" Bir dakika .. Bu çift kişilik yatağın burada ne işi var ? Yalnış odaya geldik sanırım. " dedim ve tekrar kapının oraya doğru ilerlemeye başladım. Uykunun vermiş olduğu sersemlikten dolayı duvara tutunarak yürüyordum. Egemenin yanına geldiğimde , eşyalarla uğraşıyordu.
Arkasında olduğum için beni görmemişti.Duvara yaslanıp, konuşmaya başladım.
" Egemen , yanlış odaya getirmişsin. Beni odama götür " dedim yanından geçip , kapıya doğru yönelerek.
Cevap vermedi. Egemen bakmak için arkamı döndüğümde , sert bir bedene çarptım. Egemen , bir anda koca elleriyle , belimden tutup , kucağına aldı.
" Ne yapıyorsun sen ? Hemen indir beni ! Sana odama götür dedim kucağına al demedim " dedim
" Kapa çeneni ve uyu küçük sıçan. Burada kalacağız. " dedi emir verircesine.
Ne kadar itiraz etsemde sert bedeni yumuşacık geliyor sarılmamak için kendimi zor tutuyordum. Yataktan daha rahat olacağına emin olsamda itiraz etmiştim.
Yatağın yanına gelmiştik. Beni , bir çırpıda yatağa bıraktı. Ama belimde olan ellerini geri çekmek yerine dahada yakınlaştı. Yakınlık, onun nefesini hissedebilecek kadardı. Nefesine , kalp atışlarım eşlik ediyordu sanki.
Kulağıma eğilerek konuşmaya devam etti.
" Uyurken, banada yer bırakmayı unutma küçük Sıçan " dedi ve yavaşça belimde olan ellerini geri çekti.
Cevap veremeyecek kadar uykuya teslim olmuş , gözlerim kapanmıştı.
EGEMEN'İN AĞZINDAN; Eylül , gözlerini kapatmıştı.Yorgundum . Biraz dinlenmek için siyah deri koltuğu gözüme kestirdim. Koltuğa oturduğumda, yatak tam karşıma dek gelmişti. Karşımda kurbanım uyuyordu. Anlamıyorum. Şu yatakta, uyuduğun kadar gerçektede masum musun ? İntikamın ölümle sonuçlanacak kadar ne yaptın yada ne yaptı ailen. Belkide hiç bilmediğin bir suç uğruna kurban gideceksin.
Telefonuma mesaj geldi. Mesaj , yağız abidendi.
YARIN , SAAT 09:23 'TE ESKİ DEPONUM ORDA OL. MALLAR GELECEK. DİKKATLI OL .
TAMAM ABİ.
Saatte baktığımda , gece 01:44'du gösteriyordu. Uyumak için ayaklandım. Yatağa doğru ilerledim.
Eylül, bıraktığım gibi duruyordu. Sol köşeye, yastığa sarılmış uyuyordu. Ne kadar da güzel uyuyorsun küçük Sıçan. Noluyo oğlum lan sana. O senin kurbanın. Kendine gel.Üzerimi değiştirmeden, eylül'ün yanına , yatağa girme istediği oluşmuştu içimde. Merak ediyorum yakından, tenini.
Yavaşça yatağa girdim. Ben sağ o sol köşede yatıyorduk. Aramızda sarıldığı bir yastık vardı. O arkası dönük uyuyordu .Biraz hareketlilikten sonra yüzünü benden tarafa döndü. Yastık arkasında kaldı. Eliyle sarılacak bir şey aradı . Buldu da koluma sarıldı.
Normal bir kız gibi sarılmıyordu. Daha sıkı sarılmıştı koluma.Saçları, gözlerinin önüne dökülüyordu.
Bembeyaz, teni vardı. Normalden fazla beyaz , pürüssüz bir tene sahipti.
Eylül'e bakınca nazlı gelmişti aklıma.
Baya aksatmıştım nazlıyı. Yarın arayıp konuşacağım.
Zorda olsa eylül'ün ellerinden , kolumu çektim.
Arkamı dönüp, uyuma başladım.~~~~~~
EYLÜL'ÜN AĞZINDAN; sabah, kapının çalmasıyla irkilerek uyandım.
Gözlerimi açtığımda, yastığa gömülmüş bir suratla karşılaştım.
Bu egemendi çünkü dünkü parfümü üzerime sinmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON UMUT
ChickLitEYLÜL DALKIRAN ; 18 yaşında genç bir kız. Beline kadar uzanan , altın rengi sarı saçları , Babasından aldığı , masmavi gözleri vardı. O normal bir kızdı. Ta ki 15 yaşında '' TESADÜFEN '' bir araba kazasında babasını kaybedinceye kadar. Her gün belin...