Olaya müdahale edecek miyim yoksa hiç duymamış gibi davranıp hayatıma devam mı edeceğim? Bu sorulara daha sonra karar vermeye karar verdim. Girdiğim yerden yavaşça çıktım ve kendimi dönen tekerlekli sandalyelerden birine attım. Kendimi atınca sandalye geriye doğru ilerledi ve başka bir sandalyeye çarptı o da başka bir sandalyeye çarptı. Sandalyeler domino etkisiyle birbirlerine çarparken endişeli bir ifadeyle yüzümü buruşturarak bitmesini bekledim. Çünkü yaptığım şeyi anında düzeltmeye kalktığımda ters tepiyor ve daha kötü bir hal alıyordu. 5 sandalyeye daha çarpıp durunca ellerimi yüzüme kapattım. Gözümde birden internette dolanan "keep calm and love Dylan O'brien!" yazısı geldi. Şuan sadece keep calm kısmına odaklanıyordum. Sakin ol. Sonra birden aklıma şu reklam geldi.
"Şşşt şşşt sakin ol sinirlerine hakim ol!" kafamı iki yana salladım. Saçma ve fazla düşünüyordum. Sandalyeleri düzeltmeden ayaklarımı sürüyerek bilgisayar odasından çıktım. Önce bunun kim olduğunu bulmam gerekiyordu. Korkudan bakamamıştım ama bizim okuldan olmadığı kesindi. Çünkü bizim okuldaki tüm erkekleri tanıyordum ve hiçbirinin sesi böyle değildi. Duyduğum sesi kafamda tartmaya başladım. Bu bir ergen sesi değildi. Yetişkin bir bireyi andırıyordu. 25-30 yaşında gibi canlandı kafamda. Sonra aklımda yeni bir soru belirdi. O yaşta birinin bizim okulda ne işi var? Sesi liseli taklidi yapamayacak kadar olgun geliyordu. Diğer ihtimalleri düşünmeye başladım. Birinin velisi olabilir. Öğretmen olarak burada olabilir. Belki alakasız biridir. Ya da belkide öğretmenlerimin peşinde olabilir. Fikirlerimi tartmaya başladım. Veli fikri kafama yattı. Öğretmen olarak burada olması ihtimali ise oldukça zayıf çünkü yeni bir öğretmen gelmiş olsa en erken ben duyardım. Alakasız biri olma ihtimali de güçlü bir ihtimal. Öğretmenlerimin peşinde olması ise... İşte o sıfır. Hepsi zaten yaşlıydı. Emeklilik hayali kuran insanlardı. Onlardan istese istese ne isteyebilir ki? Dolgu dişleri? En fazla altın kalıplarıdır. Merdivenleri çıkarken biri kolumdan tutup bemi durdurdu. Biri beni durdurdu? Kafamı kaldırıp baktım. Barış'tan başkası değildi. Tabi ki de öyle. Arkadaşım yok ki benim. Suratına öylece bakmaya devam ettim.
"neyin var senin? Hayalet görmüş gibisin." hayalet görmedim ama insanları hayalet yapacak biriyle aynı odada 7 dakika geçirdim. Katil demenin en masum yol gibi. Hayaletci.
"ha? Yoo. İyiyim ben. Bir şey yok."
"bayılacak gibisin aynı. Yine yemek yemedin değil mi?" kafamı hafifçe onaylama manasında salladım. Şuan nasıl göründüğüme dair bir fikrim yoktu ama Barış oldukça endişeli görünüyordu. Midem alt üst olmuştu. Mantıklı kalmaya çalışıyordum ama içimden çığlık atıp kaçma isteği yükseliyordu. Cesetler demişti. Ceset. Katil. Düşüncelerimin bana fazla geldiğini hissettim. Başımın dönmesi, kanımın vücudumdan çekildiğini sanki karanlığa düşüyormuşum hissi, hepsi üzerime geldi ve bir yere tutunma ihtiyacı hissettim. Tutundum da. Barış'ın adımı seslenişi kulaklarımda bir uğuldama olarak kaldı. Gözlerimi anlık kapattım ve havalandığımı hissettim. Bu Barış'tı. Beni büyük ihtimalle kucağına almıştı. Çünkü iki yıl öncesinde aldığım parfümü sıkmıştı. O parfümü hala bitirmemesine şaşırdım. Bir yandan da kullandığı için sevindim. Beni sert bir şeyin üzerine yatırdı. Düşüncelerimi geri almaya başlıyordum sanki. Beynim duruluyordu ve o zaman sanki beyaz bir odaya o düşünce bomba gibi düştü. Kodda neyin eksik olduğunu bulmuştum. 0 ve 1 kuralından bağımsız düşünmüştüm. Her taş yerine oturuyordu. Sonra kodu buldum. Gözlerimi açıp yerimde hızlıca doğruldum. Aklıma gelen kodu dışımdan söyledim ve sonra sınıfta yalnız olmadığımı fark ettim. Herkes bana bakıyordu. Gözlerim Barış'ın endişeli gözleriyle buluştu ve birkaç saniye boyuncada bakmaya devam etti. Sonra hafifçe gülümsedim. Bunu neden yaptığıma dair bir fikrim yoktu ve bunu yaptığım için deli gibi göründüğüme de eminim. Barış elini başıma koydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜK AJAN BÜYÜK OLAY
Roman pour AdolescentsÖlümüne sakar bir ergen. Hayır gerçekten öyle. Neden mi? Çünkü onun yaptığı ufak bir sakarlık ölümcül bir anlaşmaya yol açıyor. Sadece sakar, zeki, sessiz ve bilgisayarlar dışında kimseyle iletişimi olmayan kızımız daha fazlası olmaya zorlanacak. ...