Geçti Mi ?

54 7 0
                                    

İyi okumalar...

---- Scarlett'ın Ağzından -----

    Az önce sesli mi düşündüm ben? Öyle bir mallık yaptım değil mi ? Jeremy bana ökün trene baktığı gibi bakıyor resmen. Hayır , biraz daha böyle bakmaya devam ederse camdan atlayacağım.

   Hemen konuyu değiştirmeye çalışıp :

- Yani sonuç olarak hangi kadın kıskanmaz ki ? Eee haliyle bende kocamı kıskanıyorum.

    Hemşireye söyler gibi yaptığımdan gözlerini üzerimden çekti ama baya tedirgin oldu. Adam anlayacak resmen ondan hoşlandığımı , of ! Bu arada biz saçma sapan hemşireyle konuşurken kadın serumu takmayı unuttu.

   Gözlerimi hemşireye dikip :

- Neyse siz görevinizi yapıp çıkın isterseniz. İşiniz gücünüz vardır.

   Hemşire , Jeremy'nin serumunu takıp odadan çıktı. Bende koltuğa oturdum. Jeremy gözlerini kapatmıştı. Ona bakarken sanki kafasına bir şey dank etti. Endişeyle hemen bana bakıp:

- Ben ne zamandır buradayım?

- Ameliyat olduğun saatide sayarsak , toplam 26 saat 48 dakikadır.

- OHA! Kalk yürü gidiyoruz.

    Jeremy tekrar doğrulmaya çalışırken canının yandığını hiç belli etmiyordu. Belki de canı acımıyordur. Bence bu adam insan değil. Adam ölümden döndü, yeni uyandı, sırtında iki kurşun deliği ve taze dikişleri var hala aksiyon derdinde. Ben en az 2 hafta yataktan çıkmazdım.

   Jeremy'nin elinin tekrar serumuna gittiğini görünce düşüncelerim bölündü ve ona son anda engel oldum.

- Yat yerine! Yaa en azından bu gece dinlen lütfen.

- Saatlerdir buradayım Scarlett ve benim bir ...

- Sakın görevim var deme , seni şuracıkta öldürürüm !

   Ne dedim ben az önce ? Yok canım ben öyle bir şey söylemiş olamam.

- Yani şey... Ben şey demek istedim...

- Sadece bu gece Scarlett. Yarın erkenden gideceğiz.

- Söz veriyorum.

     Bu adam kesin ilaçlardan kafayı yedi kıyamam. Az önce ona 'seni öldürürüm'  dedim ve o benim hiçbir şey söylemeden sözümü dinledi. Şaka! Bu adam git gide garipleşiyor. Neyse böyle daha iyi.

    Koltuğa oturdum. Gözlerimi kapatıp biraz dinlenmek istedim ama durmadan aklıma Dolunay geliyordu. Acaba Jeremy'e söylemeli miyim? Tamam Jeremy'den hoşlanıyor olabilirim ama bu durumda onun yerine kendimi düşünmem bencillik olmaz mı? Sonuçta Jeremy Dolunay'a aşık. Bence bilmeyi hak ediyor.

   Ayağı kalkıp Jeremy 'nin yanına gittim ve yatağa oturdum. Hissetmiş olacakki gözlerini açtı. Onun konuşmasına izin vermeden :

- Dolunay saatlerce burada bekledi.

   İlk önce garip garip baktı , sonra yutkundu ve hiçbir şey söylemedi. Suskunluğu ben bozup :

- Buraya geldiğini bilmeni istemedi.

- O zaman neden söyledin?

- Bilmeyi hak ettiğini düşündüm.

- Ne alakası...

    Sözünü kesip :

- Daha fazla inkar etmenize gerek yok , ben her şeyi biliyorum.

   Sadece kafasını salladı. Susuyordu ama ben konuşmak istiyordum. Aslında o da istiyordu ama içindekileri döktükten sonra toplayamamaktan korkuyor olmalıydı.

    Gözlerini tavana dikip öylece durdu. Gözlerinin içine bakıp :

- Geçti mi ?

   Gözlerini bana çevirdi. Yatakta doğrulup :

- Bilmiyorum. Geçtiğini sanıyordum ama...

- Geçmemiş mi?

- Emin değilim.

- Bence o emin.

    Tedirgin bir şekilde bana baktı ve :

- Neyden ?

- Geçmediğinden.

- Yani o ...

- Hala seni seviyor.

   Şimdi siz ( duyurular dışında ) 19. bölüm oldu ama bunların arasında hala bir şey yok diyorsunuz. Sabır bir erdemdir asla unutmayın...

   Vote ve yorumlarınızı bekliyorum ve sizi seviyorum.

  Bir sonraki bölümde görüşürüz...

SADECE GÖREV !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin