Bu bölümü en yakın dostuma ithaf ediyorum.
***
''Ben tehlikede değilim, çünkü onlardan biriyim.''
''Nasıl onlardan biri olabilirsin? Onlar sana zarar verdiler.''
''Dünün hesabını soracağım.'' Kapını açılmasıyla ikimizde o tarafa döndük. Esmer polis içeri girdi, telaşlı görünüyordu.
''İnanç, fare kaçtı.''
''Fare mi? Nereye kaçtı? Burada mı?'' Etrafıma bakındıktan sonra yatağın üzerine çıktım. İnanç bana bakarak kahkaha atmaya başladığında esmer polise döndüm. O da gülüyordu.
''Komik bir şey mi dedim?''
Nihayet gülmeyi kesebildiğinde yüzündeki tebessümlü ifadeyle ''Fare falan yok'' dedi. ''Siz öyle dediniz.'' Yine kahkaha atmaya başladı. Karnını tutup yere yattığında ne olduğunu anlamaya çalıştım. Birden kahkahayı keserek yatağın altını işaret etti. Yüzü endişeli görünüyordu.
''Fa..fare!'' dedi çığlık atarken.
''Nerede?!'' Olduğum yatakta zıplamaya başladım. ''Hani fare falan yoktu?''
Hunharca gülmeye başladığında daha çok şaşırmıştım. Fare olduğunu söylemişti, kaçması gerekiyordu. Bu sefer beni işaret ederek kahkaha atıyordu. Esmer poliste ondan çok farklı değildi. Gülmekten gözlerinden yaş akıyordu.
''Biri bana neler olduğunu anlatabilir mi?!'' Bağırmamın ardından ikisi de gülmeyi kesip bana döndü. Bir anlık sessizlikten sonra tekrar gülmeye başladılar. Oyuna gelmiş olmalıydım. Yatağın üzerinde oturup, sırtımı duvara yasladıktan sonra kollarımı birleştirdim.
''Sen fareden mi korkuyorsun?'' dedi gülmesinin arasında.
''Ne korkacağım be?!''
''Senin gibi bir kız..'' gülmeye devam ederken karnını tuttu. Esmer polis daha çok benim halime gülüyordu.
''Senden beklemezdim.''
''Korkmadım dedim sana.''
''Hadi ya? O hareketleri açıkla o zaman.''
''Şeydendi o.. Şeyden.. Fare korkmasın diye.'' Bu defa apartmanı inletecek kadar büyük bir kahkaha atmıştı.
''Fa.. fare kork.. masın diye ha?''
''Evet. İstemezsen inanma. Yani şimdi biz öyle av bekler gibi ayakta durunca yazık, farecik korkardı.'' Kafasını aşağı yukarı salladı. ''İnandım, tamam.'' Gülmeyi kesmişti.
''Şu durumda bile insanı güldürebiliyorsun.''
''Ne durumu? Artık açıklayacak mısın? Fare ne alaka?''
''Fare, seni kovalayan adam.''
''Adı mı bu?''
''Hayır, burnunu soktuğu her yere girdiği için ona 'fare' diyorlar.'' Bir anda ciddi bir ifadeye büründü. Esmer polise dönüp ''Her yere baktınız mı?'' diye sordu.
''Evet, bir kaç adamını da alıp kaçmış.'' İnanç işaret ve orta parmağıyla çenesini kaşıdıktan sonra devam etti.
''Demek sonunda kiminle oynadığını anladı. Cesaret hapları işe yaramadı sanırım.''
''Ne yapalım?''
''Onu ve dün orada olan 7 adamı bulun. Sonrasını ben hallederim.''
''Birini bulduk. Bankadan para çekerken yakaladık.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇAK
Teen FictionBu hikayeyi okumadan önce sizden bir istediğm var. Bir karanlık hayal edin. Başını da, sonunu da göremediğini zifiri bir karanlık. İşte tam da o korkunç karanlığın içinde tek korkusu 'karanlık' olan 19 yaşında genç bir kız hayal edin. Ailesinden, be...