- " Saying; Chuuya Nakahara "

Bölüm On yedi: Bir Plan, Bin sonuç

17|Bir plan, bin sonuç
∞

Kakahalarla gülüyordum.

Evet, bu harika bir fikirdi.

Sevinmeli miyim?

Evet, yapmalısın.

Beni ne kadar büyük bir dertten kurtardın Chuuya? Haha! Farkında bile olmadan kendini tilkiye sundun!

Kapa çeneni.

Yalan yok, plan iyi. Hatta beni uğraşmaktan kurtardı.

Ancak gerçekten sonucun bu olacağına inanmanı ne sağladı?

Çoktan bir şeyler yaptım ve onları değiştiremem.

Kadere lanet oku, Chuuya, çünkü soyut bir beden beni durdurmaz. Ah- Ama Arahabaki fikri için sağol. Bu gece onunla anlaşmayı deneyeceğim -Yapacağım.

Kutsal olan her şey, sanırım bu gerçekten harika.

Beni sevindirdin.

İki saniyede nasıl değiştin amk?

Hehe.

Neyse, son kez üstünden geçeyim;

Önemli şahsiyetleri dost hale getir.
Düşman edinme.
Tarafsız ol.
Güvenlerini kazan.
Kendine bağla ve bırak.
Kırık bir dalı sar ve kopar...

Yani onları, istediğimi elde edene dek kullanacağım.

Kitabı.

İçinde yazılan her şeyi gerçekleştiren bir eser... Ah, ne heyecan verirci.

Eh, seçenekler belli; Kazan ya da katlet.

Hm?? Chuuya, bir şey mi ima ediyorsun? Tanrım, gizli iletiler hiç benlik değil~ Öhm. Neyse. Bana verdiğin fikre uyuyorum, gurur duy.

Az sonra arahabaki ile konuşacağım.

.

.

.

Gece, 23:59

Gözlerimi karanlık kızılın mahkûm olduğu, korkutucu bir odada açmıştım.
Hareket edemiyordum. Konuşamıyordum.

Sadece duruyor, bekliyordum.

Arahabaki uzakta, yalnız büyük bir göz şeklinde beni izliyordu. Ne olduğumu anlamamıştı.

Sonra ensemde bir acı hissettim. Hoş, o eğlence olsun diye vururlar ya enseye, öyle bir acıydı.

Sonunda kafamı çevirmiştim. Enseme vuran kişi, Chuuya, kendi bedenindeydi ve ben...

Ah.

Öldüğüm zamanki gibi.

Siyah, paramparça bir ruh.

Chuuya böyle görüyor olmalı.

-"Rüya görmemek büyük lütuf, Chuuya. "

Chuuya-"... Sonunda yüz yüze konuşabildik. "

Yanıma oturdu.

Chuuya-" Selam, hain. "

-" Her gün kafamdasın zaten, ne bu ilk izlenim havaları? "

Chuuya-" Seni göremiyordum, kafandayken yani. "

-" He? Anlatsana. "

Gözlerim hafif açılmış, yüzüm masum bir çocuğun merakını ifade ediyordu. Ah, ne sık kullanıyordum bu maskeyi.

Chuuya iç çekti.

Chuuya-" Dram falan yapmıyorum, kafanda olduğum sürede sadece tartıştık. Şimdi beni dinle. Bunu yapmak için buradasın. "

-" Amanın, Chuuya, yoksa Arahabaki bahanesiyle benimle görüşmek için rüya mı ayarladın? Vay canına. Özel hissettim bir an. Koskoca Chuuya Nahakara, bendeniz için-"

Chuuya-" Kapa çeneni. "

-" Kırıcısın~"

Chuuya-"... "

Chuuya-" Seni ilk gördüğümde, ruhun daha koyuydu. Paramparçaydı ve- Onun Şeytan olduğuna yemin edebilirdim. Güzel, karanlık bir ruh... Şeytan. "

Chuuya bana yandan bir bakış attı.

Chuuya-" Nereden geldin, neyin nesisin anlamıyorum. O gözlüklü de anlamamıştı."

Gözlüklü? Ranpo.

Chuuya-" Ama nedenini merak etmedin mi? Kaç kere, öldükten sonra zaten bildiğin bir evrene reenkarne olabilirsin? Yapsan bile, nasıl benim bedenimi alabilirsin? Bundan sonrasında beni iyi dinle,"

Nefes aldı.

Chuuya-" Bu konu üzerinde çok düşündüm. Ve tek ihtimal şu; Bunlar birinin planı... İntihar etmek istemedim. Zorlandım. Hayır, hayır. Bana bunu yaptıran bir kişi vardı. Kim bilmiyorum, ama aynı kişi seni buraya getirdi. Bir ruh gitti diğeri geldi. Asya, buraya rastgele değil büyük bir planın parçası olmak için geldin. Ben, kitaba yazılanlar yüzünden öldüm; Ve sen kitaba yazılanlar yüzünden geldin..."

Chuuya-" Biri, beni öldürmek ve yerime muhtemelen kontrol edebileceği birini getirmek istemiş olabilir. Belki de farklı bir şey, bilmiyorum, lanet olsun ki anlamıyorum. "

Onu dinledim.
Şaşkın şekilde, nefessiz kalarak.

Neden hiç düşünmemiştim?
Beni buraya getiren kitaptı.
Chuuya’nın bedenini almamı sağlayan kitaptı.

Ama yazar kimdi? Neden, farklı bir evrenden birini getirmek için bu denli zahmete girmişti?

Arahabaki bana yaklaştı.

Şeytan olduğuma inanmıştı.

Gözün yarısı gülümsemeye döndü. Korkunç bir görüntüydü.

Ona dokunmayı deneyecektim, geri çekildi.

Chuuya -" Arahabaki için sen, bu dünyadan olmayan, belirsiz bir varlıksın. "

-" Bu şekilde anladın. Arahabaki bir kez bile bana tepki vermediğinde, yeteneğinle senin yapabileceğin ötesine gidince, bir tuhaflık olduğunu anladın. "

Ayağa kalktım.

O lanet yazarı bulacaktım.

Beni buraya getirme sebebini öğrenecek, kitabı ondan alacaktım.

-" Şu planı güncelleyelim, Chuuya."

^^