Öncelikle geç geldiği için özür dilerim. Lütfen yorum yapmayı unutmayın. Çünkü siz yorum yapmayınca beğenmediğinizi düşünüyorum... İyi okumalar...
Isaac'ın odasından çıkalı sadece 1 saat oldu. Hala Harry'i nasıl vazgeçireceğim düşünüyorum. Tamam Harry'nin beni koruması harika bir duygu. Hatta benim için Isaac ile kavga etmesi bile harikaydı. Beni benden aldı ama böyle olmamalı. Benim yüzümden kimsenin hayalleriyle oynamamalı. Yanıma birisi oturarak dikkatim dağıldı.
''Hey, ne yapıyorsun burada tek başına'' dedi Louis. Gülümsemeye çalışarak,
''Düşünüyorum'' dedim. Biraz şaşırsada, neden düşündüğümü merak ediyordu. Yerinde kıpırdanarak
''Sakıncası yoksa, ne düşünüyorsun?'' dedi. Acaba anlatsam mı?
''Şey, Harry'i bir karardan nasıl vazgeçirebilirim Lou,? dedim. Tepkisizce yüzümü inceledi. Galiba ne kadar ciddi olduğumu karar vermeye çalışıyordu kendi çapınca...
''Konuya göre değişir'' dedi, anlaşılan anlatmamı istiyordu.
''Şey aramızda kalsa olur mu? dedim. Tüm sevecenliğiyle'' Tabii'' dedi i leri uzatarak. Bu tepkisine kıkırdadım. Bu sabahkı olanları anlattım tabi Isaac ile az önce konuştuklarımız hariç.
''Şey, Harry birisinie değer verirse ve o kişi üzülüyorsa, onun için herşeyi yapar. Yani vazgeçiremezsin. Herkes biliyor, seni nasıll küçük kızkardeşi gibi sevdiğini. Senin üzülmemen için dediği şeyi yapar. Ben bile vazgeçiremem. Tüm dünya aranızda bağı biliyor Jess, senin üzülmene dayanamaz''dedi.
Neden kızkardeş lafına bu kadar başkı yaptın ki Louis, sorunda bu zaten. Ben onu severken o sadece kızkardeşi olarak seviyor.Lanet olsun.. İç sesim gene doğru konuştu değil mi?
''Biliyorum Louis, ama benim için gerçekten değmez'' diyip havuz başından kalkarak odama doğru yürümeye başladım...
####
Odamın önüne geldiğimde Harry kapıyı yumrukluyordu.
''Hey hey hey, ne yapıyorsun Harry? dedim tam arkasında durarak.
''Neredesin sen diye suratıma bağırdığında neye uğradığımı şaşrıdım.
''Sakın olur musun''dedim sakince. Ama o hala bağırmaya devam ediyordu.Önüne geçerek kartı okutarak kapıyı açtım. Harry anında içeri girdi. Tabi bu sırada kolumdan tutup koltuğa fırlattı beni. Bu neyin siniriydi yahu??
''Harry ne yaptığını sanıyorsun sen'' dedim sesim titrek çıkmasını önemsemeden.
''Ne mi yapıyorum. Saat gecenin 2si ve sen daha yeni geliyorsun otele. Ne haltlar yiyorsun'' dedi bağırarak. Bu sırada da odada volta atıyordu.
''Louisle havuz başındaydım Harry!!! dedim sertçe
''Ne yapıyordunuz!! dedi sertçe
''Sence?
''Cevap ver bana!!
Yiyişicektin, oldu mu!! dediğim anda iki kolumdan tutup ayağa kaldırdı.
''Doğru konuş benimle, ne yapıyordunuz!!
Harry lanet olsun, canımı acıtıyorsun, bırak kolumu'' dedim aglayarak.
''Louis meselesini sonra soracağım sana, Sana tek bir soru soracağım, bugün Isaac'nın odasında ne arıyordun? dedi kolumu bırakmadan.
''Onunla konuşmam gerekiyordu dedim ağlamaya devam ederek.
''Ağlamayı kes Jessica!! Konuş!
A-ma- Canımı acıtıyorsun dedim
''Onu seviyor musun?
''Neden bahsediyorsun Harry?
''Sana soruyorum Jessica, Onu seviyor musun dedi sorusunu tekrarlayarak''
Ya şimdi ya hiç Jessica ....
''Evet seviyorum harry, ona deliler gibi aşığım'' dediğim anda kollarımdaki eli gevşedi, yavaşta düştü. Ben ne için ağlıyordum? Canımı acıttığı için mi yoksa söylediklerim için mi? Aslında Lanet olsun '' Harry sana deililer gibiaşığım ama sen bunu göremiyorsun'' diyemediğim için mi? Sizce???
![](https://img.wattpad.com/cover/6517268-288-k331800.jpg)