EDA MARTEN
Cenazede uğradığımız saldırının üstünden bir hafta geçmiş ve ben Haziran ayının sıcaklığını şimdiden isyanlarla karşılıyordum.Oldum olası yazdan nefret ederdim zaten.Ben hakiki bir oğlak burcu, tam bir Ocak ayı kadını ve tamamen kış insanıydım.Bu nasıl sıcak canım?! Hayır yani Haziran böyleyse,Temmuz Ağuatos hak getire yani!
Böyle bunalmam birazda karnımdaki miniğim yüzünden olabilirdi tabi.Bu aralar mide bulantılarımda fazlaca artmıştı,iştahımda açıktı.E tabi bu da babamın gözünden kaçmamıştı.Cenazeden sonra babamla uzun bir konuşma yaşamıştık.Çağatay'ın gidip onunla konuştuğunu öğrendiğimde küçük çaplı bir şok geçirip bir buçuk aylık olan bebeğimi oracıkta doğuracaktım neredeyse.
Babamın düşüncemin aksine oldukca doğal karşılamış,bir de bana ona da bunu söyledim,seni üzerse eceli olurum ama sen de o çocuğu üzmeyeceksin demez mi? Dedi.Babam resmen ayak üstü beni Çağatay'a verdi gittim yani.Haziran sonu Nazlı'lardan sonra bizimde düğün hazırlıklarına başlanacaktı.Tabi bir kaç gün sonrada küçük bir isteme ve nişan yapacaktık bizim havuz başında,arka bahçede.Karnımda dışarıdan asla belli olmasa da benim farkında olduğum minicik bir çıkıntı vardı.
Bazen düşünüyordum hangi akılla,hangi kafayla onu aldırmayı düşünmüştüm ki? O kadar alışmıştım ki varlığına,onu o kadar çok seviyordum ki,bu sevgi bambaşkaydı.Keşke annem burada olsaydı da bana annelik nasıl oluyor anlatsaydı.Annemin bana duyduğu duyguyu şimdi ben de kendi kızıma duyuyordum.Kızım...
Evet,kız.Yani en azından ben öyle hiss ediyordum.Çağatay kız çocuğu hayalleri kuruyordu,bana benzeğen saçlarının, gözlerinin olmasını istiyordu.İkimiz de sağlık olmasını en ön plana koyuyorduk elbette ama eğer... rüyam doğruysa aynı babasının istediği gibi annesinin kopyası bir kız olacaktı.Aynı kızıl saçları,aynı yeşil gözler... Ve umarım rüyam doğru çıkar.
"Eda kızım?"arkamdan seslenen Neriman teyzeye dönüp "efendim?"diye karşılık verdim.
"Telefonunuz çaldı da önemlidir diye"deyip elindeki telefonumu bana uzatdı.Hemen alıp "zahmet olmazsa,çayımı tazeler misin?"dediğimde gülümseyerek fincanımı alıp içeri geçti.Çağırı ve mesajlar tabi ki müstakbel nişanlımdandı.Bak yine aklıma geldi! Bir evlilik teklifini bana çok görmüştü resmen!
Yakışıklımm😎🖤:
Aradım ama açmadın.Evdesin diye
biliyorum.Uyuyorsundur diye fazla çaldırmadım
Mesajları görünce dön bana,özledim
seni😘Bu akşam alacağım seni,yemek yeriz ve...
belki bir sürprizim olmuş olabilirOkuduklarımla gülümserken hemen mesaj bölümünden çıkıp numarayı tuşladım.İkinci çalışta "kızılım," diye açılan telefonla tebessüm etdim ama aynı zamanda gözlerim de dolmuştu.Hormanlarım bir birine girmişti resmen.
"Çağatay,"
"O ses ne? Ağlıyor musun sen?! Ne oldu? Bir şey mi oldu? Canın mı yanıyor? Sancın mı var?! Geleyim mi? Geliyorum!" nefessiz ardı ardına kurduğu her kelimeye cevap vermek için kurbağa gibi ağzımı açıp açıp kapatıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorluklardan Yıldızlara
Genç KurguYeraltı ve ölüm tanrısı Hades,güzeller güzeli Persephone'u gördüğü o ilk an artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktır...