Cemi evin olduğu sokakta bir kez daha doyasiya optukten sonra salip eve girdim. merdivenden cikarken hala siritiyordum
'cemi optum ya'.
ne kadar eğlenceliydi. sadece istedim ve yaptim. hayat bu kadar basitti.
kapıdan girdigimden beri teomanin o salsa kivamindaki sarkisini mirildanip dansediyordum :
bu aşk bizi nereye kadar savurursa
o kadar acıtacak canımızı
ama olsun daldır elini göğsüme
al kalbimi bul damarımı
bas ilacı dindir acımı
çok mutluyum şu anda
ellerin vücudumda
umurumda değil artık dünya
son defaymış gibi kaybederken
kendimi
en ucuz şaraplarda
son defaymış gibi kaybederken kendimi
sırılsıklam vücudunda
son defaymış gibi kaybederken
kendimi
en ucuz şaraplarda
son defaymış gibi kaybederken kendimi
sırılsıklam vücudunda
__________
kendimi bomba gibi yatağa bırakıp 2. nefesimi almadan uykuya daldım.
Rüyadaydım.Üstümde okul formasi vardı. her ruyamdaki gibi erkektim. yanimda bir erkek daha vardı, hararetli hararetli konuşuyorduk.
"bak abi, elektrik nasıl üretiliyor? elektrik motorunu tersine çalıştırdığında. tribünler döndüğünde . nasi dönüyor bu tribunler? hidroelektrik santralinde suyun gücüyle, termik santralde buharin gücüyle... hep bitmeyen bi güçle yani. elektriği uretmen icin o tribunleri dondurmen, tribunleri dondurmek icinse hep bi güç uygulaman lazım... bu ne demek biliyor musun ? para demek zaman demek israf demek. o tribünleri tek bi seferde hızlıca cevirip, sonra arkamiza yaslanip ayni hizda durmadan döndüğünü seyretsek nasıl olurdu?"
"süper olurdu da, nasıl olacakmis o?"
"tribünler sürtünme kuvvetinden yavaşlıyor. sürtünme kuvveti nerde yok, uzayda... o zaman tribunleri uzaya çıkaracağız"
bunu soyledigimde etrafimda cok fazla erkek vardı. hangi ara geldiklerini hatirlamiyorum. tek hatırladığım bana kahkalarla guldukleriydi.
"olum malmisin ? nasi çıkarıcan onu oraya? hadi cikardin diyelim o elektrigi nasil getiriceksin dunyaya?"
"teknoloji her gecen gun gelişiyor. ayrica tesla..."
bundan sonra daha fazla konusamamistim. erkekler bana bagirip ittiriyolardi. gelişmiş bi maymun sürüsü gibi diye düşündüm. konusmaktan baska farklari yoktu. alay edip farkli olanı disliyorlardi. aptallar...
üstumde bi baski hissediyordum. guluyor guluyor guluyorlardi. omzuma sert yumruklar atiyorlardi . sanki bana zarar vermek istiyor ama neden bulamiyor gibilerdi...
terliyordum. kacmak istiyordum burdan.
uyandım. terler icindeydim. bunun sebebi hem oglen olmuş ve hava ısınmıştı hemde ruyamdi. kafam bok gibiydi ama umursamadim. kalkip hizlica bi dus alirken kafamda tek bi soru vardi : o elektirigi uzaydan dunyaya nasil getirebilirdim ?
elektrik hic ilgi alanım olmadığı halde merak ediyordum. daha once fizikle hic alakam olmazken simdi bunu merak etmem yine beni urkutmustu. rüyamdaki kisinin kisiligine bürünmüş gibiydim... ayrica elektrikle ilgili hic bisey bilmeden neden beynimi zorluyordum?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Dream Of Aimer
RandomAda. kendine ait olmayan rüyalar gören bir kız. bir gün bu rüyaların başkasına ait anılar olduğunu öğreniyor. aşık olduğu kişiye. Ada, gördüğü kirli anıların o'na ait olduğunu öğrendiğinde ne yapacak?
