Duygu gerçekten onu öpmemi istemişti. Hayal görmüyordum. Ve bu gerçekti. İlk defa onun isteği üzerine onu öpecektim. Ve bu benim için paha biçilemezdi.
Ona biraz daha yaklaşarak dudağımı, dudaklarına bastırdım. Bunu yaptığımda titremiştim. Ama gerçekten muhteşemdi. Dudaklarındaki tat anlatılamazdı. İki dakikanın ardından dudaklarımı dudaklarından çekerek gözlerinin içine baktım. Evde yaşanan ve bugün geçirdiği o dehşet olaydan sonra mutlu ve huzurlu olmuştu. Bunu hissetmiştim. Ve gözlerinin içine bakarak gülümsedim.
"Seni seviyorum Aptal."
"Biliyorum." dedi ve sonra ayağa kalktı. "Üşümeye başladım.""Gitsek iyi olacak."
"Eve gitmek istemiyorum."
"Biliyorum. Bir otele gideriz ve sonrada annene Ayça'da kaldığımızı söyleriz.""Tamam" dedi.
O kadar masum ve güzel görünüyordu ki onu bir daha öpmek istemiştim.
Duygu
Otele gelmiştik fakat çok kötü hissediyordum. Bugün olanlar. Olayları ve bazen insanları hatırlayamamam canımı yakıyor ve beni korkutuyordu. Fakat kenara atılacak basit bir konu olmadığı her halinden belliydi. Bugüne kadar neden kenara atmıştım onu bile bilmiyordum.
"Düşüncelerindn çık aptal. Biraz da bebimle ilgilen.""Ben gerçekten aptalım." dedim fakat istemsiz bir şekilde gözlerim dolmuştu. Yani evet gerçekten bir aptaldım olayları hatırlamıyordum. Gittikçek aptallaşıyordum.
"Sen Aptalsın. Duygu. Getçekten."
"Biliyorum." dedim ve bu defa sesim de titremişti."Sakın ağlama Aptal. Evet aptalsın,benim tatlı, biricik, masum,güzeller güzeli aptalımsın." dedi ve sarıldı. Onun bu sözlerinin ve sarılmasının ardından yüzüme bir gülümseme yerleşmişti.
"İşte gülmek sana yakışıyor." dedi ve gülsedi. Demir'in bu denli iyi biri olacağını tahmin etmemiştim. İyi ki onu tanımışım.
"Şarkı açmamı ister misin?"
"Evet" dememin ardından telefonundan James Blunt'ın You are beautiful şarkısını açmıştı."Benden sana gelsin. Güzel Aptal." dedi yüzünde kocaman bir sırıtışla.
"Bu gece benimle aynı yatakta yaayacaksın" dedim konudan tamamen alakasız bir şekilde.
"Yatacağım."
"Hayır."
"O zaman ben koltukta uyurum."
"Bende yanına kıvrılırım.""Demir lütfen"dedim kesin bir ses tonuyla. Bu gece hiç şaka kaldıracak halim yoktu.
"Tamam."dedi ve yataktan kalkıp rahat olan koltuklardan birine oturdu.
***
Sabah kalktığımda etrafımda ki yabancı ve tuhaf yeri farkettim. Bu, bu bir otel odasıydı. Tanrım! Burada ne işim vardı. Yatağımın hemen yanındaki adam... Aman tanrım! Bu da kimdi? Ve ben neden burada tanımadığım bir adamlaydım. Yataktan doğruldum ve uyanması için adamı dürttüm. Dürtmemle hemen uyanmıştı."Günaydın Aptal." dedi. Günaydın aptal mı?
"Kimsin? Ve burda ne işim var?" diye sordum.
"Sabah sabah şaka kaldıramayacağım aptal." dedi ve başını yastığa tekrardan gömdü.
"Bakın bayım az önce bir soru sordum." dediğinde başını aniden yastıktan kaldırıp endişe içinde baktı."Duygu şaka yapmıyorsun değil mi?"
"Ne şakası?" dedim ciddi bir şekilde. Ve bu cevabım adama gayet ciddi olduğumu göstermişti. Tanrım ne oluyordu?"Duygu dün olanları hatırlıyor musun?"
"Hayır" dedim
Hatırlamam gereken ne olabilirdi ki? Yoksa dün gece bu adamla ilişkiye falan mı girmiştim?"Duygu ben Demir. Beni hatırlamıyor musun?"
"Hayır."dedim.
"Hafızan yine çok zayıflamaya başladı. Duygu."
"Hafızam mı?"
"Bazen kısa süreliğine hafızanı kaybediyorsun." dedi. Bu cevap beni dehşete düşürmüştü. Ya adam bana yalan söylüyorsa? Yatağıma geri çekilip oturdum. Düşünmeye başladım. Hagızamı yoklamam gerekiyordu. Dünü hatıtlamaya çalıştım. Düne dair bir şey yoktu... Ondan önceki bir günu. Ve ondan dair de bir şey yoktu. Ve korku ve endişe içinde Karşımda oturan adamın gözlerine baktım. Aynı şekilde bana bakıyordu.
"Hatırlamıyorum"dedim oldukça kısık bir sesle.
"Hastaneye gidiyoruz Duygu. Hemde hemen."dedi.
"Tamam" demekle yetinebildim sadece.
Demir
Önce şaka sanmıştım fakat sonra yanılmıştım. Duygu çok ciddiydi ve bu da beni endişelendirmişti. Fazlasıyla. Hastaneye gitmemiz gerekiyordu. Hem de hemen. Çok ciddiydi. Duygu'nun böylesine ciddi bir konuyu saklamasına anlam verememiştim.
***
Hastaneye vardığımızda şanslıydık ki doktorun pek hastası yoktu. Yaklaşık beş dakika sonra içeri girmiştik.
"Hastamız kim?
"Kız arkadaşım." dedim Duygu'u göstererek.
"Evet hanım efendi şikayetiniz nedir?"
"Şey ben..?" dedi ve duraksadı. Hemen araya girdim."Şuan hafıza kaybı yaşamakta."
"Peki son zanlarda başına darve alabileceği bir kaza geçirdi mi? " diye sordu. Aynı zamanda Duygu'yu muayene ediyordu.
" Son zamanlarda değil fakat 5 yaşındayken trafik kazası geçirmişti. Ve bu ilk değil ara ara hiç bir şeyi hatırlamıyor fakat son zamanlarda sıklaşmaya başladı."
"Önce MR ve ardından tomogrofi çekilecek" dedi. "Ve yarın ise sonuçları almaya gelebilirsiniz" diye ekleme yapmıstı.***
Hastanede ki isimiz bitince tekrar otele gitmiştik. Fakat Duygu bu süre içerisinde çok sessizdi ve bu beni korkutuyordu.Medya:Duygu ve Demir öpüşürken var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aptal
Teen FictionEn büyük aşkları yaşayanlar uğruna yıllarca savaşıp, kalbinde cesur yürekleri bulunduranlardır.