Bitmesin Hikayemiz

405 22 4
                                    

"Bora'ya mı yazdın, çok etkileyici."

Kulaklarım uğuldadı,gözlerim karardı..

5 kelime 1 cümle...

Arkamı dönüp Bora'ya baktığımda o da en az benim kadar şaşkın o kıza bakıyordu.

Hiçbir şey söylemedim. İzin alıp çıktım. Merdivene oturdum ve kafamı iki elimin arasına aldım.
Tekrar düşündüm cümleyi.

5 kelime.

Uğuldayan sesler.

"Ceren iyi misin ?"

Ayağa kalktım. Önümde birçok silüet vardı.

O kız da oradaydı. Gülerek bana bakıyordu.
Arkada Bora vardı ne yapacağımı merak ediyor gibiydi.

Herkes şu anki tepkimden çok daha fazlasını vermem gerektiğini bağıran ifadelerle bana bakıyordu.

Olanları idrak edemezken o kızın o ifadesi tüm ifadeleri siliyor, nöronlarım beynime milyonlarca emir yağdırırken tek bir tanesi ilgimi çekiyordu.

Yavaş adımlarla etrafımdakileri ittim, oldukça sakindim. O kızın tam önünde durdum, söylemek istediğim tüm ağır sözlere rağmen onun buna değmeyeceğini bildiğim için "İğrenç bir insansın sen." demekle yetindim.

Hızla sınıfa ilerleyip çantamı aldım ve okulu terk ettim. Yine.

Yokuşu indim ve evimin tam tersi yönde ilerleyip çok alakasız bir semte geldim.

Telefonum durmak bilmiyordu.

"Alo Eren aramayı bırakın artık iyiyim."
Telefonu kapattım ve kayalıklara indim. Ayakkabıları çıkarttım.
Gözyaşlarım kayalıklara düşüyordu.
Çoraplarımı da çıkarıp ayaklarımı soğuk suya soktum.
Hıçkırarak ağlıyordum.
İçimdeki gökyüzü paramparçaydı. Şimşekler çakıyordu. Kapkaraydı bulutlar. Ellerimi gözlerime kapattım ve dizlerimi kendime çektim. Ağlamaya devam ettim sanki her şeyi unutabilirmişim gibi dişlerimi sıktım.

Eğer bir gün bu kadar çok acı çekerseniz  dua edin ve sabredin. Dişlerinizi sıkın ve geçeceğini bilin. Ne kadara ulaştım bilmiyorum ama geçecek,biliyorum.

Sakinleşince ayaklarımı yeniden suya sokup sessizce denizi izledim.

Telefonlarım yeniden çalmaya başlamıştı.

Hiçbirini umursamadım ve annemi aradım.

"Alo, Nermin Teyze orda mı bugün ?"
"Evet de ne yapacaksın sen onu ?"
"Geliyorum şimdi öğrenirsin."

Geldiğim yolu dolmuşla yeniden dönüp hastaneye ulaştım.

Psikoloğumun yanına gitmeyeli uzun zaman olmuştu.
Annemin yanına gittim ve beni Nermin Teyze'nin odasına bıraktı.

"Gel bakalım kayıp kız."
"Bugün kayıp kız bulutlara binip kaçtı."
"Anlat bakalım neler oldu ?"
"Şu kız yok mu sınıfın ortasında Bora'ya aşık olduğumu söyledi. Benim canımı yakan şeyler onun ağzından alayla çıktı sanki benim canım hiç yanamazmış gibi resmen tükürerek söyledi."
"Sen ne yaptın ?"
"İlk önce ne olduğunu idrak edemedim sesler bile uğuldadı,söylemek istediğim her şeye rağmen iğrenç bir insan olduğunu söyleyip okuldan çıktım."

"Şaşırtmadın beni. Bora ne yaptı peki ?"
"Ah Bora Bey ne yapabilir ki durdu sadece." Kas kafalı barbie bebek poposu.
"Öncelikle sinirini kontrol etmen ve kıza saldırmaman gelişme kaydettiğimizi gösteriyor. İkinci olarak senden o kızı artık tamamen umursamamanı ve yoluna devam etmeni istiyorum. Bora konusunda ise rekabete girmemeni ve kendini bunlardan soyutlamanı ve başka şeylerle oyalamanı istiyorum."

Nermin naber ya ajsjd belki de yanlış tavsiye vermişsindir...

İç sesime gülüp Nermin Teyze'yi onayladım ve biraz daha konuştuktan sonra annemin yanına uğrayıp eve geçtim.

Kitap okudum sonra da uyuyakaldım.
Eren'in tahminimce 27. arayışında uyandım.

"Alo ? Efen-"
"Sen nerdesin kaç saattir seni arıyorum farkında mısın ?"
"Evdeyim. Hastaneye uğrayıp eve geçtim."
"İyi misin ? Sen gittikten son-"
"İyiyim ama bilmek istemiyorum. Şimdi biraz dinlenmek istiyorum seni seviyorum, sonra ararım."
"Tamam görüşürüz, ben de seni seviyorum."

Gözlerimi yeniden kapattım ve olanları unutmaya çalışıp yeniden uykuya daldım.

Uyandığımda her yer karanlıktı ve sersemlemiştim.

Telefonumda biriken onlarca bildirimin arasından sadece bir tanesi ilgimi çekmeyi başarmıştı.

"Bora Gölcük adlı kişiden 1 mesaj."

- Bir şeylerden kaçarak mı devam edeceksin hayatına ?

-Beni yarım bırakıp her şeyime burnunu sokarak mı devam edeceksin hayatına ?

-Devam edemiyorum.

-Bu senin tercihindi.

-İhtimaller,ihtimaller.. Sonumuzun ne olacağını hiç düşündün mü ? Aynı sınıftayız ya birbirimizin suratına bakamayacak konuma gelirsek ?

-Sence şu an çok mu farklıyız ?

-Etrafa tiksinerek bakıyorsun, sınıftan hemen çıkmak istiyorsun..

-Bunları ben tercih etmedim.

-Biliyorum. Seninle ciddi düşünüyordum Ceren ama tam sana koşmak isterken çok yakın bir arkadaşınla aranda geçen yakınlaşmayı öğrendim.
Ekrana donuk gözlerle bakıyordum. Yine aynı his vardı sesler uğultulu geliyordu, zaman yavaşlamıştı.
-Bu olay midemi bulandırdı içimi kaldırdı. Aramıza zaman girdi sen yanlış anladın ben de yanlış değerlendirdim.

-Bu olay çok önceydi. Senin karanlık günlerin olduysa benim de oldu.

-Doğrudur.

-Ne olacak şimdi ?

-Sen ne istersen ne dersen o olsun.

Ne denirdi ki buna ? Ne istiyordum ki ben ? Kırık kalbim titreyebilir miydi Bora'ya ? Affedebilir miydim,temizleyebilir miydim maviyi ?

-Sen ne istediğimi biliyorsun, seninle olmak...

~
-Çıkalım mı ?
-Olur.

Hırkamı aldım ve hızlıca giydim Bora yanımda sohbet ederek bahçeye iniyorduk.

Bütün kafalar bize dönüyordu, umursamıyordum. İlk defa bu okulda tam hissediyordum.

Konuştuk,güldük. Gittikçe her şey daha da sıkılaşıyor daha da bağlanıyordu. Bazen kendimi affedemiyordum bazı konularda ama toparlıyordum bir yerlerden.
Bir yola girmiştik sonunda ne olduğunu bilmeden. Ama mavi ve siyahın hikayesiydi bu, başlardı bittiği yerden...

Model- Değmesin Ellerimiz

OKULHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin