-"SİKTİR SENİ SİK DÜŞKÜNÜ PİÇ. NE DEMEK ÇOCUĞUN VAR? NE SİKİM DEDİN SEN?"
Menajer elinde ki levye ile evin içinde Chanyeol'u kovalarken uzun olan korkudan koltukların arkasında saklanıyordu. Chanyeol eve gelip ilk başta menajere iyi davranmış ardından pat diye söylemişti. Menajer ise ona bir dakika beklemesini söylemiş arabadan aldığı levye ile Chanyeol'u kovalamaya başlamıştı.
+"Hyung beni d--"
-"KES SESİNİ!"
Menajer saçlarını yolmaya devam ederken levyeyi yere attı ve derin bir nefes aldı ve kendini birden koltuğa bırakıp kafasını arkaya yasladı. Derin nefesler alarak şakaklarını ovuyordu. Sinirliden çok düşünceli ve yorgun gibiydi.
-"Hyung"
Chanyeol bu sefer kesin olarak ciddileşerek koltuğa hyungun yanına oturdu.
-"Hyung....Lütfen birşey de lütfen"
Menajerin sessizlik içinde aldığı derin ve keskin nefesler sessizliğe yarıyor ve ortama şimşek gibi çakıyordu.
-"Hyung.....Lütfen...Vur kır bağır ama sessiz kalma lütfen"
+"Sana defalarca korunmanı söyledim Chanyeol...Becerdiysen bile korunsaydın....Şimdi gelmiş bana 5 yaşında bir çocuğun olduğunu söylüyorsun öyle mi?"
Menajer yan dönerek Chanyeol ile kontak kurdu.
-"Özür dilerim. Sarhoştum ve onunla oldum...Ama pişman değilim hyung...Onu bir görsen küçücük...Biliyor musun kulakları aynı bana çekmiş...Kocaman ve o çok akıllı"
Menajer şok olmuş bir şekilde ona bakıyordu. Bu duygu karmaşasını ondan beklemiyordu ve bu beklenenlerin kesinlikle dışındaydı.
Chanyeol ne zaman bu kadar aile sevgisi ile gülümseyen biri olmuştu ki? Oğlundan bahsederken kesinlikle gözlerinin içi gülüyordu.+"Chanyeol sen ona alışmışsın... Oğlun olduğunu kabullenmişsin"
Menajer artık bitmişlikle omuzlarını indirdi ve gözlerini kapattı. Ne yapmalı ve bu yapacaklarını sevgiye mi üne mi bağlamalıydı?
*
-"Appa bro---yoli yemediğim için mi üzgünsün?"
Min akşamüstü yemek yemediği için appasının üzüldüğünü sanmıştı. Telaffuz edemediği kelime yüzünden appasının biraz da olsa yüzüne renk gelmişti.
+"Hayır bebeğim....Brokoli yemediğin için değil... Hmm appa sadece yorgun"
-"O zaman uyu"
Min Chanyeol'un ona aldığı yunuslarla oynarken söyledi. Acaba Chanyeol ne yapacaktı. Baekhyun merak ediyordu ve meraktan istifade korkuyordu. Sonuçta Chanyeol üne ve paraya doyan biriydi ve yapacakları kesinlikle en ağır bedellerdi.
-"Appa beraber uyumak istiyorum"
Min appasının kucağına tırmanıp oturdu ve kafasını onun göğsüne koyarak yunusun kulakları ile oynamaya başladı.
+"Sana masal okuma mı ister misin?"
Min başını salladığında Baekhyun oğlunun yumuşak saçları arasına hafif bir öpücük kondurarak kalktı ve oğlu kucağında yatağa yürümeye başladı. Min'in usul nefesi çoktan appasının boynuna değerken Baekhyun hüzünle gülümsedi ve bu sefer şakaklarını öperek onu kendi yatağına yatırdı. Min masal okumadan uyuya kalmıştı.
+"Seni paylaşmaya hiç niyetim yok..."
Baekhyun örtüyü kaldırarak altına girdi ve bebeğini kendisine çekerek uyumaya çalıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
That Night
Fanfic*O GECE* HİSSEDİŞ SEVİŞME İLE BAŞLADI Baekhyun, o gece kafa dağıtmaya gittiği barda, dünyaca ünlü futbol takımı olan Black Monster'ın ünlü oyuncusu Park Chanyeol ile birlikte olduğunda hamile kalacağını nereden bilebilirdi ki? * -"Appa o ada...