YAZ RÜYASI

⭐️Ne Kadar Da Nefes Kesici Bir Erkek⭐️

*Medyada bölümden bir kısım var.
*Şarkı da Rüyaların Özel Şarkısı. Doruk'un telefonu çalmaya başladığından itibaren açıp o ortamı hayal edebilirsiniz askdkd Klipte biraz kızlar bokunu çıkarmış ama olsun aksjhdhs. Neden sürekli random atıyorum lan ben asdjfhjhf

Tamam siz okuyun en iyisi.

Kısa bir yürüyüşten sonra okul grubunu düzlük bir alanda otururken yakalamıştık dün. Yavaşça bir yere oturduğumuzda bizim geride kaldığımızı da kimse fark etmiş gibi görünmüyordu. Herkes kendi grubuyla bir köşeye çekilmiş dinleniyordu. Orada yarım saat kadar daha oturduktan sonra otele döndüğümüzde ise Arda bizim odaya, Ece de Doruk'ların odasına olmak üzere küçük bir kişi değişikliğiyle ayrılmıştık birbirimizden. Zaten o andan sonra da akşam olana kadar birlikteydik Arda'yla.

Gittiğimizde bir süre öylece yatağa uzanıp tavanı izlemiştik. Onunlayken sessizlik de garip bir şekilde güzel duyuluyordu kulağıma, hiçbir şey yapmamak bile sıkılmamı sağlamıyordu hatta. Kokusunu hissedebileceğim kadar yakın da olsak ben konuşmaya başlayana kadar dönüp bana sarılmamıştı. Sadece o da aynı benim gibi dinlenmiş, dinginleşmişti. Sonra ben sorular sordum yine onu sıkmamaya özen göstererek, işine gelmeyenleri geçiştirdi. Geçiştirmediği kısımda da sıkıntılarının temel sebebinin Doruk'un da söylediği ve hepimizin de kolayca tahmin edebileceği gibi babası ve onun yaptıklarıyla alakalı olduğunu öğrendim. Tabii ne olduğunu neler yaşadığını anlatmadı yine.

Ne kadar anlatmak istemese de önünde sonunda benim bunları öğrenemem gerekecek. Sabırlı bir insan değilim, hiç de olmadım zaten.

Sadece, işler oraya geldiğinde öğrendiğim kişinin o olmasını umuyorum. Aksi takdirde bu durumun pek de güzel sonuçlar doğuracağını düşünmüyorum çünkü.

İşte dediğim gibi biraz da sohbet ettikten sonra elimi kavradı yine iri parmaklarıyla, bakışlarımızın buluşmasına izin verdiğimizde sarıldı usulca. Hiçbir hareketinde ölçülü değildi ama, sıkı sıkı sarıldıktan sonra geri çekilip ne kadar küçük olduğumdan bahsetti hatta. Tamam şimdi düşününce belki de bir iltifattı bu ya da onun sevdiği bir özellikti ama o an yine benimle dalga geçiyor gibi hissettim. Kısılmış gözlerimle bir dirsek geçirdim karnına hemen.

Tamam, yavaş yavaş ilişkimizde değişmekte olan durumlara alışıyordum, zaten eski halimizden de ödün verdiğimiz yoktu ama o hareketlerin bende oluşturduğu etki biraz fazla ağır olunca ben taşıyamıyordum bazen. Elimi tutması bile içimdeki her duyguyu birbirine karıştırıyor, koskoca bir curcuna ortamına sebep oluyordu bende.

Tam da bunlar yüzünden hep özürlü olduğumdan bahsediyorum işte.

Dün günümüzün geri kalanını bu şekilde geçirdik anlayacağınız. Bugün ise hoca dünkü olaydan zevk almış olacak ki çılgına bağlayıp bizimkileri tekrar yürüyüşe çıkardı. Evet kendimi ayrı tutuyorum çünkü, Arda'yla ben bu seferkinden kaytarmıştık. Yine o alanda buluşup yürüyor gibi yapmış sonra da hoca bizi göremeyecek kadar gidince bizimkilere de fark ettirmeden geri dönmüştük.

Daha öğle vakitlerinde olduğumuz için sıcak havanın verdiği yetkiye dayanarak onlar yürüyüşten dönene kadar denize girmeye karar verdik. Arda altındaki şortla girebileceğini söylediği için o deniz kenarında bekleyecek-tabii bir de hocaya haber verecek, ben de üstümü değiştirip gelecektim. Yani böyle anlaşmıştık.

Şu an, ben siyah mayomu ve sahilde giyilmeye müsait bir kısa tulumu üzerime geçirmiş yaklaşık beş dakikadır göz hapsine aldığım Arda'ya doğru yürüyordum. Ama onu kestiğim için yargılamadan önce karşımdaki görüntüyü bir hayal edin lütfen. Üstündeki tişörtten kurtulmuştu. Geniş omuzları ve vücudunun fit duruşuyla arada yan dönerek karın kaslarını bile sergiliyordu herkesin önünde.