NOT: Bölüm +18 cinsellik içermektedir...
1 Hafta Sonra...
"Şu çorbayı içecek misin artık?" dedi Rüzgar kollarını iki yana bırakıp.
"Ben çorba içmek istemiyorum" dedi Bora karşısındaki gence yüzünü buruşturarak.
"Ya bak içmek zorundasın, seni düzgün beslenebilesin diye çıkarttık hastaneden. Bora hadi zorla biraz!" dedi sinirlenmemeye dikkat eden genç adam.
"Peki içersem ne yapacaksın"
Rüzgar biraz düşünmüştü ve aklına bir şey gelmişti gözleri parlayarak,
"Buldum ardından da hediye olarak bok yiyeceksin" dedi, kahkaha atarak.
"Ya oğlum güldürme beni dikişlerimi patlattıracaksın" dedi, Rüzgar'dan sonra kendiside gülmeye başlayan genç adam.
"Tamam tamam hadi sende iç şunu artık, yemin ederim çocuk gibisin!" dedi Rüzgar karşısındaki iki seksen uzanan gence.
Bora ise sadece gözlerine bakmıştı karşısındaki yakışıklının, ardından ağzı kımıldadı sesiyle,
"Gerçekten öyle miyim?" dedi. O kadar yavaş söylemişti ki bu cümleyi Bora, Rüzgar anında tahrik olmuştu ve terlemişti.
Bir şey diyemedi çünkü dediği şeyler sağlıklı olmazdı, bu azgınlığının verdiği adrenalinle.
Bora hastaneden iki gün önce çıkmıştı ve sağlığı çok iyiydi. Kaya'nın kanı ona gerçekten de ilaç gibi gelmişti. Rüzgar ise bu iki gün içinde gerçi Bora yaralandığından beri onu hiç yalnız bırakmamıştı.
"Ee bugün ne yapalım" dedi Rüzgar içinde bulunduğu ultra lüks ve dört katlı tripleks in içinde.
"Bilmem ne yapmak istersin" dedi, Bora genç adama bakarak.
"Hmm hadi film izleyelim o zaman, ha ne dersin?" diye sordu Rüzgar, aşkına bakarak.
"Tamam o zaman film izleyelim" dedi Bora'da.
"Peki ne tarz film seversin?" diye ekledi Rüzgar.
"Ne bileyim vıcık vıcık romantik film olmasında her şey uyar." dedi Bora ve bu cümlesinden sonra Rüzgar biraz bozuldu, çünkü aşk filmlerine kendisi bayılırdı. Ee haliyle şimdi ben öyle filmlerden hoşlanıyorum da diyemezdi.
"Tamam o zaman PK'yı izleyelim uzun zamandan beri izlemek istiyordum." dedi Rüzgar Bora'nın hoşnut olan yüzüne bakarken.
"Tamam tamam bende duydum o filmi Aamir Khan'ın başrol oynadığı film değil mi?" diye onaylayıp sordu Bora.
"Evet"dedi Rüzgar ve ardından filmi açıp bir güzel izlediler. Bora'nın en sevdiği hizmetçi olan Bahar teyzesi ise onlara mısır patlatıp yanında meyve suyu da getirmişti. Rüzgar ise sürekli mahcup olup durdu yersiz yere. Ama sonrasında alıştığı için mahcubiyetini kırıp kendini filmin içine verebildi. Film bitmişti ve ikisi de birbirlerine iyi ki izlemişiz bu filmi der gibi bakmıştı ve yine ikisi de aynı anda "süperdi be" demişlerdi. Ve tam o sırada ise Rüzgar'ın nefret ettiği bir yaratık girmişti içeri.
"Evet hadi bakalım bugünlük bu kadar yeter Bora'nın dinlenmesi lazım artık." dedi içeri giren yılan.
"Duruu!" diye sesini yükseltti üvey abisi, ona kendine gelmesi için.
"Ya önemli değil Bora gerçekten saatin nasıl geçtiğini anlamadım doğru söylüyor artık ben gitmeliyim ve sende dinlen melisin." diyerek ayaklandı Rüzgar ve Bora'nın o büyük odasında yatağının hemen karşısındaki tekli koltuktan montunu almıştı. Sonra yatakta uzanan genç ile göz göze geldi ve Duru'nun ikinci seslenmesinin ardından ikisi de gözlerini birbirinden ayırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIMDAKİ CENNET
Novela JuvenilSen zamansızdın sevgilim, zamansız acıların kurbanı. Sen kaderin kara kaplı defterinde ilk sayfaydın, ilk yaralı. Sen hayata göğüs gerecek kadar büyük, fakat küçük bir çocuk kadarda kırılgandın. Sen kimsenin sahip olamayacağı kadar eşsiz ama...