Arkamı dönüp krala baktım.
-Bu heykel...dedim. Babam başıyla onayladı. Alex'le birbirimize baktık. Ardından aşağıya, arka bahçeye, koşarak indik. 3 heykelde tam karşımızda duruyordu. Heykel Cassandra, Alex ve benden oluşuyordu. Üçümüzde gülümseyerek bakıyorduk. Cassandra 18, Alex 7 ve ben 4 yaşındaydım. Cassandra, Alex ve benim elimden tutuyordu.
-Küçüklüğümde hatırladığım gibi, dedim.
-Cassandra bizi gezdirmeye bayılırdı. Gözlerim dolmuştu. Ardından ağlamaya başladım. Alex sağ kolunu omzuma atarak bana sarıldı.
-Bu gerçekten de çok büyük bir hediye, dedim. Arkamızı dönüp krala baktık. Eğilerek selam verdik. Başıyla bizi onayladı.
☆Seçim gününe 2 gün kalmıştı. Aşırı derecede heyecanlıydım. Chelsea ve Gabriella içeri girdi.
-Günaydın leydim, dedi ikside.
-Size de günaydın, dedim parlak bir şekilde gülümseyerek. Bugün röportaj vardı. Röportaj prensler ve benimle yapılacaktı. Son 2 gün kaldığı için prenslerin nasıl hissettiklerini ayrıca benim de seçimimi yapıp yapmadığımı soracaklardı. Hepsi sadece 2 saat sürecekti.
-Bugün saçlarınızı nasıl yapmamızı istersiniz majesteleri? Diye sordu Gabriella.
-Hmmmm...bir düşünelim. Dağınık topuza ne dersiniz? Dedim.
-Siz nasıl isterseniz Leydim, dedi ve işe koyuldu.
Yarım saat içerisinde hazırdım. Öğle yemeğinden sonra röportaj başlayacaktı. Bu nedenle hızlıca yemek yenildi ve röportaja 1 saat kaldı. Prenslerin yanına gittim. Gülümseyerek:
-Prensler, bayan Ashley sormadan ilk ben sorayım. Nasıl hissediyorsunuz? Dedim.
-Fazlasıyla heyecanlıyız, dedi Elliot.
-Peki majesteleri nasıl hissediyor? Dedi Archie.
-Ben de en az sizin kadar heyecanlıyım, diye itirafta bulundum. O sırada kameramanlardan biri dördümüzün resmini çekti.
-Hıhhh, dedim. Flaş sesinden dolayı ürkmüştüm.
Geri sayım başlamıştı. Kral ve kraliçe röportaj boyunca prenslerle benim arkamda oturacaklardı. Yanlarında Alex'te vardı. 3 prensin arasına oturdum. Yayın başlamıştı.
-Seçime 2 gün kaldı ve biz sizlerin nasıl hissettiğinizi merak ediyoruz, dedi Ashley.
-Düşünemeyeceğiniz kadar heyecanlıyız, dedim.
-Elbette ki heyecanlı olmalısınız ancak sizin bu 4 aylık süre zarfında neler yaşadığınızı, hangi prensle ilgili olaylar oldu, hangileriyle çok iyi anlaşıyorsunuz? Halk bunları öğrenmeyi çok istiyor. Gülümseyerek söze başladım.
-Seçimin ilk günü 50 prens geldiği zaman hiç birinin yüzüne bakamamıştım. Ashley gulumseyerek:
-Peki bunun özel bir nedeni var mıydı majesteleri?
-Ahhhh, itiraf etmeliyim ki bu sarayda 18 yaşıma kadar majesteleri kral ve albay Christopher dışında erkek yüzü pek görmemiştim. Bu nedenle bir anda 50 erkek yüzü görünce utanmıştım, doğrusu, dedim. Herkes gülmeye başlamıştı. Ben bile dediklerime gülüyordum.
-Haklısınız majesteleri, peki bugüne kadar prenslerle neler yaşadınız? Seçimin ilk günü tanışma esnasında prenslerle neler konuştunuz?
-Prenslerle ilgili hiç bir şikayetim yok. Hepsi bana çok nazik davrandılar, diyince üçüde gülümsedi.
-Prenslerin hepsi nazik olduğu için günlerim her zaman eğlenceli geçiyordu. Yani pek sıkıldığımı söyleyemem, dedim gülümseyerek.
-Peki seçim esnasında karar alırken zorlandığınız durumlar oldu mu?
-Aslında seçim de sevmediğim tek şey prensleri krallıklarına yollamaktı. Onları krallıklarına incitmeden göndermek çok zordu.
-Anlıyorum, dedi Ashley. Prenslere dönerek:-Peki sizler nasıl hissediyorsunuz?
-Bu seçime katıldığımız için gerçekten çok mutluyuz, dedi Archie.-Kendimizi elit gibi hissediyoruz, diye espri yapti Elliot. Herkes gulmustu...
![](https://img.wattpad.com/cover/46499930-288-k946447.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIR GÜNLÜĞÜM
Novela JuvenilAvrupa ve Asya kıtalarını içine alan, tarihin en büyük Krallığı olan Gloria Krallığının tek veliahtı olan prenses Alexandra, kendine eş seçebilmek için 50 prensi Chatlea Sarayına davet eder. Prenses prensler ile tanışır. Alexandra, Alex adındaki pre...