Medya, Azra.
Bölümde iki tane geçmişe dönüş kısmı var ve buraları hakim bakış açısıyla yazıya döktüm. Zaten yıldızlarla belirttim nereden sonrası olduğunu. Medyadaki şarkıyı da ister bütün bölüme eşlik etmesi için kullanın ister o ilk yıldızlı kısımda açın, tamamıyla sizin tercihiniz.
Final, iki kısımdan oluşuyor bölüm isminden de anlaşıldığı gibi. Diğer kısmın kurgusu hazır ama daha yazıya geçirmedim hala. En kısa zamanda o da gelecek inşallah.
Bu bölüm yine uzun oldu, sizden de uzun yorumlar bekliyorum karşılık olarak asdjsgdjsk
Neyse, ciddi bir hale bürünelim hemen. İyi okumalar *-*
Taksinin kapısını yavaşça kapatıp önünde bulunduğum hastaneyi süzdüm bir süre. Lacivert pencereleri, koyu gri dış cephesiyle yeni olduğu her halinden belli bina öylece karşımda dururken hareket edemez hale gelmiştim.
Arda'nın gelmememi söylediğini biliyordum ama öylece oturup olacakları bekleyemezdim. Arda'yı o kadar acıyla baş başa bırakamazdım. Özellikle de onu o halde gördükten sonra, yapamazdım.
İçimdeki bütün karmaşayı gidermek istercesine derin bir nefes aldım. Biraz olsun o cesareti içimde hissettiğimde ise kendimi hastaneye girerken bulmuştum, beynim komutumu beklememişti sanki.
Alışmış bulunduğum ağır koku etrafımı sararken yutkundum. O görüntü bir türlü aklımdan çıkmıyordu. Yerdeki yoğun kırmızılık, tam ortasında yerde öylece kıvrılmış, kolundaki çizikler, bembeyaz yüzüyle Azra; kafasını onun omzuna gömmüş, kendini sıkmaktan kıpkırmızı olmuş suratıyla Arda...
"Yardımcı olabilir miyim?"
Ne kadar öylece beklemiştim kapının önünde bilmiyordum ama kendime geldiğimde hemen yanı başımda minyon tipli bir kadın belirmişti.
"Ben..."
Sesim derin bir kuyuya düşmüşüm gibi, nefes alamıyormuşum gibi boğuk çıkıyordu.
Boğazımı temizledim. "Bir arkadaşım yarım saat kadar önce buraya getirildi..."
Söyleyeceklerimi toparlayamıyordum, ne söyleyeceğimi bilmiyordum. Ağzımın kuruduğunu hissederken tekrar tekrar canlandı zihnimde o sahne.
Ben yarım saat öncesinin anılarında kaybolup gidecekken kadının kısa parmaklarını omzumda hissettim. "Tamam, ismini söylersen hangi odada olduğunu öğrenebiliriz. Gel..."
Yavaşça kolumdan yönlendirdi beni masasına doğru. Öyle şefkatli davranıyordu ki yüzümün nasıl göründüğünü merak ettim. Bu olaydan önce de ağladığım düşünüldüğünde gerçekten berbat halde olmalıydım.
Bir yandan da hala aklım almıyordu Azra'nın kendine yaptığını. Dışarıdan bakan biri olarak, gerçekten normal davrandığını söyleyebilirdim. Dışarıya acısını vurmamakta fazlasıyla iyi olmalıydı çünkü yanımızdayken en ufak bir hüzün tohumu bile göremezdim onda. Evet, bakışlarının hep donuk olduğunu düşündüğümü hatırlıyordum ama kendine zarar verecek kadar ağır şeyler yaşadığını tahmin dahi edemezdim.
Bakışlarım duvarda sabitlenmişti kadın kimin için geldiğimi tekrar sorana kadar.
"Azra..."
Gözlerim hemşireyi bulunca yutkundum.
"Azra Korkmaz."
Kısa bir süre dikkati bilgisayar ekranında toplandı, bana döndüğünde ise bakışları daha garip bir hal almıştı. Neden getirildiğini de öğrendiğinden şüphelendim o an. İntihar ettiğiyle ilgili bir şey görmüş olabilir miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZ RÜYASI
HumorTelevizyondan da olsa bir kutup ayısı görmüşsünüzdür. Ama bir Yaz Rüyası? *KÜFÜR İÇERİR* -EĞLENCE AMAÇLI YAZILMIŞTIR-