9. Bölüm: AŞK

203 32 95
                                    

Dediğim gibi her hafta Cumartesi yayın yapacağım arkadaşlar. Umarım bölümü beğenirsiniz. Iyi okumalar :)

Multimedya: Ömer - Dila.

***

Gözlerimi açtığımda saate baktım, yatalı 1.5 saat felan olmuştu. Bunun 1 saati uyumaya çalışmaya bile çalışmakla geçse, yani yarım saat anca uyuyabilmiştim. Melül melül etrafıma bakarken İlknur'u sandalyeye oturup, bacaklarını çalışma masasına dayamış şekilde gördüm. Uyandığımı farkedince bana bakıp gülümsedi. ''Kasım'da yaklaştı.'' Dedi pencereden gözüken gökyüzünü işaret ederek. Başımı sallayarak karşılık verdim.

''O ayda doğanlar uzun yaşarmış, bizi gömüp tek başına kalacaksın sanırım. Ölürsem kabrime gelme istemeeeeemm.'' Ciddi bir şey anlatacak sanarken birden arabeske bağladı kız yahu.
Onunda canı sıkkındı ama yine de beni güldürmeye çalışıyordu.

''Kanka seni küçükken havaya 3 kere atıp, 2 kere mi tuttular. Yine ne bu mallık?'' Dümdüz baktım.

''Seni de havaya atıp tavana çarptılar herhalde. Doğum günün var ya kızım, 22 Kasım.''

''Anaaağğ.'' Diye hönkürdüm. Doğum günümü unutacak kadar zeki olduğum için ejderha görmüş gibi şaşırdım tabi.
Ablanız zeki tağam mı? Mal dediğinizi duyuyorum, keserim çükünüzü.

''Yaaa.'' Dedi İlknur başını sallayarak. ''Geçen doğum günün gibi bir parti ister misin kanka? Ahaha.''

''Ulan hatırlatma şunu ya. Valla düşündükçe burnuma soğan kokusu geliyor sanki.'' Memnuniyetsiz şekilde gözlerimi devirdim. Bir sene önceki doğum günümde olanları hatırlamak bunu gerektirirdi çünkü.

Beyninde sadece bir hücreyle yaşamaya çalışan Akın öküzü, bana doğum günü hediyesi olarak, parti için kiraladığımız kafeye döner taktırdı. Bu da yetmeyip, Ceren ırıspısı beni Alp'ten kıskandığı için yanlışlıklaymış gibi ama resmen bilerek pastamı devirmişti. Ben de pasta kesemediğim için üstüne maytap ve mum koyarak döneri kesmiştim. Tamam kabul 2.5 ekmek arası döner yemiştim ama Akın öküzü gibi soğan doldurup milleti kokudan kaçma durumuyla baş başa bırakmamıştım. Her ne kadar yaptığı hayvanlık yüzünden Çaça'dan dayak yese de hediyesi karşısında çok mutlu olmuştum. E etin kilosu kaç para biliyonuz mu siz?

''İstersen bu sefer de sanayi bölgesine gidip eşek etinden yapılmış köftelerden yeriz, ne dersin?'' Gözünü kırpıp güldü.

''Lan o köftelerden resmen eşeğin anırma sesi geliyor be kafir. Çekirdek kola alır mahallenin kekolarıyla parkta kutlarım daha iyi.''

''Tamam, tamam yaparız biz bir şeyler. Önce şu Ömer mevzusu kapansında.'' Gözlerimi açıp İlknur'a üzgün şekilde bakınca sözüne devam etti. ''Yani, kimseye bir şey olmadan halledilsin anlamında diyorum.'' Diye toparladı.

''Umarım.'' Dedim büyük bir nefes verdikten sonra. İlknur çalan telefonunu açtı ve bir kaç saniyelik konuşmadan sonra kapattı. ''Kimmiş?''

''Annem. Bizimkiler akşam yemeğinde sizdelermiş, gece geç geliriz kapıyı kitleyin diyor.''

İlknur'a üzgün köpek bakışı yaptım. ''İlknur'cuk yaa, hazır annenlerde yokken biz de akşama Çaça'yı buraya mı çağırsak? Hem neler olduğunuda öğreniriz.'' Gündüz 'Çakalp' üçlüsünün (Çağatay- Akın- Alp) gelmesine izin vardı ama akşam eve erkek alamıyorduk çünkü ailemizin standartlarına aykırıydı.

''Valla benim içimde hiç rahat değil, yok diyemeyeceğim. Mesaj atayımda ona, gelsin.'' Bir kaç dakika sonra İlknur başını salladı. ''Tamamdır gelecekmiş.''

3D   #WATTYS 2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin