STYLES | 4

14.8K 536 138
                                    

İyi okumalar.. xx

|  |  |

Heaven

Kellsey'le birlikte odama girdiğimizde masamın önündeki koltuğa oturması için işaret ettim. Ben kendi koltuğuma yerleştiğimde, o da tereddütlü bir şekilde masamın önündeki koltuğa oturmuştu. 

"Kellsey şirkete gelip böyle, yapamazsın."

"Anlamadım?"

"Anlaşılmayacak bir şey yok. Durmadan olay çıkarıyorsun Kellsey... Özellikle de bir iş yerindeyken bunu yapman. Patronumun nasıl birisi olduğunu bilmiyorsun."

"Ben bir şey yapmıyorum. Sadece bu benim kendimi savunmam. Sinirlerim bozuluyor. Bunun neresi kötü? Senin gibi sessiz kalıp, ezileceğime ağzımı açıp kendimi savunmayı biliyorum. Çok safsın, her şeye boyun eğiyorsun... Sen benden büyüksün ama seni her zaman koruyan, savunan benim. Sen neden böylesin peki? Gerçekten sinirlerimi bozuyorsun..." Sesi sonlara doğru yükselmişti. Söyledikleri doğru olabilirdi ama ben insanları incitip, üzmekten korktuğum için böyleydim ama benim de sinirlendiğim anlar vardı. Kellsey sadece çabuk sinirleniyordu. Şuanda da olduğu gibi.

"Ben... Her zamanki gibi sana aynılarını söyleyeceğim ve yine sinirleneceksin. İnsanları üzmeyi sevmiyorum. En küçük hatamda bile kalplerini kıracağım diye korkuyorum. Sadece bu. Sana bunu bin kere söyledim. Artık ezberlemiş olman gerekiyor Kellsey."

"Heaven... Beni çıldırtacaksın. Aynı şeyleri duymaktan çok sıkıldım. İnsanları üzmek istemiyorsun, kalplerini kırmak istemiyorsun... Onlar senin kalbini kırarken, canını acıtırken, seni ezerken düşünüyorlar mı? Söyle bana." Sesini yükselterek konuşurken içeriye birinin girmesinden endişeleniyordum. 

Sessiz kalıp tepki vermediğimde ayağa kalktı.

"Bak H, Senin üzülmeni istemediğim için sana böyle şeyler söylüyorum. Anlıyor musun? Sen akıllı birisin. O bakımdan dikkatli ol ve kendini savunmaya çalış." dediğinde donup kaldım. Arkasını dönüp kapıdan çıktığında rahat bir nefes aldım. Bu kızın benim kardeşim olduğuna inanamıyordum gerçekten. Ona laf yetiştiremiyorum.

Derin bir nefes alarak önüme bir dosya çektim ve onunla ilgilenmeye başladım. Tabii, odaklandığım işin bozulması çok uzun sürmedi çünkü Kellsey...

"Yine mi sen? Ah! Bu sefer seninle muhatap olmayacağım. Şimdi önümden çekil de buradan gideyim."

Peki, muhatap olmayacaktı. 

Şimdi gidecekti.

Ben de işime kaldığım yerden devam edecektim.

Evet.

Gözlerimi devirerek, kapının yanındaki dikey camdan koridora baktım. Bay Styles ile bakışmam dudaklarımı birbirine bastırmamı sağladığında başını iki yana salladı.

Oflayarak önümdeki dosyayla ilgilenmeye kaldığım yerden devam ettim.


Aradan geçen uzun bir sürenin ardından sıkıntıyla iç çektim ve boş boş masamın üstündeki dosyaya baktım. Ne yapsam aklım işte değildi. Kellsey'de, Kellsey'nin sözlerinde... 

STYLES | H.SHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin