13. Kisim

3K 230 26
                                    

Ameliyat esnasinda büsranin durumu aniden kötüye gitmeye basladi. Ne oluyordu anlamiyordum. Ameliyat o kadar iyi gecerken büsra yasamak icin savasmiyordu sanki. Korkuyordum. Böyle olmamaliydi cünkü.

Hemsireler gözüme bakiyordu ne yapmalari gerektigini bilmiyormus gibi.
Gözlerimi yumdum ve "medet ya rabbi " diyerek hemen herseyi kontrol altina almaya calisiyordum.
Uzun bir cabadan sonra hersey düzelmeye basliyordu..
Gözlerimden yaslar akiyordu. Durduramiyordum kendimi. Cok korktum..

..............

Ameliyat bitmisti. Ve ben cikiyordum artik. Büsrayi yogun bakimina aldiktan sonra bende dinlenmek icin odama gittim...
Neden bilmiyorum ama icim cok huzursuzdu. .
Kendimi rahatlatmaya calisiyordum. Abdest alip seccademi serdim. Sükür namazi kilmak istiyordum..

Kildiktan sonra üzerimi degistirip eve gitmek icin hazirlaniyordum.
Odadan cikarken büsranin ailesini ziyaret etsemmi etmesem mi bilmiyordum. Imamin dediklerini düsününce bunu yapmak icimden gelmiyordu. Neden bilmiyorum ama herdefasinda imam beni kiricak birseyler yapiyordu. Sebebini anlamiyordum. Sanki ben ona birsey mi yaptim?
Ve bu yüzden yanlarina gitmedim. Tam cikis kapisina varmis ken, imami, yanindaki esi olan muhtemelen o kizi ve annesini gördüm. Onlarda beni.

Basimi yere egdim ve yanlarindan gecerken büsranin annesi kolumdan tuttu ve beni durdurdu.
"Âllah razı olsun senden" dedi bana. Utandim. Ben yanlarina bile gitmezken o bana böyle birsey dedi..
"Ben sadece görevimi yaptim, bir vesileyim. İnşaAllah daha iyi olcak. Allaha emanet olun " dedim ve yoluma devam etmek istedim. Gözlerim doldu cünkü. Sanki kalbim feryad etti. Imamin bana bu kadsr yakin oldugunu bilmek bana iyi gelmedi. Ayri sehirlerde oldugumuzu düsünmek daha iyidi benim icin. Hic degilse göz görmüyordu ve kalbimi acitmiyordu..
Hem ben kimimki onu sevicem. Onun seviyesine asla gelemicem. Beni neden sevsin..

Bir adim daha atarken o kiz da bana " Âllah razı olsun " dedi. Tebessüm edip oradan ayrildum. Binevi kactim da diye bilirim..

Eve varidgimda hemen üzerime rahat birseyler giginip kendime yemek hazirladim. Tek basima oldugum bu evde yemek yemekte pek tat ve zevk vermiyordu. Iki lokma anca yedikten sonra masayi da toparlayip yatagima biraz uzandim..

..........

Göz kapaklarimi acmakts zorlaniyordum. Yprgunluk gözlerime vurmus. Agir bir bas agrisi var ve cok gücsüzdüm. Gözümü acmakts cabalarken havanin kararmis oldugunu görüyordum. Telefonuma baktim ve gördüm ki 3 cevapsiz arama. Annemden.

Onu bugün cok özledim. Yanlizligimin verdigi birsey di sanirim. Anne sefkati.
Hemen aradim. Sesini duydugumda sadece huzur hissettim kendimde.
"Nur kizim?"
"Efendim anne"
"Cok özledim seni kizim, islerinden vakit bulsanda gelsen artik. Biraz hasret giderelim" derken agliyordu..
"annem, bitsnem bende sizleri cok özledim. Ama gelemem anne. Burada is tempom cok yogun."
"O zaman biz gelelim baban da seni cok özledi"
"Anne kapatmam lazim hastaneden ariyorlar" diyip hemen kapattim. Cünkü yoksa hickirarak aglicaktim ve onlar bu defa beni dinlemez gelirlerdi. Ama buna henüz hazir degilim. Tesettürüme yeni alismisken birde ailemle bu sorunu yasamak istemiyorum.

Tabi hastaneden ariyorlar derken yalan degildi gercekten ariyorlardi. Telefonu actigimda bir hemsireydi.
"Buyur esra"
"Nur hanim, büsra nin nabzi düsüyor kontrol altina alamiyoruz. Gelseniz iyi olcak"
"Hemen geliyorum! sakin basindan ayrilmayin! Sakin!"

Hemen bir telas ile hazirlandim ve yola ciktim.
Cok endiseliydim. Ona birsey olmasini istemiyordum. Kosarak gittim desem yeridir. Cünkü öyle hizliydim ki kendimi durduramadim. 15 dk sonra hastaneye geldigimde hemen büsaranin odasina girdim. Ailesi yanindaydi. Tabi imamda. Ve onlara baktigimda korku ve endise görüyordum. Hemen cikmalari gerekiyordu ama yoksa isim daha da zor olucakti.
"Odayi hemen bosaltin lütfen!"
Herkes saskin bir sekilde bana bakiyordu cünkü sert bir sekilde söylemistim.
"Ben hic biryere cikmiyorum!" Diye ayni sekilde bagirdi bana imam. Bu beni öylesine sinirlendirmisti ki.
"Herkes odayi bosaltsin dedim"
"Ya sen ne bicim doktorsun? Ameliyat tan sonra eve gidip keyfine bakiyorsun! Benim kardesim burda ne halde!"
"Ne diyorsunuz siz böyle, ben de bir kulum ve bende cok yoruldum. Herswy öyle sandiginiz kadar kolay degil!"
"Sen doktorum diye övünürken o burda aci cekiyor!"
"Eger isimi bana ögreticekseniz buyrun siz müdahale edin! Eminim cok bilginiz vardir Imam bey! "
Ve bu hic iyi olmadi " imam bey" dedim. Herkes saskin bir sekilde bana bakti. Bir an öyle azimdan cikmisti oysaki.
"ben baska doktor istiyorum, sen bakma kardesime! "
"Beyfendi. Nur hanim bu hastanede en iyi doktorlardan birtanesi. Lütfen müsade edin de artik kardesinize müdahale edelim" dedi bir hemsire.
"Cikarmisiniz artik " diye söylendim. Cünkü artik yeterdi. Her defasinda beni asagliyordu. Her defasinda beni kirma cabasindaydi. Ben ona ne yaptim!!

Herkes odadan ciktiktan sonra büsranin durumu ile ilgilendim. Ve cok sükür ki durumu toparladim.

Odanin kapisina vardim ve acmaya cekindim. Acmak onu görmek istemedim. Cünkü artik beni cok incitmisti. O igneyeleyici bakislarini görmek istemiyordum. Ama mecbrdum. Kapiyi actim ve basimi kaldirmadan odadan ciktim. Herkes basima gelip büsranin durumunu sordu.
"Iyi olcak İnşaAllah, simdi biraz odada yanliz kalip dinlense iyi olur"
"Âllah razı olsun kizim senden, ben demin olanlar icin senden ö.. " demek isterken annesi onun lafini böldüm. Cünkü özürü o degil imam dilemesi gerekiyordu ama ondan böyle birsey beklemek imkansizin üstü birsey.
"Ben gideyim artik" dedim ve oradan ayrildim.

Üzerime doktor kiyafetlerimi gigindikten sonra asag yemek bölümüne gittim ve kendime bir kahve aldim. Basim öyle cok agriyordu ki.
Düsüncelerime dalmistim yine.
Su gönül kirikligina da varmi dir bir derman ? Nedir bu gönül diye nitelendirdigimiz sözcük? Aci mi yoksa mutluluk mu?
Belkide imkansizliktir. Olmayacak bir hayale kapilmak, veyahut bir bencillik mi?
Nedir bu hissettigimiz sey. Nasil asilanir yürege? Secemez mi insan almak istediklerini kalbine? Ben secemedim ve yandim. Yüregimle yandim. Kalbim yanarak. Bir alev sariyor sanki.. Kafes gibi geliyor bazen hissettiklerim. Kilidi olmayan hapis gibi. Sanki hic bir zamam rahatliga eremeyecmis gibi...

Sonra birisini hissettim arkamda. Arkama döndügümde cok sasirmistim. Imam...
Korktum bir an.
Ayag kalktim ve "BÜSRAYA BIRSEY MI OLDU?!" Diye panige kapildim. Hemen yanina gidicekken kolumdan tuttu imam.
Iste orada tüm bedenim titredi. Cok kötü olmustum. O yangin dedigim sey baruta dönüsmüstü sanki. Yanan atese atilan odunlar gibi.
Ona baktigimda da kendimde hissettigim saskinligi gördüm. Hemen kolumu birakti ve "Hayır o iyi"
Diyerek basi yerdeydi. Yüzüme bakmiyordu bile. Yine ayni tavir ve kibir demistim kendimce.

"Hmm, o zaman birsey mi dicektiniz?" Diye sordum.
"Sey dicektim ben"
"Ney?"
"Sey iste "
"Anlamiyorum"
" Ben.."
"Siz ne?"
"Ya bir sus! Bir lafimi bölme ya! ÖZÜR DILERIM DICEKTIM" öyle sesli söyledi ki bu cümleyi. Herkes bize bakiyordu. Ben gözlerimi on metre ayrimis bir sekilde bakiyordum. Saskinliktan. Cünkü kesinlikle beklemiyordum.

Tabi kide benim birsey dememi beklemeden imam gitti.
Herkesde bana bakiyordu. Cok utanmistim. Ve kahvemi bile icmeden oradan gittim.

"Benden özür mü diledi? Kim ? Imam mi? Yok canım. Kesin hayal gördüm. Mutlaka. Hayır yani olamaz ki? Olur mu? Ay yok ben kesin kafayi yedim.. Ay imam miydi o simdi? Ayy cok sükür " diye kendi kendime konusarak seviniyordum. Cok mutlu olmustum.. Yüzümde bir tebessüm vardi.

Ama kendimi toplamam lazimdi. Ne oluyordu öyle. Evli barkli bir insan. Hemen bir lavaboya girip elimi yüzümü yikadim.
Kizdim kendime. "Belkide insanlik namina yapmistir. Pisman olmustur ondan özür dilemistir! Ne hemen sacmaliyorsun nur! Adam evli ya! Bir sacmalamayi kes lütfen!" Derken o kiz geldi. Evli oldugunu düsündügüm kiz. Söylediklerimi duymus olmali ve cok utandim. Ne derdim simdi. Nasil aciklardim bu durumu.

Tam o birsey demek isterken hemen bir savunma cabasina gectim "sey yanlis anladiniz. Ben cok özür dilerim. Düsündügünüz gibi degil! Ben.." Derken lafimi böldü.
"Hayır haklisin. Imam sana karsi bir duygu besliyor ama kendine bile itiraf edemiyor, ve bu yüzden sana cok ters davraniyor."

"Ama siz onun esi degilmisiniz. Ne diyorsunuz böyle"

"Esi mi? Yok Hayır. Ben halasiyim" evet cok gencim daha ayni yaslardayiz"

Gönlüm Sana EmanetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin