Üyeler Jake'i cesaretlendirmeye çalışırken Sunghoon'un gözü Heeseung'un üzerindeydi.
Kelimenin tam anlamıyla dağılmış gözüküyordu. Bu saçlarından dolayı değildi.
Heeseung nihayet gözlerini Jake'in üzerinden alıp diğerlerine bakmaya başladığında fırsatı değerlendirdi ve Heeseung'a odayı işaret etti.
Heeseung başta şaşırsa da önden kalktı ve odaya girdi. Sunghoon da su içmeye gideceğini söyleyip ayaklandı ve Heeseung'un peşinden gitti.
Odaya girip kapıyı kilitledi. Kendisine anlamaz bakışlarını yollayan çocuğa yatağa oturmasını işaret etti.
"Kapıyı neden kilitledin?"
"Senin Jake ile bir alakan mı var?"
"Ne?"
"O geldiği gece ağladın, değil mi? Tüm gece uyumadın."
"Sen...nerden biliyorsun?"
"Niki ile aynı odadaydım, oturma odasına yakın olan odada. Su almak için kalktım, kapıyı açtığımda seni duydum. Ona seni tanıdığını söyledin."
"Biriyle karıştırdım, o yüzden."
"Yalan söylüyorsun Heeseung. Neden o odaya girdikten sonra yere çöktün? Sana verdiği cevap göğsünü yumruklayacak kadar mı yaktı canını? Jake'i nereden tanıyorsun?"
"Jake değil o, Jaeyun. Eski sevgilim."
"Ne?"
"Duydun işte. Jaeyun benim eski sevgilim."
"Sana yaşattığı acılar aklına geldiği için mi üzüldün yani?"
"Hayır. O bana bir şey yapmadı. Asıl benim ona yaşattığım acılar aklıma geldiği için üzüldüm."
"Ne yaptın?"
"Biz liseden beri beraberdik, ayrıldığımız sene stajyerlik için başvuru yapmıştım, bir sürü şirkete teklif götürüp seçmelere girebilmeye çalışıyordum."
Sunghoon Heeseung'un ilk kez bir ilişkisini duyacağı için ne tepki vereceğini bilemiyordu, üstelik birazdan konuşacakları kişi şu anda oturma odasında arkadaşlarıyla oturuyorken.
Heeseung'un yanına oturdu ve onu dinlemeye başladı.
"Küçük ama disiplinli bir şirket yeteneğimi göstermemi istedi. O zamanlar istemsizce Jaeyun'a vakit ayıramaz oldum, o bundan bir kez bile şikayetçi olmadı."
Heeseung titreyen ellerini birleştirdi ve sakinleşmeye çalıştı.
"Ben seçmeleri geçip stajyerliğe hak kazandım, bu habere de en çok o sevindi. Sonrasında bizi bir şirket çalışanı gördü. Bu olay bizi eğitenden yöneticiye kadar gitti. Bana iki seçenek sunuldu, ya hayallerimden ya da sevdiğimden vazgeçecektim."
Sunghoon nefes bile almadan onu dinliyordu.
"Sunghoon, ben gerçekten Jaeyun'u seçmek istemedim. Onu bırakmak istemedim. Bunu yapmaya mecbur bırakıldım."
"Nasıl?"
"İlişkimiz aileme gitti."
_________________________________________
ah zavalli jaeyunjm
