STYLES | 62

4.8K 223 140
                                    

İyi okumalar. 🦋

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin.🌈

|  |  |

HEAVEN

Anlayamıyordum. Ben bir şeylere kafa yoramıyordum. Şoktaydım. Chloe'nin bilip de benim bilmediğim ne olabilirdi? Neden gecenin bu saatinde mesajlaşmışlardı? Ve en önemlisi de Harry bana bu konuşmadan neden bahsetmiyordu?

Harry ve Chloe arasında geçen konuşmasının aslını bilmiyordum ama içim içimi yiyordu. Harry'e bir şeyler belli etmemeye çalışsam da yatakta rahatsızca hareket ediyor ve onun da benimle birlikte sarsılmasına neden oluyordum. Gözleri her ne kadar kapalı olsa da uyumadığını dudaklarından çıkan can sıkıcı sızlanmalardan anlıyordum. Onu rahatsız etmem hoşuna gitmemişti.

Yan dönerek sırt üstü uzanmış bedenine baktım. Onunla konuşmazsam uyuyamazdım. Şimdiden sıkıntı yaptığım için midem bulanmaya başlamıştı ve gece gece bunu yaşamak son isteyeceğim şey bile değildi.

Yaşadığımız küçük çaplı kazanın sersemliğinden arta kalan baş ağrım da gözlerime baskı yapıyordu ama hayır, uyuyamazdım.

Oflayarak derin bir nefes alıp seslice nefesimi dışarıya verdim. Bu sırada dikkat çekmek istediğimi belirtircesine olabildiğince hareketli bir şekilde yatağın içinde dikleştim ve sırtımı kamburlaştırarak oturma pozisyonumu aldım. Ellerim karnıma yerleşerek istemsizce orada gezindiğinde, "Uyumayı planlıyor musun?" diye homurdanmıştı Harry.

Sesi rahatsız olduğunu belli ediyordu. Yorgunluğunun belirtileri sesinin tınısına yansımıştı. Alt dudağımı dişlerimle kıstırarak omzumun üstünden ona baktım. Gözlerini zar zor aralıklı tuttuğu belli olurken karnıma bakıyordu.

"Hadi uzan yanıma da uyuyalım. Uzun bir akşam geçirdik." Elini yavaşça yanına vurdu. Beklentiyle gözlerimin içine bakarken ellerimi iki yanıma yerleştirdim ve gerindim.

"Harry." İsmi dudaklarımdan çok tiz çıkmıştı. "Ben... İstemsizce telefonuna baktım. Yani bildirim geldi, gözüm kaydı." Konuyu nasıl açacağımı açıkçası bilmiyordum. Direkt söylesem daha normal olacaktı ama alıştıra alıştıra sormam daha iyiydi. Sözcüklerimi idrak etmesiyle birlikte benim gibi oturur bir pozisyon almıştı. Gözleri kısık bakıyordu. "Chloe neyden bahsediyor?" Dudaklarımdan dökülen soru vücudunun hareketlerini durdurdu. Dudaklar hafif aralık, gözlerini kırpmadan yüzüme bakıyordu.

"A-anlamadım?" Kaşları havalanarak gözleriyle bana anlamsız bakışlar atarken tek kaşımı kaldırdım ve başımı omzuma doğru yatırdım. Sesi titremişse bir şeylerden şüphelenmem mi gerekiyordu? Ciddileşen bakışlarıma karşın komodinin üstüne bıraktığı telefonunu eline aldı. Kaşları çatıldı, parmaklarını ekranda kaydırdı. Üstünü giyip hemen yatağa yattığı için telefonuna bakmamıştı ve mesajı şimdi görmüş olmalıydı.

Merakla bir şeyler söylemesini beklerken gözlerini yumup açtı. Belerterek açtığı gözlerinin ardından telefonunu kapattı ve sertçe aldığı yere geri bıraktı.

"Saçmalıyor." Gözlerini benden kaçırıp sırt üstü kendini yatağa attı ve gözlerini kırpmadan tavana bakmaya başladı. Ellerini göğsünün biraz altına yerleştirerek öylece uzanırken dizlerimin üstünde ona döndüm.

"Bir şey var. Benden ne saklıyorsun?" Kolunu dürterek bana bakmasını sağlarken, "Yok bir şey." diye mırıldandı kısık bir tonda. Ona inanmadığımı belli edercesine gözlerimi devirdim.

STYLES | H.SHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin