1. Kisim

15.1K 417 45
                                    

Yürüyordum sadece.. Sessizlige esir olmus gibi, firtinamda kaybolmak icin yalvariyordum kendime.. Icimden gelen sesleri bastirmak icin seslice cigliklar atiyordum..
Korkularima esir gibi yasayan bir köle gibi hissediyordum kendimi..
Etrafa bakindigimda mutlu gördügüm insanlara özeniyor ve kiskaniyordum sanki..
Kendimi göremeyecek kadar bulanikti gözlerim. Sanki bir nefret ile cogalmis bir bomba gibiydim.
Ben bu gezegende hangi görev ile yaratilmisim bilmiyordum.
Boguluyordum artik bu bilmezin icinde..

Yürüdükce sanki ayaklarim beni bir yere götürüyordu. Yine oraya. O camiiye.. Sanki mucizeler ile yapilmis o muhtesem camii..
Uzaktan izliyordum.
Bazen öylesine güzel bir koku geliyordu ki burnuma. Hic bir parfüm o koku kadar güzel olamazdi.
Nedense her oraya geldigimde ellerim titriyordu, bedenim ayaklarim herseyim titriyordu burada..
Orayi izledigimde kalbime sanki huzur inerdi ve tüm sykintilarimdan arinirdim..

Burada beni ne etkiliyordu hic anlamazdim. Binlerce camii varken bu camii kadar, hic bir yer icimdeki firtinaya dur demezdi. Firtinam beni sürükler buraya getirirdi.
Bir köseye, kimsenin beni görmeyecegi bir yere oturur kendimi dinlerdim..
Icimdeki Nur'u duyardim. Yani beni... Ismimin anlamini ögrenirdim sanki her gecen gün.. Beni yaratanin nuru gibi ismimdi Nur.
..............

Yine sadece oturmus izliyordum gündüzlerin en güzel gününde. Yine bunalmis ve dile getirmedigim sözlerimi dinliyordum icimde...
Biraz göz yaslarim akardi, sanki yürekten gelircesine kavuruyordu beni..
Saclarim rüzgardan savruluyordu.. Dizlerimdeki etegim bazen rüzgardan havalirken onu tutuyordum..
Oysa karsimda gördügüm su camiiye nice bayanlar baslarinda bir örtü ve uzun etekleri ile giriyorlardi.
Benim yüzümde makyaj varken onlarin yüzünde dogallik vardi. Benim adim nur ken onlarin yüzlerinde bir nur vardi... Bu gördüklerime bir anlam veremiyordum. Düsüncelerimle boguluyordum. Derin bir nefes alip gözlerimi kapatip kollarimi actim.
Icimdeki sesi dile getirdim.
"Neden huzur veren limanim benim burasi!!" Diye haykirdim.
Gözlerimden akan yas bacaklarima düstügünde bir serinlik hissettim. Titretti beni..
Sonrasinda bir varligin arkamda oldugunu hissettim. Insanlara olmayan güvencimden korku ile basbasaydim.
Aniden arkama döndüm ve karsimda bir oglan vardi.. Basi yere egilmis. Gözleri yerlerdeki taslari izliyordu. Elleri birbirine kitlenmis belinin altinda tutuyordu. Saclarini gizleyen bir takke vardi basinda. Sanki hic görmemisim gibi anlam veremiyordum ona.. Cok uzak cok yabanci gibiydi..

"Kimsiniz, ne istiyorsunuz benden! Neden burda duruyorsunuz?! " diye titrek ve ürkek sesimle güclü durmaya calistim..
"Selamun aleykum.. Burada ne yapiyorsunuz, neden bu tepeye cikmis bir cilgin gibi asagyi seyrediyorsunuz? "
Diye o erkeksi sesini dillendirdi. Sesinde biraz sefkat biraz güven kokluyordum.
"Bundan size ne? Size mi sorucaktim nerede durabilirim diye!" Terslemeye kalkistim. Tanimiyordum onu. Ama bu camiiyi her izledigimde görüyordum onu. Elinde hep yesil bir kitap bahcede oturup okuyordu. Kenarlari altin renginde olan bir kitapti sanki.
"Eger intihar edicekseniz, burada yapmayin.. Camiimize bugün cok saygin insanlar gelicek. Onlari güzel agirlamak istiyoruz. Böyle bir durum ile karsi karsiya getirmezseniz bizi memnun olurum" demisti.
Bir an cok agir bir tokat gibi hissettim bunu yüzümde. Öylesine degersiz öylesine bos gibi gördüm kendimi.
Sanki varligim cok mus gibiydi bu insanlara.. O an bunu duymak yerine gercekten ölmeyi tercih edicek bir karar almistim kendimce..
"Bana bunu yapma demek yerine baska yerde intihar etmemi mi teklif ediyorsunuz" diye üstüne gittim. Elimden gelse onu oracikta parcalamak isterdim. Icimdeki ates gözlerimden püskürüyordu..
"Hayir tabikide, ama böyle bir fikriniz varsa sizi durduramam. Sonucta mahserde siz bunun hesabini vericeksiniz.
Camiiye bile giremediginiz belli. Sonucta kiyafetleriniz ve kültürünüz buraya cok yabanci gibi görünüyor.
Ama olurda camiiyi izlemek yerine, onu yasamak istersen kendine ceki düzen verip gelebilirsin. Rabbim seni agirlayacaktir ..." Diyip oradan ayrildi.
Sanki intihar etmsite ölmeyi beceremedim diye bana kizmis gibi bir duyguya girdim. Öylesine igrenc hissettim ki kendimi. Aglayisimi sessizlige bogmak istemedim. Seslerimi tüm dünya duysun istedim... Gözlerim gittikce agirlasmaya basladi. Uyku istedi o zayif bedenim.. Halsiz bir sekilde arabama bindim ve sürmeye basladim. Eve ne kadar da gitmek istemesemde gidicek baska kapim yoktu.
Iceriye yorgun bedenimle girdigimde annemin o lüks oturma odasinda manikürcüleri nasil azarladigini duyabiliyordum. Saclarini fönlettirdigi kuaförü azarlarken kirici sözleri beni bile incitiyordu. Benim annem olmasindan bazen utaniyor bazen ise gurur duyuyordum. Babam ile bana sundugu hayati belki her insan sahib olamiyordu. Ama sunduklari bu hayatta kendimi bulamiyordum artik. Sanki bunaliyordum..
Bir yandan babam hizmetcisine kahvesi köpüksüz oldu diye bagiriyordu.
Beni fark ettiginde "hosgeldin Nur. Ne yaptin kizim bugün? " diye konustu.
aslinda hic cevap vericek halim yoktu. Ama kendimi zorlamistim. "Dolastim biraz baba.." Diye cevap verirken icimdeki feryad sanki yükseldi.
"Kizim yine o camiiye gitmedin dimi! Cok fazla olmaya basladin sen. Birazda ali ile vakit gecirsen? Onunla evleniceksin bunu biliyorsun! Babasi ile islerimiz ortaklasicak. Ve sizde bunlarim basina geciceksiniz. Kendini buna göre ayarla! Bu simarikliklarin cok fazla olmaya basladi! " bu sözleri söylediginde nefretim gittikce yükseldi. Ali benim sevgilimdi. Babasi da babamla cok iyi dost ve is ortagi olmak istiyorlardi. Bizi evlendirip aslinda kendi islerine harcamak istiyorlardi...
Hic sesimi cikarmadan odama gittim. Yatagima uzandim ve telefonumda bakiniyordum. Kitap okumayi cok severdim. Romanlar benim hayatimdi sanki..
Yine bir roman kitabi almak icin bakinirken bir kitaba rasladim. "Gercek ask Allah". Bu kitap öylesine ilgimi cekti ki. Allah diyordu. Bu evde bunun söz konusu bile olmazken ilk kez bu kitap benim kalbimi titretmisti.
Hic düsünmeden o kitabi siparis verip uyumak istedim.
Gözlerimi kapattim ve hic zorlanmadan cok beklemeden bir uykuya daldim..
........

Rüya görüyor olmaliydim. Kendimi bir örtünün icinde buldum. Basimdan omuzlarima kadar kapatmis bir örtüydü. Yüzüm görünüyordu sadece. Üzerimde o mini etek degilde uzun bir etek vardi. Dar kiyafetler yerine bol bedenimi göstermeyen bir kiyafetti..
Ve yanimda bana tebessüm eden o genc oglan.. "Camiiye simdi girip huzuru hisset" demisti.

Gönlüm Sana EmanetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin