BLUE

BLUE| 13

MM Darla

Keyifle oku R5er;

" Hayır Darla sen burada kalıyorsun" Omuz silktim ve Holla'ya döndüm.

" Banane ya bende geleceğim sizinle" Bu kız inatmı inattı.

" Boş yere uğraşma Darla sen çocuklarla kalıyorsun. Yürüyün!" Dedi Rydel ve yanında Holla onun yanında Rocky ters yöne doğru ilerlediler. Neymiş süpriz yapacaklarmış,gelmemeliymişim. Benim doğum günü partimin hem planını yapın hemde kıyafetimi siz alın oldu başka(!)

Somurtarak onlara baktım. Rocky Holland'a bakarken bir yere takılmıştı. İç geçirdim. Kızlar alışverişe gidiyordu Rocky'se onların yanına. Rocky'e bir ara abayı fena yaktığını söylemeliydim. O bunu fark etmeyecek kadar aşıktı.

" Görünüşe bakılırsa bize kaldın tatlım" dedi Elligton ve kolunu omzuma attı yürümeye başladık.

"Eee,gençler plan ne?" dedi Ryland. Aynı anda birbirimize baktık ve aynı anda bağırdık " Yemek yiyelim"

***

" Bize bir adet meksika usulu acılı salata, sezar salata, dana etli salata- bu arada etler küp şeklinde doğranmış olsun-. Ve karımada bunlara ilaveten bir adet diet kola, bol soslu amerikan salatası, büyük boy bol marullu classic salata"

Hep birlikte oturmuş yandaki çifti dinliyorduk.

" Ne salataymış be" dedi Ross. Yanda ikiside birbirinden şişman bir karı-koca vardı. Yani bu siparişler üzerine ne denir bilemedimki şimdi, kıkırdadım

" Dietteyiz biz salata verin bize" dedi kilolu adam ve garson masalarından uzaklaştı. Bizse meksikaya özel bol acılı bir yemek söylemiştik. Yani acı ile aram acıydı ama probem değildi benim için. Çocuklar buraların yemeklerine hastaymışlar.

" Darla yemeye bayılacaksın" dedi Riker. Umarım öyledir Riker.

" Aynen Darla, burası harikadır" dedi Ross ve gülümsedi.

" Arivva rivvaa" Ellington'a döndüm. Ne dedi be o az önce.

" Acı yakmasın" Alaycı bir ifadeyle bu sefer Ryland'a baktım.

" Peh ne yakacakmış, ben onu yakarım asıl" Çocukların hepsi birbirine baktı ve kahkaha attılar. Öğretmene bağlamıştım utanmasam" gülüncek ne var söyleyin hep beraber gülelim" diyecektim. Riker kahkahaların arasından zar zor konuştu.

" Sen ne diyorsun haha" ve yine kahkaha.

" Ne gülüyorsunuz be" dedim onlara gerçi beni duydukların karşı acayip şüpeliyim ama olsun.

" Demek öyle minik cesur" dedi Ellington.

" O halde var mısın iddaya" dediler aynı anda. Bak bak hareketlere bakın.

" Varım be nesine?" Omuzlarımı dikleştirdim. Saçımı arkaya attım." Yenilirsen hesabı sen ödersin" dedi Riker. Olur dercesine omuz silktim.

" Ben yenersemde sizde bana Holla ve Rydel'ın doğum günüm için neler planladığını söyleyeceksiniz" biraz durdular. Yüzlerindeki şaşkınlık barizdi.

" Çocuklar toplantı" dedi Ross ve hepsi masanın önüne eğildi. Fısıldamaya başladılar. Ben duymuyorum tabiki siz devam edin canım.

" Eğer planları söylersek Rydel ve Holland bizi gebertir" Rydel'ı bilmem ama Holland canınıza okur Ross,haklısın.

" Ne de olsa yenemeyecek kabul" Sen öyle san Riker. Geri çekildiler. Bende onların konuşmalarını duymamış gibi yaptım

" Kabul" dediler. Gözlerimi kıstım" İyi" dedim ve tam o an garson masaya tabakları koydu. Bu sefer ben kahkaha attım. Bu ne be, acıdan yiyemeyeceğim şeyler bumuydu?! Bunlar sadece üç yuvarlar yemek. Boyları ise kurabiye kadardı.