Baekhyun kahvaltıyı hazırlamadan önce çalan telefonunu cevaplamıştı. Arayan Rei sunbaeydi ve kahvaltıya gelip gelemeyeceğini sormuştu. Aslında Baekhyun kahvaltısına yapana kadar düşünüp ardından Chanyeol'ün evine gidecekti. Ama birkaç saat geç gitse daha iyi olur diye düşünmüştü ve Rei'ye gelebileceğini söylemişti. Şimdi ise masayı hazırlamış Rei'yi bekliyordu.
*
Uzun adam kahvaltıya geldiğinde getirdiği çikolatalardan birini Min'e vermiş ve aldığı sıcak poğaçalarıla birlikte Baekhyun ile kahvaltıya başlamışlardı.
-"Appa.... Sıkıldım. Bahçede oynayabilir miyim?"
Baekhyun öncelikle oğlunun bitmiş tabağına şüphe ile baktıktan sonra kafasını belirsizce salladı. Tabağını tam bitirmesi şaşırtıcıydı ama bitirdiği için ona ödül vermeliydi.
+"Git ama başka bir yere çıkma tamam mı bebeğim? "
Min başını sallayıp sevinçle bahçeye çıkmıştı. Baekhyun ve Rei eski üniveriste anılarını konuştuğu zamana geri döndüklerinde ikiside zamanın nasıl geçtiğini anlamamışlardı. Kampüste olanlardan, gezilerden, Rei'nin yaptığı partide ki rezilliklerden.... Hepsinden....
Muhabbet uzayıp giderken Min birden yanlarında belirdiğinde ikiside dönüp elinde mavi kaplı, bir banka hesap defteri tutan çocuğa baktı.
+"Bebeğim ne oldu?"
-"Ohh....Babam biraz önce geldi ve bunu bana verdi"
Min elindeki defteri ona verdiğinde Baekhyun titreyen elleriyle zorla olsada aldı. Arasından düşen kağıdı Rei yerden alıp Baekhyun'a verdi. Kısa olan içini kemiren korkuyla kağıdı açtı...
'Baekhyun...
Beni istemediğini anlıyorum ve istenmemek, sevdiğin kişi tarafından sevilmemek gerçekten de can yakıcı.... Bu hesap defterine sinirlendiğini biliyorum ama oğlum için yapacağım tek şeyi benden esirgeme. Ona layık bir baba olamadığımı da biliyorum ama ara sıra gelip onu göreceğim... Ben Amerika'ya taşınıyorum. Eğer rahatsız olmazsan hafta sonları onu kameradan da olsa görmek istiyorum... Sinirlenme ve kendinize iyi bakın. Sizi çok seviyorum..."
Baekhyun'un gözyaşları Chanyeol'ün kağıttaki mürekkep dağıtan gözyaşlarına eklendiğinde sinirden bağırmamak için kendini zor tuttu.
+"B-baban bunu sana n-ne zaman verdi?"
-"Ohh biraz önce verdi. Ama appa onunda gözleri ağrıyormuş. Seninkiler gibi olmuştu"
Baekhyun bu sefer hıçkırıkları arasında ağlamasına devam ederken kapının bu sefer gürültüyle açılıp hatta duvara çarpmasını sağlayan kişiye baktı. Baekhyun tanıyordu. Bu Luhan'dı ve nefes nefese sanki bir yere yetişmeye çalışıyor gibi bir hali vardı.
"Herşeyden haberim var. Chanyeol'u seviyorsun değil mi?"
Baekhyun kafasını aşağı yukarı sallayıp kısık sesiyle fısıldadı.
"Onu ç-çok seviyorum"
"NE DURUYORSUN O ZAMAN? Uçağın kalkmasına 15 dakika var. Biliyorum imkansız ama seni oraya yetiştirmeye çalışacağım....Kalk"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
That Night
Fanfictie*O GECE* HİSSEDİŞ SEVİŞME İLE BAŞLADI Baekhyun, o gece kafa dağıtmaya gittiği barda, dünyaca ünlü futbol takımı olan Black Monster'ın ünlü oyuncusu Park Chanyeol ile birlikte olduğunda hamile kalacağını nereden bilebilirdi ki? * -"Appa o ada...