ÖNCELLİKLE MERHABA TEKRARDAN. ÇOK UZUN BİR SÜRE SONRA BURALARDAYIM. GEÇEN BÖLÜMDE DEMİŞTİM ''HİKAYEYE DEVAM ETMEM OKUYUCULARA BAĞLI'' BUNU GÖSTERMİŞ OLDUNUZ. TEŞEKKÜR EDERİM. İYİ OKUMALAR. '' EĞER DEVAM ETMEMİ İSTİYORSANIN, ''VOTE''VEYA OKUMANIZ YETERLİ. :)XX
''Bunun hesabını vericeksin Jessica'' diyişi kulaklarımda çınlıyordu. Kaç dakkikadır yatakta tavana baktıgımı bilmiyordum. Yatakta oturur pozisyona gelip ipadımı aldım. Şu dans yarışması araştırmaya başladım. Okuduğum kadarıyla okul baya iyiyidi. 2 hafta okulda ders görüp, bi büyük yarışma olucaktı.Bir sürü bilgiler vardı ve en önemliside hepsi çok olumluydu. Bu benim için güzel bir haber. Ne kadar ailemin izin vermiyeceğini bildiğim halde. Şansımı denemekten başka ne zarar çıkabilir ki? Aaa, Allison ağlıyor. Annem ne zaman bakacak? O mustakbel eşinde bize ne zaman ayıracak? Cevap ortada değil mi. ''Hiçbir zaman''......
Canım sıkıldığında, bir sorumun olduğunda babam Peter'i arardım. Sonuçta o benim öz babam. Kızının yanında olmalı. Ona ne kadar kızgın olsamda, o benim babam. Telefonumun rehber bölümünü açtım. ''Babacığım''yazan isme tıkladım. 2inci çalışta açmıştı.
''Baba, nasılsın?'' diyiverdim.
''Aaa, bebim meleğim ararmış. İyiyim meleğim, sen nasılsın?'' dedi. Aslında eskiden onun ölmesini istediğim adamın bana ''Meleğim'' demesini seviyorum. Garip bir duygu...
''İyi dünyalar tatlısı babacım, sadece.. bir şey sormak istemiştim'' dedim kısık bir sesle.
''Aa, tabi ki sorabilirsin kızım. Unuttun mu ben senin babanım. Öz baban. Her zaman yanındayım.'' Dedi.
''Biliyorum'' dedim titrek bir sesle. Lanet olsun, ağlıyacaktım. Neden duygusalım?
''Baba, benim dans ettiği biliyorsun. Ben dans yarışmasına katılmak istiyorum. Belki dansı olabilirim'' deyip söze devam ettim.
''Ne kadar güzel, sen dünyanın en iyi danscısı olucaksın. Eee, neden yazılmıyorsun'' dedi. Galiba kahve iyiyordu. Yutkunma sesi duydum. Ve başka bir şey..
''Drew ve annem izin vermiyor'' dedim bi çocuk gibi.
''Drew?,Bebeğim, onların hayatına karışmasına izin verme tamam mı? Ne olursa olsun. Senin hayallerindi bu. Hayallerinde vaz mı geçeceksin? dedi. Babamın bu sözleri beni kendime getirmişti. Ne annemi ne Drew kimseyi dinlemeyeceğim bundan sonra. Sadece hayallerim..
''Teşekkür ederim baba, yanınmda olduğun için. Dediğini yapacağım. Hayallerimde vazgeçmeyeceğim.''
''İşte benim kızım. Ben senin hep yanındayım tatlım. Bunu unutma. Sen benim kızımsın. İyi ya da kötü şeyler yapsan sende asla vazgeçmem, Seni seviyorum meleğim''
Gözlerimin yanmaya başladığını hissediyorum ''Baba, bende seni seviyorum.Teşekkür ederim, görüşürüz'' diyip göz yaşlarımın akmasına izin verdim...
Güzel bir duş ardından, televizyonda en sevdiğim koltuga oturup, pozisyon aldım.
Aniden içeri Drew daldı ve televizyonu kapatı. Heyy, ne yaptığını sanıyor bu adam?
''Bana hemen açıklama yapıyorsun, Jessica'' dedi bağırarak
''Hey, neler oluyor? Ne hakkında'' dedim koltuktan kalkıp.
''Şu dans yarışması olan'' dedi dahada bağırıp.
''Ne olmuş o dans yarışmasına'' diyip kollarımı göğüsümün altında birleştirdim.
''Sana dans yasaktı, bu Asla olmayacak, o yarışmaya katılmayacaksın'' dedi.
''Orada dur, Drew. Bu benim hayatım tamam mı? Karışamazsın'' dedim onunla aynı tonda bağırarak
''Ben senin babanım.'' dedi. ''Üvey babamsın'' diyip bağırdım
''Unuttun mu ben sana baktım. Baban size kıçınıza tekmeyi bastıgında, kapımı size açtım. Babam sayılırım''dedi sakın tonda.
''Bana babalık yaptın diye, babam olacağını mı sanıyorsun sen?'' dedim
''Evet, sana baba sevgisi verdim''dedi
''Baba sevgisi vermiş olman, o yarışmaya katılcagımı izin vermen gerekmiyor''dedim bağırarak
''Ben senin o öz kızın değilim Drew. Bunu aklına sok! O dansı olup, intihar etmenın sebebi dans değil, SENSİN'' diyivermiştim. Yanağımda sert birşey hissettim. Acıyordu.
''Bana vurdun''dedim kısık bir sesle.
''SANA KIZIM HAKKINDA BÖYLE KONUŞMAMANI DEMİŞTİM'' DEDİ. Dikkadımı annem çekmişti. Orada durmuş bizi izliyordu. Annem miydi bu kadıın?
''Sizden nefret ediyorum, Tanrı sizi cehennemde yaksın'' diyip anneme doğru yürüdüm.
''Sen benim gerçekten annem misin? Beni korumadın, öz kızını. Hani 9 ay karnında taşıdığın kızınım. Ben ne yaptım, Anne'' diyip yanında ayrıldım.
Odama çıkıp bir yandan bavulumu hazırlayıp bir yandan da Tyler'ı arıyordum.
''Aç şu lanet telefonu'' dedim. Bir iki çalıştı açıldı.
''Alo Tyler, benim Jess''
''Ne oldu bu saatte. Gece 1'' dedi uykulu uykulu
'' Yarışmaya katılıyorum. Yarın konuşuruz'' diyip odadan çıktım...
