Oklar Ve Yay

91 15 0
                                    

Okuyucu sayım çok fazla değil ama eğer bölümlerim kısa geliyorsa lütfen yorum yapın.

Ayrıca bugün baş kahramanlarımızdan Scarlett ın doğum günü

--- Jeremy'nin Ağzından----

Ne söyleye bilirim ki ? Bir şeyler uydurmalıyım:

- Orası Mark ' la bizim özel yerimizdi , eskiden.

- Nasıl oluyor o ? Siz birbirinizi sevmezdiniz ki . Hem Türkiye ve İzmir ne alaka? Ajan Renner açıklayın lütfen.

- Özel.

- Ne demek özel ? Şuan da özeliniz önemli değil. Önemli olan göreviniz.

- O zaman izin verinde görevimi yapayım.

- Ahh tamam, uçaklar hazırda bekliyordu . Onlarla birlikte gidin. Ama eğer görev başarıyla sonuçlanırsa her şeyi anlatacaksınız.

- Peki tamam.

Telefonu kapatıp duvara fırlattım. Robert ' a dönerek :

- Sonra görüşürüz , kendine iyi bak .

Tam çıkacakken Robert :

- Jeremy , o yarın gelecek.

Durdum ve ona dönerek :

- Bir görevim var. Yarın Türkiyede bile olmaya bilirim.

Kafasını salladı ve :

- Kendine dikkat et .

- Sende.

Scarlett bana garip garip bakarken " sonra " dedim. Hızla arabaya bindik. Biraz ilerledikten sonra bir anda durdum.

- Biz nereye gideceğiz ?

- Telefonla siz konuştunuz Ajan Renner. Bir de duvara fırlattınız.

Telefonumu cebimden çıkarıp :

- Al benimkinden ara ve sor. Haa bu arada , sende kalsın.

Telefonu elimden alıp Yüzbaşı Hurd ' u aradı. Bir şeyler konuştuktan sonra telefonu kapatıp çok yakındaki büyük bir boş arsanın adresini söyledi. Orayı biliyordum , neyse. Arabayı çalıştırıp adrese doğru sürdüm. Beş dakika sonra gelmiştik ama gördüklerim karşısında söyleyecek bir şey bulamamıştım. Sanırım dünyadaki bütün ajanlar buradaydı.
Bir ajan şaşkınlığı bölüp :

- Efendim, siz bu uçağa bineceksiniz.

- Özel silahlarım geldi mi?

- Hepsi hazır.

- Peki , hadi Scarlett gel.

Arkamda bir ajanla konuştuğunu görünce :

- Ajan Scarlett Johansson, buraya gelir misiniz ?

Hemen yanıma gelip :

-Afedersiniz , eski bir arkadaşım.

Hiçbir şey söylemeden sinirle baktım ve bizi bekleyen uçağa doğru yürüdüm. Uçağa binince özel kıyafetlerimi istedim. Üstümü değiştirdikten sonra silahlarımın olduğu kutuyu açtım. Yayın ve okların üzerinde elimi gezdirirken bunları ne kadar özlediğimi hatırladım. Bunlar benim bir parçamdı. Uzun zamandır kullanmıyordum. Kutuyu kapatıp yanıma koydum. Scarlett bana dönerek :

- O oklar ve yay da ne?

- Özel silahlarım , çok sık kullanmam. Yani çok önemli bir şey olmadığı sürece.

- Sıradan bir ok ve yay olamaz herhalde.

- Asla!

- Marifetlerini görürüz.

- Gördüklerin karşısında donup kalma da.

- O okadar kolay değil.

- Görürüz.

Yanındaki kıyafetleri alıp giyinip geldi. Sonra bir anda bir şey fark ettim ve karşımda oturan ajana:

- O boş arsa ne ara minik bir havaalanı oldu?

- Birkaç aydır orası kullanılıyor.

- Hmm iyi.

Nedense içimde tuhaf bir duygu vardı. Hem endişeli ve huzursuz, hem de bir okadar rahattım. Arkama yaslanıp derin bir nefes aldım.

SADECE GÖREV !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin