Sabah belirtileri kendini gösterdiğinde, Jaeyun gözünü alan güneş ışığıyla uyandı. Gece perdeyi kapatmadan yatmış olmalıydı. Yine de uyumaya devam etmek istediği için arkasını döndü.
Yatakta arkasını döner dönmez karşılaştığı ilk manzara Heeseung'un yüzü olmuştu. Yüzünü bu kadar yakından görmeyeli kaç yıl olmuştu acaba?
Son zamanlarda iyi uyumuyor olmalıydı, gözleri şişmişti. Saçları eskiden kullandığı boyuta göre uzun sayılırdı, yüzüne düşen tutamlar Jaeyun'un incelemesine engel oluyordu.
Onu uyandırmamaya dikkat ederek yüzünü kapatan tutamları aldı. Tüm yüzünü rahatça inceleyebilirdi artık. Heeseung uyanıkken kötü davranmak için çabalasa da uyurken ona karşı tüm özlemini aktarabilirdi.
Uyandığı zaman gördüğü ilk şeyin Heeseung'un yüzü olmasını özlediği gerçeği ona kötü hissettiriyordu.
Yüzünü çok özlemişti. Bunun gerçekliğini hala kendine yediremiyordu. Katıldığı grupta onu terk eden kişiyi görmesi, kendi planıyla onunla aynı odaya düşmesi, şu anda onu izliyor olması...her şey bir rüya gibiydi.
Yorgun olduğu uyuyan halinden bile belliydi, erken uyanmayacaktı belli ki. İzlemek için hala vakti vardı.
"Bu yüzü özlediğime inanmak istemiyorum."
Derin bir nefes verdi.
"Hala seni sevdiğime de."
Yatakta doğruldu. Onu izlemeye devam etmeyi deli gibi istese de yapmamalıydı.
"Keşke işler bizim için bu boyutta olmasaydı. Bu kadar imkansız olmamız kalbim için adil değil. Yıllar önce beni terk ettin ama hala aynı şekilde beni savunmasız bırakabiliyorsun. Bunca yıl geçti, ben hala senden nefret etmeyi bile beceremedim."
Heeseung'un açıkta kalan kollarını da örterek yataktan kalktı. Banyoya doğru ilerledi. Kafasını boşaltmaya ihtiyacı vardı. Her şeyi atlattığını sanarken en başa geri dönüyordu ve bu aklını yitirecek gibi hissetmesine sebep oluyordu.
"Kendime inanamıyorum. Nasıl bu kadar iradesiz olabilirim?"
Sıcak suyu sonuna kadar açtı ve üzerini çıkararak girdi. Sıcak su tenini hafifçe yakmaya başladığında soğuk suyu da açtı ve ılımasını sağladı.
Aklındaki düşüncelerin vücudundaki kirler gibi akıp gitmesini dilerken kalbindekileri ne yapacağını düşünüyordu.
"Beni unutmasını anlayabiliyorum...peki ya o çocukla arasında ne var? Benden daha mı iyi o?"
Tüm vücudunu hızla yıkadı ve suyun altından çıktı.
"Belki de birlikte değillerdir. Neden aptalca düşünüyorum ki? Yakın olabilirler bunda bir şey yok. Her yakın olan sevgili değil sonuçta."
Beline bir havlu sararken kafasının yanında kendisinin küçük bir versiyonu belirdi. Kırmızı boynuzlu ve kuyruklu bir versiyon.
"Ya sevgililerse? Seni çoktan unutmuştur. O herife dön de bir bak. Hangi yakın arkadaş onu bir anda odaya çeker?"
"Doğru..." Jaeyun bu şeytanın düşüncesini duyduktan sonra hissettiği hayal kırıklığıyla omuzlarını düşürdü.
"Kendini kaybetme!" bu sefer de başında beyaz bir halkayla beraber beyaz kanatlı küçük melek versiyonu gelmişti.
"Gruptaki herkes çok yakın. Yakın arkadaşlar arasında özel konuşmalar olabilir. Sevgili olsalardı oraya daha büyük bir istekle giderdi değil mi?"
"Bu da doğru!" tüm moralinin bu cümlelerle yükselmesine gülümsedi.
"E ikimize de doğru diyorsun sen. Sevgili olma ihtimalleri de var yani." kırmızı boynuzlu konuştuğunda, beyaz kanatlı hemen müdahale etmişti.
"Eğer sevgili olsalardı seninle yatmaktan pişmanlık duyardı."
"Haklısın!" Jaeyun elini yumruk yaptı ve yerinde zıpladı. "Hala umut var demektir!"
"Sen giyinmezsen umut falan kalmayacak." beyaz kanatlarıyla oynayan melek Jaeyun'un omzunda ayaklandı.
"Bunda da haklısın..." Jaeyun başını kaşıdı ve eline kıyafetlerini aldı.
"Gidin de giyineyim."
"Biz senin bir parçanız salak." ikisi de aynı anda konuştuğunda Jaeyun güldü.
"Bizim olmadığımızı düşünmen yeterli." dedi omuzundeki melek, elini alnına vururken.
Jaeyun kendi kendine gülerken üzerine kıyafetlerini geçirdi ve nihayet banyodan çıktı.
Odaya girdiğinde Heeseung'un halen uyuyor olduğunu gördü, tahmininden çok daha yorgun olmalıydı. Kendisi çok erken kalktığı için saat hala erkendi ama uyanmasını beklemişti.
Balkonda biraz pratik yapmak için odadan çıktı.
_________________________________________
no more is baaaccckkkkkkk
yazarken cok eglendim😭
kisa oldu biliyorum ama diger ficlere de yazmak lazm.
