3. Bölüm

301 39 1
                                    

Okulların tatil olması çok iyi olmuştu. Yazın daha başı ve Manhattan da katılabileceğimiz birçok yarışma var.

Önce simülasyonla başlamalıydık. İlk savaşımızı en kolayda yapıp hatalarımıza göre stratejimizi şekillendirmeliydik. Görev dağılımında ateş ve su yanyana gelmemeliydi.

Hava ve toprak elementi arada yer değiştirebilirdi. Ben ise boştaki oyuncuydum. Ne zaman ne yapacağı belli olmayan kilit isim. Terra savaşçıları için yapabileceğim pek bişe yoktu .

Elektrik savaşçıları ile yumruk yumruğa ve Chi gücüyle savaşmalıydım. Göndereceğim elektrik onu daha da güçlü yapabilir . Daha ilerisi için onu öldürebilirdi.

Simule savaşa başladık. 2 koldan saldıran arkadaşlarım arasında elektrik savaşcısına saldırmak ve saldırmamak arasında tereddütte kalan dostum Jason , elektriğin iletken olduğunu unutmuştu.

Ben dahil herkez biraz elektrik yemişti ve bu birkaç saniyeliğine özel güç kullanamama demekti. Benim dışımda herkes bitap düştü elektriğin etkisiyle.

Ben daha da güçlendim güçlenmesine fakat bir sorun vardı. Elektrik yine içimde bitmez tükenmez bir  gereksinim uyandırmıştı. Korktuğum şey başıma geldi desem yeridir.

Önce ateşi alt ettim . Bayılması uzun sürmedi. Sonra hava ve sonra su . Su savaşcısı ile çarpışırken biraz elektrik yemistim. Bu beni biraz daha güçlendirdi .

Karşımda savaştığım şeyin bir robot olduğunu hatırlayınca elektrik savaşcısına aşırı yükleme yaptım. Ses çıkardı önce ve sonra gözündeki ışık söndü .

Terra kalmıştı. Lanet terra. Robot elini havaya kaldırdı ve yere vurdu. Yerde kocaman bi yarık oluşmuştu. Ben de 2 metrelik bu çukura düştüm neticesinde.

Takım arkadaşlarım uyanmasa orada birkaç dakika daha geçirebilirdim. Eva rüzgarın yardımıyla beni oradan çıkardı. Arkadaşlarıma kalmıştı terra.

Robotu önce yaktılar sonra havaya kaldırıp yere vurdular. Jason su atınca bende bitirici darbe olarak elektirik vurdum biraz. Bu kadardı. İlk savasimizi kazanmıştık.

O an içimde birşey oldu. Size de daha önce olan birşey. Takip edilme hissi. Etrafa baktım . Kameralardan biri bizi izliyor olabilirdi. Bu gayet mantıklı dedim ve bu fikri aklımdan çıkardım.

Jasona döndüm ve sert bir dille "BİR DAHA ELEKTRO SAVAŞCISINA SU ATMA !". "Tamam ya ne bağırıyorsun" dedi. İçimdeki elektirik isteğini anlatsam da anlamazdi.

Daha kötü şeyler olmadığı için şanslıydık. Bugün fazla yorulmuştuk ama tecrübe kazanmıştık. Kesinlikle kapı hareket ettirme veya ocağın altına yakma gibi birşey değildi.

Bizi kaydeden kameralardan farklı açılarda savaşımızı tekrar tekrar izledik. Ne de olsa yarın bir grup insana karşı ilk savaşımızı verecektik. Mahalle turnuvası olabilirdi ama karşımıza ne tarz güçte insanlar çıkacak ? Bilmiyorduk.

Bizim taktiğimiz gayet iyiydi ama bunu başka bir takım da düşünebilirdi. Klişe gibiydi ama işe yarar gözüküyordu. Evimi karargâh halin getirmiştik. Arkadaşlarımın aileleri buna itiraz etmiyordu.

Çocuklarının spor-savaş karışımı yaptıkları bu etkinliği en çok babaları destekliyordu. İlk mücadelemizde tribünden izleyeceklerini adım gibi biliyordum.

Ayrıca yetenek avcıları da olacaktı savaşta. Herhangi birimizi kaydadeğer bulmaları çok iyi olurdu doğrusu. Bizim paraya ihtiyacimız yoktu . Biraz şöhret ve tanınma hepimizin gururunu birazcık da olsa okşardı.

Hem kendimiz için hemde takım için savaşıyorduk. Zengin bir muhitte oturuyorduk. Ailemden daha doğrusu babamdan kalan miras torunuma bile yeterdi.

Bunun verdiği rahatlık vardı üstümüzde.  Bu işi zengin olma yolu olarak gören ve kaybedecek hiçbirşeyi olmayan bi grup karşımıza çıksa kesin dayaktan beter ederdi.

Savaş aklıma geldi ve sonra bitmez tükenmez o istek. Eva'nın yere düşmesi ve o an içimde oluşan kahramanlık duygusu. O ana kadar fark etmemiştim ama galiba Eva'dan hoşlanıyordum.

Hekese iyi uykular diledikten sonra yarınki büyük sınav öncesi derin bir uyku çekmek için yatağıma uzandım.

Ve rüyamda Eva'yı görmek için Tanrıya dua ettim …

KİNEZİ [1. KISIM][TAMAMLANDI] #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin