Dilay'ın yaralanması nedensizce onu öfkelendirmişti istemsizce daha demin Dilay'ın tuttuğu yeri tuttu ve gülümsemeye başladı

''Her seferinde seni daha çok istemeye başlıyorum , uyuyan güzelim....''

Acımasız TaçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin