"Selam "diyerek iceri girmistim.
"Selam. Hoşgeldin."
"Tesekkur ederim. Kolyem ne durumda?"
"Hmmm iki gündür teslim edilmeyi bekliyor."
"Şey bazı aksilikler çıktı ve alamadım. Bir an onu da satmış olmandan korktum açıkcası" diyerek gülümsedim.
"Tabiiki hayır." Diyerek kolyeyi paketlemeye başladıgında
"Borcum ne ne kadar?"diyerek sordum yaşlı teyzeler gibi.
"Hediyem olsun." Dediginde şaşırmıştı. Yani neden hediye ettiğıni anlamamıstım.
"Yok hayır kabul edemem."
"Lütfen." Dediğinde uzattiğı paketi almıştım.
"Ben.. tesekkür ederim Mert. Bu kolye için."
"Rica ederim. " dediğinde irkilmeme neden olan telefonu açıp cevapladım.
Arayan Aysu'ydu. Merak edip aramıslardı. E tabi aramakta haklılardı sonuçta gün geçtikçe aptallaşıyordum değil mi. Iyi oldugumu ve birazdan eve donecegimi söyleyerek telefonu kapattım.
Mert'e
"Hoşçakal"diyip kapıya dogru gittigimde
"Duygu" diye seslenmesiyke dönüp ona bakmıştım.
"Efendim?"
"Hmm.. şey.. müsait olduğun bir gün bir seyler icelimmi?" Diye sormustu. Çok şaşırmıştım. Beklemiyordum böyle bir şey.
"Olabilir"dediğimde telefon numarasini vermisti ve bende bu küçük tatlı bujiteriden çıkıp Aysuların yanına gitmiştim.
Aysularla sohnet muhabbet ederken aklim Mertde kalmıştı. Sanırım bana yürüyordu yoksa neden bir yerlerde bir sey içmeye davet etsin ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aptal
Teen FictionEn büyük aşkları yaşayanlar uğruna yıllarca savaşıp, kalbinde cesur yürekleri bulunduranlardır.