Bölüm 23 : Öpücük

24.1K 1.2K 34
                                    

Düzenlenmiştir.

Ayça'dan

"Bence kesinlikle bu elbiseyi giymemeliyim." önümdeki beyaz elbiseyi yatağın üzerine düzenle yerleştirdikten sonra yüzümü düşürdüm.Akşamki davet için almıştım ama Yağız Bey korkusundan kıyafeti aldığıma pişman olmuştum.

"O zaman kesinlikle bu elbiseyi giymelisin." İrem elbiseyi askısıyla beraber eline aldıktan sonra üzerime tuttu.Yüzünde beğenmiş bir gülümseme belirirken kollarımı göğsümde kavuşturup yüzüne odaklandım.

"Eğer bunu giyersem kapıdan giremeden öldürür beni Yağız Bey.Bir de kavalyem oldu zaten kendileri zorla.Açık giyinme dedi anlamıyor musun?" İrem gülümsemesini sinsi bir sırıtışa dönüştürken elbiseyi elime tutuşturuduğu gibi odadan çıktı.Beni koskoca bir bilinmeze bırakarak.

Önceki gün toplantıdan çıktıktan sonra

"Yarın akşam davet var, haberin var mı?" asansörden inerken Yağız Bey'in adımlarına ayak uydurarak yanına geçtim.

"Haberim var, Fulya Hanım söylemişti." kafasını bana çevirdikten sonra tekrar önüne döndü.Odasının önüne gelmiştik.Kapıyı açtıktan sonra içeriye girip bana döndü.

"Benimle beraber gidiyorsun ve açık bir şey giymiyorsun.Eğer geçen defa olanlar yine olursa emin ol bu sefer elimden kurtulamazsın." söyledikleriyle dudaklarım istemsizce aralanırken iki parmağıyla omzuma dokunup geri çekildi.

"Ve şu dudaklarını kapat.Murat İrem'i alacak yarın akşam, ben de seni alacağım.Şimdilik görüşürüz." kapıyı suratıma kapatmadan önce itiraz etmek için elimi kaldırdım fakat kapı kapandığı için görmedi Yağız Bey bu hareketimi.Bir müddet olduğum yerde kalıp dediklerini sindirmeye çalıştım.Ve ardından kafama çakan şimşeklerle hızla ayrıldım kapının önünden.Geçen gün aldığım elbiseyi giysem kesinlikle öldürürdü bu Yağız Bey beni!

***

Şimdiki zaman

"Yok ya ben değiştireyim bunu, şimdi hiç olmadı saçımla." aynanın karşısında kendime bakarken elbisenin belinin biraz üzerinde olan yaprak detaylarında parmağımı gezdirdim.

"Nerede benim boyun eğmez feminist kızım?" İrem rujunun kapağını kapattıktan sonra ellerini beline koyarak bana döndü.

"Giyilecek dediysem giyilecek o elbise!" İrem'in üzerindeki elbise mor renkteydi ve bana kalırsa gecenin sonunda elbise ile aynı renkte olacaktım.Kenarlarında bulunan şeritler transparan ve mor tüllerle kaplı olduğu için iddialı bir elbiseydi.Tabi boyu da yerindeydi.

"Saçımı açık mı bırakayım sence?Ah, evet evet, bence de açık bırakmalıyım." kendi sorduğu soruya yanıt verdikten sonra birkaç dakika önce ısıtmak için prize taktığı maşayı alıp saçının uçlarının büyük dalgalar halinde omuzlarına dökülmesini sağladı.Tüm bunları yaklaşık beş dakika içinde yapmıştı.

"Sen daha dalgalı bırak.Hadi marş marş!" makyaj masasına bıraktığı maşayı aldıktan sonra hızla saçlarımı yapmaya koyuldum.Yağız ve Murat Bey'in gelip bizi almasına az kalmıştı.

***

Ayça'dan

Altın rengi ve beyaz şeritli çantamı alıp kendi etrafımda bir tur döndüğümde aynadaki yansımamın İrem'in dediği kadar taş gibi olduğunun farkına varmam da uzun sürmedi.Hakkını yememek lazım elbiseyi tasarlayan çok zevkli bir kişiydi galiba.

AŞK İŞİ | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin