Zeki Adam

54 5 4
                                    

Gecikme için kusura bakmayın...

İyi okumalar...

----- Scarlett Johansson----

    Tam bir saattir yatakta döndüm durdum. En sonunda dayanamadım, kalkıp odadan çıktım. Salona göz gezdirdiğimde Robert uyuyordu - bir ayağı koltukta , diğeri aşağıya sarkmış ve sağ elinin baş parmağı ağzındaydı- . Gülümseyip salondan çıktım ve Jeremy'nin odasının önünde durdum. Yavaşça kapıyı açtığımda Jeremy uyuyordu. İçeriye girip yatağın yanına , yere oturup Jeremy'i izlemeye başladım.

    Bu şekilde ne kadar kaldım bilmiyorum ama anı Robert'ın kısık sesi böldü :

- Konuşmak ister misin?

    Kafamı olumlu anlamda sallayıp oturduğum yerden kalktım. Salona geçip koltuğa oturduk. Robert sehpanın üzerindeki gece lambasını açıp :

- Anlat bakalım. Merak etme benden sır çıkmaz.

- Ondan hoşlanıyorum.

- Sadece o kadar mı?

- Şimdilik evet.

- Peki öyle olsun. Ama benden sana bir tavsiye, şimdilik hoşlan ama ileride ondan nefret etmiş olmak için dua et.

- Neden?

- Üzüleceksin çünkü.

- Hala Dolunay'ı seviyor değil mi?

- Malesef evet. Sana geçmişi anlatırdım ama Jeremy sır gibi saklıyor.

- Gerek yok. Jeremy bana anlatacak zaten.

- Anlatacak mı? Ne zaman?

- Bir sonraki uçak yolculuğu sırasında.

- Neden?

- Sanırım zaman kaybetmemek için. Uçakta mecburen saatlerimiz boş geçiyor. Ondan olamlı.

- Mantıklı.

- Zeki adam, napalım?

- Ben uzun bir konuşma yaparız sanıyordum ama neyse artık.

- Daha önce böyle bir konuşma yaptın mı ki?

- Dolunay'la birçok kez. En kısa konuşmamız 3 saat 17 dakikaydı.

- Daha neler!?

- Gerçekten.

-Bana şimdilik bu kadar yeter.

- Peki , o zaman ben uyuyayım. Başım ağrıyor zaten.

- Tamamen iyileşip gelseydin keşke.

- Hayrola, rahatınızı mı bozdum?

- Ben öyle mi dedim?

- Tamam tamam şaka yaptım.

- Ben uyumaya gidiyorum.

   Koltuktan kalkıp odama gittim ve kendimi yatağa attım.

****

- Scarlett hadi kalk. Ne uyudun be!

    Robert'in sesi kulağımı tırmalarken yatakta dönüp homurdandım. Robert yanıma gelip beni öyle bir dürtükledi ki 8.7 şiddetinde deprem oluyor sandım.

- Yuh yaa yavaş! İnsan var karşında.

   Yataktan yavaşça kalkıp Robert'ın koluna vurdum. Benim elim hafiften ağrırken,  Robert bir yandan kolunu ovup bir yandan konuştu :

SADECE GÖREV !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin