Hazırlık öğrencisi olan Yağmur, dershane çıkışı evine giderken her zaman bindiği otobüse binmeyerek yürümeye karar verir. Arkadaşı ile yürüdüğü yolda cebinden düşen izmir ulaşım kartından habersizdir.
♦
0534*******: hayır merak ediyorum
0534******...
Derslerimin yoğunluğundan dolayı artık bu aralıkta bölümler yayınlanacak🥺 Arada ufak değişiklikler olup bölümler gelebilir🩷
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 🥺 🫶🏻
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İyi okumalar ✨
"Yağmur dördüncü masaya bak kızım!" Babamın sesiyle kafe, restorantlarda kullanılan cihazı alıp dördüncü masaya ilerledim. Yazı yazmak yerine istenilenleri işaretleyip masa numarasını işaretliyorduk. Yağız'ın söylemesiyle direkt almışlardı. İkizim kedi olalı bir fare tutmuştu. Test çözmekten ağrıyan ellerim, bu cihaz sayesinde günü kurtarıyordu.
"Merhaba, hoşgeldiniz. Nasıl yardımcı olabilirim?" İki erkek arkadaş menüye bakıp bana döndü. "İki türk kahvesi, biri orta şekerli. Bir de iki trileçe alabilir miyiz," istediklerini işaretledim. "Tabii hemen getiriyorum,"
Bugün bir garsonumuz raporlu olduğu için onun yerine çalışmaya gelmiştim ve tek başıma sıkılırım diye Yasmin'i de çağırmıştım. Öğle saatlerinde gelen hanımımız yardım etmek yerine kasada oturuyor, kasiyer kızla konuşuyordu. Ben burada eşek başı gibi çalışırken hanımımız oturuyordu!
Önlüğümün açılan ipini düğümleyip tepsi ile masaya ilerledim. Sessizce tepsiyi boşaltırken esmer olan çocuk konuştu. "Burada yeni mi işe başladınız daha önce görmedim sizi?" Daha öncelerden bilgin olduğum için sustum. Bu tür yavşak tipler de maalesef geliyordu kafemize. "Afiyet olsun," deyip çekilecekken bileğimi tuttu. "bir soru sormuştum?" Yanağımı dişledim. Babam bir keresinde böyle bir duruma şahit olduğu için özellikle uyarmıştı beni. Patron kızı olduğumu söylememi istiyordu. Normalde söylemezdim ama seviyesiz insanlara laf anlatmakla ugraşamazdım.
"Buranın sahibiyim beyefendi. Bir sıkıntı mı vardı?" Elini çekti hemen. "hayır, yok. Garson olduğunuzu görünce..."
"Kendi kafeme hizmet etmek suç mu? Lütfen işinize bakın!" Normalde babam ve amcam tepsiyi belim ve kolum arasına koyunca kızıyordu ama adamlara sinirimden tepsiyi öyle tuttum. "Gerizekalı! Mal! Bir kız görünce ağzınızın suyunu akıtmayı bırakın artık!" Telefonuma gelen bildirimle duraksadım. "Ne var be ne var!?" Gördüğüm bildirim ile gözlerim açıldı.
Toprak: kafedeyim
Toprak: beşinci numaradayım
Toprak: o piç seni rahatsız mı etti
Toprak: rahatsız etti tabii yoksa bu kadar saydırmazsın sen
Direkt beşinci masaya baktım. Toprak, bir esmer ve iki sarışın çocuk ile oturuyorlardı ama Toprak sinirle yanlarındaki masaya bakıyordu. Elinde telefon ile bacağını sallıyordu.
