Gençler bu bölüm hiç içime sinmedi çünkü hiç uyumadan ve biraz acele yazdım. Neden bilmiyorum ama öyle hissediyorum, umarım beğenirsiniz. Geçen bölüme 200 yorum dahi gelmemiş. Sorun yok. Her neyse, iyi okumalar okuyucuaşqlar!
Bölüm ithafı: Nazlıığğ ❤️❤️
Bölüm şarkısı: adana merkez- şaka lan şaka aksksjs
Shawn Mendes-Never be alone dinleyin ✌️
Sınır +250 vote ve yorum
!Not! Bu arada diğer bölüm son kısmı anlamayan olmuş, o kısım Cam'in kalbi durduğu sırada gördükleri. Yani Cam'in anlatımı bebeqler.
" K- korkuyorum, tek başıma kaldım, kimse yok..."
Titreyerek eli yavaşça indi aşağıya. Ağlamaya başladı. Yağmur kıvırcık saçlarını ıslatmıştı, soğuktan titriyordu.
" Ufaklık..."
"Lütfen, sana ihtiyacım var"
Sustum. Bebeğin sesi neredeyse boğulacakmış gibi çıkmaya başladı. Çatlamak üzereydi ağlamaktan, önümdeyse ufaklık buz gibi yağmurun altında beni bekliyordu. Birkaç dakika bana baktı.
" Gelmiyor musun?"
Yutkundum. Sadece ona bakmaya devam ettim. Başını tamam anlamında eğdi. Kollarını bağladı üşümemek için, o küçücük ellerini kollarına sürttü ısınmak ister gibi. Arkasını döndü, birkaç ürkek adım atıyordu, ama sendeliyordu. Yürüyemiyor gibiydi, sanki bir acısı vardı. Yere düşecek gibi oldu, en sonunda dayanamadım onu öyle görmeye. Bebeğin sesi umrumda olmadı, arkasından seslendim.
" Ufaklık!"
Arkasını bana döndü, o güzel mavi gözleriyle baktı gözlerimin içine... Ona koştum, sarıldım, minicik gövdesini sardı kollarım.
" Geliyor musun?"
" Bana ihtiyacın var"
Beni sımsıkıya sardı, sanki ondan birdaha kopmam mümkün değilmiş gibi.
" Beni sakın bırakma olur mu?"
***
" Kendinizi hazırlayın. Durumu kritik, organlarındaki hasarın düzelebileceğini sanmıyorum. Ağır bir kriz geçirdi" tek yaptığım tepkisizce yerimde oturup boş boş o camdan bakmaktı " Sayılı günler sonra bitkisel hayata girebilir. Bir krizi daha kaldıramaz ve maalesef..."
Adam saniye kadar sustu. Konuşamadı. Daha 2 gün önce Cam'i neredeyse hayata -hatta hayata sayılamaz, hala tek bir belirti vermemişti- döndürmeyi zar zorda olsa başarmışlardı. İnsanların çabalarına rağmen olduğum yerden kalkıp odama gitmiyordum, herkes tepkime şaşkın şaşkın bakıyordu, aslında tepki bile sayılmazdı. Sadece gözümü dahi pek kırpmadan, o odanın içindeki vine prensinin bedenine bakıyordum. Bebek umrumda bile değildi, önemli olan o gülüşü bidaha görebilmekti...
" Maalesef ki bir kriz daha bekliyoruz..."
Demesiyle birlikte Cam'in annesinden bir hıçkırık yükseldi, gözyaşları dinmek bilmiyordu. Tek verebildiğim tepki, gözlerimi ona devirmek olmuştu. Hissedemiyordum. Soğuktum. O kadar soğuktum ki güneşim kaybolmuştu...
" Ne? Ne demeye çalışıyorsun sen? Yani Cam öldü ve biz burda tamamen nefesinin kesilmesini mi bekliyoruz?"
"Nash... Sakin ol..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
All I Want | Cameron Dallas
FanfictionDudakları panzehirdi. Benimkilerse zehir. Ölümüne susamış gibi öperdi beni, kurtarmak isterdi her öpüşünde. Ama ben başından beri ölüyordum. Cam bunu göremiyordu.