SİLİNDİĞİ İÇİN YENİDEN EKLİYORUM...ÜZGÜNÜM
Yeter artık gülme Harry" diye onu bir kez daha uyardım. " beni vampir sandın jess " demesiyle bir kez daha aynı açıklamada bulundum. " harry düşüncelerimi okuduğunu sandım ve öyle deyincede inandım." Ama hala susmuyordu. Gitmek için ayağa kalktığımda " tamam gülmicem söz hadi otur." Dedi. Geriye oturdum. " demek ki ısaac bu yüzden içimden geçirdiğim her soruyu cevaplıyordu. " dedim düşünceli düşünceli. " içimden sorduğum deme lütfen. Sen sesli soruyorsun." Dedi gülmesini tutarak. Onun bu hali çok tatlıydı . Gamzeleri ortaya çıkıyordu. Gülümseyince konuşmasına devam etti. " bundan sonra sessiz düşün senin yüzünden bütün sırlarımızı herkes öğrenicek." " sırrımız?" Diye sordum. " yani senin sırlarını bende bildiğime göre bizim sırrımız oluyor" dedi. " harry o konuya sakın girme! " dedim üzgünce. " izin ver jess." Dedi. " neye?" Diye sorunca " bu korkak ve saf kızı korumama" dedi. İçimden düşündüğüme emin olarak düşünmeye başladım. " jess düşüncek bişey yok. Hayatında olan biten herşeyi biliyorum. Eğer senin dostun olmama izin verirsen..." Cümlesini tamamlamasına izin vermeden " ne? Ne harry ne? Ne olur senin dostun olursam? Ne değişir? Babamı görmeye mi giderim? Tyler'la bi kaç gün vakit mi geçiririm? Allison'u görmeme izin mi verirler? Annem bana tekrar sarılır mı? Üvey babam beni affeder mi?" Diyerek bağırdım. Gözyaşlarıma hakim olamayacağımı anlayınca odama çıkmak için aceleyle ayaklanınca sandalyeye takıldım ve düştüm. Harry hemen yanıma geldi ve yüzümü avuçlarının içine aldı. " babanı görmeye gideriz. Tyler'la bi kaç gün geçiririz. Allison'u görmeye gideriz. Üvey babanla konuşuruz. Annen sana sarılır. Çünkü bugün yüksekten tepenin üstüne doğru atlayarak korkak olmadığını gösterdin." Dedi. Ona sarıldım ve karşılık verince " te-teşekkürler do-dostum." Dedim...