Dekanın , sözlerini bitirmesine izin vermeden söze atladım.
" Hayır asla ben bu yanımdakiyle , tatile falan gitmem. Hem , aşçı ben değilim ki o , o gitsin " dedim endişeli bir ses tonuyla , egemeni göstererek.
Dekanın , az önceki sakinliğinden eser yoktu . Sinirden , anlının ortasında kocaman bir damar belirmişti.
Elinde , büyük siyah güneş gözlüğünü önce gözlerine taktı. Sonra yanıma yaklaşıp,
" Eğitim hayatının bitmesini istemiyorsan küçük hanım bu tatile gideceksin. Bu kadar. Tek kelime daha edersen şu anda tamda şu noktada öğretmene saygısızlıktan , atarım seni " dedi son kelimenin üstünü vurgulayarak.
Tam cevap verecekken , dekanın son sözleri geldi aklıma. Ne kadar istemesemde gitmek zorundaydım.
Sakin bir ses tonuyla
" Tamam " diyebilmiştim .Dekan , son bir bakış attıktan sonra yavaş adımlarla yanımdan ayrılmıştı. Egemene döndüğümde , sert duruşundan taviz vermeksizin duruyordu öylece. Hiç bir şey dememesi canımı sıkmıştı.
İçimdeki o sese kulak vermermeye çalışsamda kafamın içinde yiyip , bitiren o cümle kafamı karıştırıyordu işte. Acaba benimle gitmek mi istiyordu o tatile beraber , beraber mi olmamızı istiyordu ?
İlk defa tuhaf olmuştum değişik bi his sardı sanki içimi . Sanki sanki
" Ne o benimle zaman geçireceğine , mutlu mu oldun küçük sıçan ? " dedi egemen alaycı bir ses tonuyla
" Ne diyorsun sen be ? " dedim
" Ben bişi demiyorum küçük sıçan surat ifaden onu gösteriyor. Güzünde güller açmış " dedi gözleriyle işaret ederek.
" Güller mi açmış yüzümde ? " dedim ellerimi yüzüme götürerek
" Güller açmış derken, yani şey.. Neyse seninle daha fazla zaman harcamayacağım . " dedikten sonra eliyle itip , yanımdan geçip , gitti.
Her zamanki gibi cevap vermemi beklemeden yanımdan ayrıldımıştı.
Bende hazırlanıyım o zaman. Çadırıma doğru ilerlemeye başladım. İnsanların çoğu hazır gibiydi. Benim dışımda. Çadırıma gidip , eşyalarımını toplamaya başladım.
Fazla eşyam yoktu. İlk iş kıyafetlerimi değiştirdim. Üzerime , mavi bir cin, üzerine kısa kollu beyaz bir tişört seçtim. Saçlarım tepeden salaş bir topuz yaptım. Seçtiklerimi giyindikten sonra hazır bir halde çadırdan çıktığımda herkes hazır arabaya yerleşiyorlardı.
Çantamı sırtıma taktıktan sonra , gözlerim sinem ve eslemi arıyordu. Arabaya doğru ilerlemeye başladım. O sırada sinem ve eslemi konuşurlarken gördüm. Yanlarına gittim.
Onlar fark etmeden arkalarından kocaman sarıldım. Benim olduğumu anlayınca bana karşılık verdiler.
" özledim hemde çok " dedim mırıldanarak.
" bizde " dediler ikiside aynı anda.
" Yine ayrılıyoruz kızlar " dedim saçımı kulağım arkasına alarak.
Sinem , eslemden önce söze girdi.
" Evet hiç vakit geçiremiyoruz. Sürekli bir şeyler çıkıyor " dedi
" Ve sürekli Egemenle bir araya gelmek zorunda kalıyorsun " dedi eslem sinemin sözünü tamamlayarak
Derin bir iç çektikten sonra söze girdim
" Sanki ben istiyorum egemenle birlikte olmayı. Sürekli bir araya geliyoruz. Bu benim elimde değil " dedim.
Konuşmaya devam edecekken dekanın o gıcık sesi araya girdi yine.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON UMUT
ChickLitEYLÜL DALKIRAN ; 18 yaşında genç bir kız. Beline kadar uzanan , altın rengi sarı saçları , Babasından aldığı , masmavi gözleri vardı. O normal bir kızdı. Ta ki 15 yaşında '' TESADÜFEN '' bir araba kazasında babasını kaybedinceye kadar. Her gün belin...